İran'dan alınacak dersler
Şöyle ki: ABD'nin açık desteğine rağmen Türkiye PKK terörüyle baş edemiyor. Hala PKK, sınırlarımız içinde rahatlıkla karakol basabiliyor, hala dağlarımızda varlığını güçlü bir biçimde sürdürebiliyor. Hala Güneydoğu'da halkın önemli bir kısmı üzerinde en ciddi otorite olma durumunu koruyor bölücü örgüt. Diğer taraftan, İran Kürdistan adı altında bir eyalete sahip. Önemli bir Kürt nüfus yaşıyor. 2000'li yılların başında PKK'nın içinden Pejak adında bir örgüt çıkarıldı ve Amerika'nın açık desteğiyle İran'a saldırmaya başladı. Ancak geçen yıllar içinde İran'la Pejak arasındaki mücadelenin sonuçlarına baktığımızda, İran'ın bölücü terörü eylem yapamaz hale getirdiğini görüyoruz. İran, topraklarına dönük bölücü terörü püskürttüğü gibi, canı istediği vakit Kandil dağına askeri harekat da düzenleyebiliyor.
***
Bir süre önce İran'daydım. İran'lı yetkililere Pejak'ı nasıl etkisiz hale getirdiklerini sordum. Bir üst düzey yetkili bu soruma gülerek cevap verdi. Dediği şuydu: "Yakaladığımız teröristi 15 gün içinde yargılayıp asıyoruz. Herkes biliyor ki, İran'a saldırmanın ağır bir bedeli var."
Bu cevaptan etkilendiğimi belirtmeliyim. Ben bu cevapla yetinmedim elbette. Başkalarıyla da konuşarak bunun dışında İran nasıl bir siyasi ve sosyal politika yürütüyor, anlamaya çalıştım. Orada gördüğüm şu: İran'da Kürtler özgür bir toplum. Kendi dillerini kullanabiliyorlar. Yaşadıkları bölgenin adı bile resmen Kürdistan eyaleti. Kürtler Sunni olmalarına rağmen İslam, İran'ın ortak değeri. Ve İran'da yaşayan Kürtler İran'ı vatanları kabul ediyorlar. Ülkelerinde istikrarın bozulmasını istemiyorlar. Tabii Pejak adlı bölücü örgütün arkasında dış güçlerin olduğunu bilecek kadar da bilinçli insanlar.
***
İran'da gördüklerim ve dinlediklerim beni çok etkiledi. Son dönemlerde bakıyorum Türkiye'de PKK'lı olmak nerdeyse havalı bir kimlik haline geldi. TBMM'deki PKK uzantısı milletvekilleri bile gururla bu örgüte methiye düşüyor. Bu arada şehit tabutları gelmeye devam ediyor batıya. Geçtiğimiz hafta 7 şehit verdik. Artık düşünce biçimimizi değiştirme zamanı gelmedi mi? Kimse yanlış anlamasın ama benim önerilerim şunlar:
1- İdam cezasının dar kapsamlı bir biçimde yeniden gündeme alınması düşünülmelidir.
2- Açılım Kürt vatandaşlarımızın demokratik haklarını tam olarak kullanabilmeleri için hızla devam etmelidir.
3- Kürt vatandaşlarımızı incitecek davranışlar gösterenlerin bu ülkeye en az PKK'lılar kadar zarar verdiği iyi anlatılmalıdır.
4- İmralı'da yatan terörist başının kümesinde çevirdiği numaralara asla fırsat verilmemeli, her akan şehit kanı onun cehennemi olmalıdır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.