• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın

SEDA KAYA GÜLER

Buse’nin seçimi

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 11 Şubat 2016
Buse 16 yaşında hamile kalıyor. Tecavüze uğradığını söylüyor Buse. Nasıl olduğu önemli değil. İster istemediği, ister istediği olsun aslında olmaması gereken bir ilişki yaşanıyor. Bunun sonucunda da bir bebek dünyaya geliyor.

Yaşı küçük olduğu için farkına varamıyor başlarda hamileliğinin. Vardığı zamansa iş işten geçmiş oluyor. Yaşadığı travmayı düşünebiliyor musunuz?

Henüz kendisi çocuk ve bir çocuk dünyaya getirecek. Evli de değil. Zaten yasal olarak evlenecek yaşta değil. Kendisi de anne-baba sevgisi görmemiş. Anneannesi ve teyzesi ile birlikte yaşıyor. Allah'tan onlar kıza destek çıkıyorlar.

Elbette başta kızıyorlar, kabullenemiyorlar yaşananları ama yapacak bir şey yok. Ailenin önemi olumsuz zamanlarda ortaya çıkıyor. Aslında anne-babanın, ebeveynin görevi çocuğu doğruyu ve yanlışı anlatmak, neleri yapıp/yapmaması konusunda yol göstermek. Hatalarını en aza indirgemek. Çünkü mutlaka hata yapacak. Hepimiz yapıyoruz. Mutlaka yapacağız. Önemli olan yapılan hataların tekrar edilmemesini sağlamak. Hatalardan dersler çıkarmak.

GERÇEK BİR ÖYKÜ

Buse'nin ailesi de oturup konuşuyor ve Buse'nin yaşı ve isteğini de göz önüne alarak bebeği bir başkasına vermeye karar veriyorlar.

Ama yasal olmayan bir yol tercih ediliyor. Buse doğum yaptığı bilinsin istemiyor. O yüzden de internetten arayış içine giriyor. Tek şartı var; bebeğinin gerçekten iyi bakılacağı ve mutlu olacağı bir ailede büyümesi. Bu aile bulunuyor ve bebek iki aylıkken yeni ailesine teslim ediliyor.

Ne var ki kısa bir süre sonra Buse pişman oluyor. Bebeğini geri almak istiyor. Bunda devletin hastanede doğan ve Buse'nin üzerinde görünen bebeği takip etmesinin etkisi olabilir. Sık sık arayıp aşı için getirilmesi isteniyor mesela. Pek çok şeyin etkisi olabilir. Hormonların da. Duyguların da. Yaşın da.

Kısacası Buse çocuğunu geri istiyor. Söylediğine göre aileyi arıyor ama ulaşamıyor. O yüzden de Müge Anlı'ya başvuruyor.

Ben de orada izledim Buse'yi. Aklıma aynı konuyu işleyen onlarca film geldi. Orada yaşananları hatırladım. Ama onlar kurguydu. Karşımda gerçek bir yaşam öyküsü vardı. Hem de ataerkil bir toplumda yaşayan, yani yaptığı her hareketi, davranışı ve kararı ile sorgulanan/suçlanan/ ayıplanan küçük bir kızın.

EVLAT EDİNMENİN YASAL HALİ

Çok dokundu onun doğal hali, anlattıkları, gözyaşı. Stüdyodaki bazı konukların ve uzmanların onu suçlayıcı ve yargılayıcı tavırları ise canımı sıktı. Allah'tan Müge Anlı ona sahip çıktı da biraz rahatladım. Tam da onu aramayı ve bir şeyler yazmayı düşünürken arayıp da programa davet etmesin mi?

Seve seve kabul etim elbette. Buse'ye destek olmak ve bundan sonraki adımlarında onu doğru yönlendirip, güçlendirmek gerektiğine inanıyorum çünkü. Onun tek başına, uzman yardımı olmadan doğru kararlar almasını beklemek yanlış olur zira.

Stüdyoda bir sürpriz daha vardı. Bebeği verdiği anne. O da dört ayda bebeğe alışmış ve yıllardır hayalini kurduğu ama bir türlü gerçekleştiremediği annelik duygusunu tatmıştı. Ki daha önce de aynı yolla yani yasal olmayan yolla evlat edinmiş ama bir süre sonra vermek zorunda kalmış. Aynı hayal kırıklığını yaşamak istemiyordu. Ama verdiğimiz her karar riskler içeriyor. Hele yasal olmayan bir yola başvuruyorsak.

Çok zor bir durum. İki kadın da kendilerince haklı. Biri doğurmuş, bakamayacağını düşünerek vermiş, sonra pişman olmuş. Diğeri öpüp kokladığı/bakıp büyüttüğü bebeği geri vermek istemiyor.

Ne oldu derseniz, duruma Çocuk Esirgeme kurumu el koydu. Gereken incelemeler yapılacak ve eğer Buse'nin çocuğuna bakacağına karar verilirse ve Buse de gerçekten bebeği istiyorsa bebeğine kavuşacak.

Diğer kadının yapması gereken de kuruma başvurarak yasal yoldan çocuk sahibi olmak. Evlat edinmek isteyen herkesin yapması gereken bu.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.