KIRMIZI BEYAZ MESELELER
Panorama sayfasında Milli Takım olmaz belki ama futbolumuzdaki 'Volkanik' hareketlere kayıtsız kalamayız. Ancak Süper Lig ve PTT 1. Lig'in olmadığı haftada Kırmızı ve Beyaz Grup'ta yaşananlara da bir parantez açmalıyız
Süper ve PTT'siz haftada kırmızı-beyaza odaklandık. Sadece Milli Takım'ı kastetmiyorum. Kırmızı ve Beyaz gruplara da. O kısma birazdan geleceğiz. Sönmüş yanardağı andıran futbolumuzda volkan patlaması beklerken 'Volkanik' hareketleri not ettik haftanın önsözüne. Kaledeki Volkan, ortadaki Volkan'ın (Şen) 2013'ün Ağustos'unda Trabzon forması giyerken bir Rize maçında yaptığı gibi "Ben yokum" dedi. Dedi de kaledekinin sicili yığınla soruyu beraberinde getirdi. Okan Bayülgen'in Dada'daki "Geçmişini silemezsin" köşesinde olduğu kariyer sağlaması yapıldı. Yine bir Milli Takım kampında bir gazeteciye "Seni evinden aldırırım" diyen kaledekinin milli maçın orta yerinde ceza almasın diye hocası tarafından evinden aldırılışını yaşadık mesela.
Evet kimse küfürü savunamaz. Aradaki tel örgüye güvenip sahadakini Arena'daki boğa gibi kışkırtmanın kabul edilir tarafı yok. Ancak sahadaki de, yöneticisi de, tribündeki de hatta hocası da bir ayna edinip kendisine de bakacak. Herkes önce kendi hatasını düzeltecek ki sonradan sağa sola saldırmayacak. Bu meseleden tek suçlu çıkartamayız o yüzden. Yani tribündeki de, sahadaki de, kulübedeki de hatalıdır. Fatih Terim'i seversiniz, sevmezsiniz. Ancak maç sonrası dediği o cümle doğrudur. Kulüp yarışmaları Milli Takım'ın önüne geçmiştir ve seyircinin kutuplaşması artık milli maçlara da sirayet etmiştir.
Gelelim diğer kırmızı-beyaz meseleye. 2. Lig'in matematiksel sağlamasında Beyaz Grup'taki '0' kısmı dikkat çekiyor. 13 haftada ilk kez geçtiğimiz haftada deplasmanda kazanan çıkmadı. Gruptan 3 iç saha galibiyeti, 6 da beraberlik yazıldı tabloya. Benzer bir durum Kırmızı Grup'ta 2. haftada yaşanmış, hiç deplasman zaferi elde edilmemişti. Burdan yola çıkarak vaziyeti genele vurduğunuzda Kırmızı'da 28, Beyaz'da ise 31 deplasman galibiyeti alınmış şu ana kadar. Ancak tüm liglere göz attığınızda 29+1=30 takımın henüz dış sahada kazanamadığı bilgisine de ulaşıyoruz. Buradaki +1 3. Lig 1. Grup'taki Bozüyükspor. Çünkü onlar ligden çekildiler.
Bu 30 takımın dökümünü yaptığınızda ise 7'sinin Ege takımı olduğu gerçeğine varıyorsunuz. Süper Lig'den Balıkesir, PTT'den Denizlispor, Bucaspor, Manisaspor, 2. Lig Kırmızı Grup'tan Altay, 3. Lig 2. Grup'tan Çine Madran ve 3. Lig 3. Grup'tan Bergama Belediyespor. Yani içerde taraftar sıkıntısı yaşayan kulüplerimizin dışarıdaki bu tablosunu da ortaya koyduğumuz da arzulanan başarının ne güç olduğunu varın siz düşünün.
Süper ve PTT'siz haftada kırmızı-beyaza odaklandık. Sadece Milli Takım'ı kastetmiyorum. Kırmızı ve Beyaz gruplara da. O kısma birazdan geleceğiz. Sönmüş yanardağı andıran futbolumuzda volkan patlaması beklerken 'Volkanik' hareketleri not ettik haftanın önsözüne. Kaledeki Volkan, ortadaki Volkan'ın (Şen) 2013'ün Ağustos'unda Trabzon forması giyerken bir Rize maçında yaptığı gibi "Ben yokum" dedi. Dedi de kaledekinin sicili yığınla soruyu beraberinde getirdi. Okan Bayülgen'in Dada'daki "Geçmişini silemezsin" köşesinde olduğu kariyer sağlaması yapıldı. Yine bir Milli Takım kampında bir gazeteciye "Seni evinden aldırırım" diyen kaledekinin milli maçın orta yerinde ceza almasın diye hocası tarafından evinden aldırılışını yaşadık mesela.
Evet kimse küfürü savunamaz. Aradaki tel örgüye güvenip sahadakini Arena'daki boğa gibi kışkırtmanın kabul edilir tarafı yok. Ancak sahadaki de, yöneticisi de, tribündeki de hatta hocası da bir ayna edinip kendisine de bakacak. Herkes önce kendi hatasını düzeltecek ki sonradan sağa sola saldırmayacak. Bu meseleden tek suçlu çıkartamayız o yüzden. Yani tribündeki de, sahadaki de, kulübedeki de hatalıdır. Fatih Terim'i seversiniz, sevmezsiniz. Ancak maç sonrası dediği o cümle doğrudur. Kulüp yarışmaları Milli Takım'ın önüne geçmiştir ve seyircinin kutuplaşması artık milli maçlara da sirayet etmiştir.
Gelelim diğer kırmızı-beyaz meseleye. 2. Lig'in matematiksel sağlamasında Beyaz Grup'taki '0' kısmı dikkat çekiyor. 13 haftada ilk kez geçtiğimiz haftada deplasmanda kazanan çıkmadı. Gruptan 3 iç saha galibiyeti, 6 da beraberlik yazıldı tabloya. Benzer bir durum Kırmızı Grup'ta 2. haftada yaşanmış, hiç deplasman zaferi elde edilmemişti. Burdan yola çıkarak vaziyeti genele vurduğunuzda Kırmızı'da 28, Beyaz'da ise 31 deplasman galibiyeti alınmış şu ana kadar. Ancak tüm liglere göz attığınızda 29+1=30 takımın henüz dış sahada kazanamadığı bilgisine de ulaşıyoruz. Buradaki +1 3. Lig 1. Grup'taki Bozüyükspor. Çünkü onlar ligden çekildiler.
Bu 30 takımın dökümünü yaptığınızda ise 7'sinin Ege takımı olduğu gerçeğine varıyorsunuz. Süper Lig'den Balıkesir, PTT'den Denizlispor, Bucaspor, Manisaspor, 2. Lig Kırmızı Grup'tan Altay, 3. Lig 2. Grup'tan Çine Madran ve 3. Lig 3. Grup'tan Bergama Belediyespor. Yani içerde taraftar sıkıntısı yaşayan kulüplerimizin dışarıdaki bu tablosunu da ortaya koyduğumuz da arzulanan başarının ne güç olduğunu varın siz düşünün.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.