Utanın beyler! Erkek egemen istemin iflasıdır bu fotoğraf
Biz suçluyuz. Onları istemiyoruz topraklarımızda. Hiçbir ülke istemiyor. Kendi ülkeleri dahil. Yaşamak için yollara dökülmüşler. Hiçbir hakları olmadığı gibi yaşam hakları da gidiyor ellerinden.
Ve biz sadece ağlıyoruz.
Bir şeyler yapmak zorundayız. Onlar için, kendimiz için, insanlık için. Ama şunun da farkına varalım. Bu fotoğraf, kapitalizmin de, erkek egemen sistemin de iflası demektir.
Bugüne kadar dünyayı onlar yönetmedi mi? İktidarda hep onlar yok muydu? Güç onların elinde değil miydi? Ülkelerin, şirketlerin başında onlar yok muydu?
Hala da onlar var. Kamuda, özel sektörde, sivil toplum kuruluşlarında, üniversitelerde, siyaset arenasında, medyada, çokuluslu firmaların başında, uluslararası ilişkilere yön veren hükümetler üstü kuruluşlarda onlar, hep onlar, yani erkekler var.
GÜÇ VE İKTİDAR ERKEKLERİN
Üst düzey yöneticiler onlar, politikacılar onlar, kanaat önderleri onlar. Ve onlara göre bu son derece doğal. Çünkü -yine onlara göre- kadınlar aşırı duygusal, alıngan, kaprisli, eleştiriye tahammüllü olmayan, bencil ve dar görüşlü "yaratıklar".
Peki, o zaman -kadın milletinden farklı olan- bu, "çok yetenekli, soğukkanlı, vizyon sahibi, akıl küpü erkekler" tarafından yönetilen dünyanın daha yanşanılası bir dünya olması gerekmez miydi?
Savaşların, göçlerin, işsizliğin, yoksulluğun, açlığın sorumlusu kim? Giderek artan doğal afetlerin, başta yağmur ormanları olmak üzere ormanların yok edilmesinin, çevre kirliğinin, küresel ısınmanın, çocuk pornosunun, beyaz kadın ticaretinin, uyuşturucu, silah, organ ticaretinin, rüşvet ve daha nicelerinin sorumlusu kim?
Gerçek şu ki: Erkekler bu işi beceremiyor. Artık geleneksel iş-çalışla-hizmet dünyasındaki erkek egemenliğinin, yani çağdışı eril yönetim anlayışının sonuna gelindi. Artık sıra kadınlarda. Şimdi sıra "Dişil Yönetişim"de..
Dünyanın krizde olduğu, kapitalizmin tartışıldığı 2008'den beri yazıyorum bunu. "Dişil Yönetişim" adlı kitabın yazarı Dr. Sedat Özkol'un öne sürdüğü tezin altına imzamı atıyorum. Diyor ki Özkol;
SIRA KADINLARDA
* İnsan olarak ortaya çıkardığımız ilk toplum biçimi, kadınların yönetici değil ama yönlendirici olduğu bir toplumdur. Erkekler yine kasıtlı olarak ana erkil diyorlar buna, olmaz; ana ve erk birbirinin zıddıdır. Ananın erki olmaz, erkin de anası olmaz.
* Kadınların yönderliğinde, yani liderliğinde insanlar binlerce yıl eşit, özgür ve kardeş olarak yaşadılar ve halen o değerlere sahip olan toplumlar var.
* Daha sonra erkeklerin egemenliği başladı. Önce kölelik, sonra derebeylik -yine kölelik var-, sonra serbest piyasa ekonomisi, kapital sistem başladı. Hepsinde yöneticiler, maddi güçleri olanlar erkekler. Sosyalist sistemde de erkek egemen. İşte bu erkek egemen toplumun performansı tamamen başarısızlık. Erkeklerin talimat ve buyruğuyla yönetilen dünya maddi ve manevi anlamda iflas etmiş durumda. Kadınların bu başarısızlığa dahil olmaları gerekmez. Çünkü kadınlıklarını koruyabilmiş tüm kadınlar sadece zeka, özveri, disiplin, çalışkanlık, paylaşım, iletişim, üretkenlik, güvenilirlik, özgünlük, öncülük, önderlik, yaratıcılık bağlamında değil; ahlaki değerler, kişisel ve mesleki etik değerler bağlamında da ve hatta biyolojik, psikolojik ve sosyal özellikleriyle erkeklerden üstündürler."
Nokta.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.