METİN GÖKALP

Hakem atamalarından girmeliyim lafa... MHK'nin hangi sadrazamı şu maça, Koray Gencerleri, ne gerekçeyle atadığı konusunda, pek meraktayım(!) Kardeşimiz, geçen haftaki yönetiminden dolayı havada, karada ve denizde yaşayan her kesime şikayet edilirken, bu görevlendirmenin altına imza atan her kimse, parmak kaldırmalı ki, bilelim(!) Varsayalım Ali Palabıyık'ın lifi attı ve ola ki Özgüç Türkalp, yediği yemekten ötürü oldu makinası, cır-cır! İnsanlık hali, olur mu olur... Maçı mecburiyetten yönetecek olan Koray Kardeş'i, resmen ateşe atmak olmuyor mu arkadaş? O akşam orada bulunması en son kişidir Koray... Kafam epey karışık... MHK'nin yepyeni bir cezalandırma yöntemine tanık olarak, koyuldum şu enteresan geçecek maça... Verilere göre ilk yarıyı, yüzde 68 topa sahip olma oranıyla oynamış Beşiktaş... Gomez'e, İsmail ve Sosa tarafından hediye edilen üç 'lokum' asist var ki, kesin biri gol olmalı ancak, işte, girmeyince girmiyor meret! Dersini iyi ezberlemiş, rakibinin eksik-gediklerinin matematiklerini, çözüm formüllerini hatmetmiş bir Başakşehir gerçeği de ortada... Bir an da, Visca'nın ayağından geliverdi, şok eden ilk gol... Beşiktaş, rakibine yüklendi... Abandıkça, abandı, ama adamlar 'tespih böceği!' misali, korktuklarında büzüldüler, cesaretlendiklerindeyse de açıldılar, açılabildikleri kadar... Başakşehir'in az ama öz katılımlı hücumlarında, BJK'nin o savunma zaafları fark ediliyordu, zaman zaman... Nitekim Doka'nın ortasında, stoperlerin arasından Mahmut, tabelayı ikileyiverdi, kaşla göz arasında... Cenk ve Atiba'nın verdiği karşı yanıtlarla, eşitlendi maaaç(!) Fakat; Federasyon Başkanı ile MHK'nın atamalardan sorumlu sadrazamını bilsinler, hafta boyunca tüm Beşiktaş Camiası, 'sakız gibi çiğneyecekler ağızlarında(!) Bıkmadan ve de usanmadan(!) Demem o ki; durmadan çiğneyin bu adamları, hiç de vazgeçmeyin(!)