• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Eylül korkusu

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 02.09.2013, 00:00
Son günlerde yaşadığımız tartışmaları şaşkınlıkla izliyorum. Deniyor ki 15 Eylül'le birlikte Gezi eylemlerine benzer eylemler yeniden yoğun bir biçimde başlayacak ve ortalık karışacak. Kim diyor bunu? Herkes söylüyor; istihbarat örgütleri, gazeteciler, hükümet yetkilileri, öğrenciler ve sıradan insanlar bile.
Soruyoruz: 15 Eyül'de ne var ki böyle büyük eylemler sahnelenecek Türkiye'de... Ekonomik kriz mi var, ne var?
Bu soruya kimse tatmin edici, açık bir cevap vermiyor ancak sorunun cevapsız bırakılması bizatihi sorunun cevabı: Birileri hükümeti yıkmayı, Başbakan Erdoğan'ı ülke yönetiminden uzaklaştırmayı istiyor. Daha doğrusu Gezi operasyonunda başaramadıkları işi bu kez daha şiddetli bir ayaklanmayla başarmayı deneyecekler. Bu iş için yine üniversite öğrencileri, yine Aleviler ve yine elbette CHP'nin örgütsel altyapısı kullanılacak.
***
Ancak hepimiz bu ülkede yaşıyoruz ve bazı gerçekleri açık açık sormak zorundayız: Bu ülkeyi içerden dışardan neden bu kadar çok baskı altına almaya çalışıyorlar. Sırt çantasıyla eyleme hazırlık yapan Türk gencinin bu yaptığı işin düşündüğünün tam aksine özgürlüklere fayda değil zarar vereceğini ve ülkesini büyük zarara uğratacağını anlaması için ne yapmak lazımdır?
Gezi eylemlerinin Türkiye'nin küresel imajına zarar verdiğini herkes söylüyor ama bundan kimse rahatsız olmuyor. Peki bir insan topluluğu yaşadığı ülkeye verdiği zararı nasıl böyle zafer olarak görebilir? Bu yaşadıklarımızın bir izahı olmalı.
***
Şimdi herkesi tabloya bir daha bakmaya davet ediyorum: Hemen sınırlarımızın dibinde savaş var, Türkiye'yi yakından ilgilendiren bir savaş. Ekonomi, Gezi eylemlerinden dolayı aldığı yarayı kapatmak için vargücüyle direniyor. Terör sorununun çözümüyle ilgili bir tıkanıklık kendini göstermeye başladı. Türkiye 15 Eylül'de yeniden eylemler beklerken PKK ve sivil uzantıları da nedense peş peşe eylem kararları almaya başladılar. PKK'nın Kandil tayfası durmadan tarih vererek Türkiye'yi tehdit ediyor.
İşte böyle bir dönemde tüm Türkiye'yi eylem alanına çevirmek bunu yapana ne kazandıracak sorusu orta yerde duruyor.
Bu soruya bir cevap veren olmazsa ben kendi hesabıma bir cevap hazırladım: Eylül'de veya bir başka ayda, yerel seçimlere altı ay, genel seçimlere bir yıl kalmışken, Türkiye'yi eylem alanına çevirmek en basit tabirle bir tür hainliktir ve ülkemizin demokratik karakterini ortadan kaldırmaya dönük bir suikasttir.
Bu ülkenin güvenlik güçleri de bu ihanete müstehak oldukları şekilde karşılık vermelidir ve de verecektir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA