Zafer Şahin

Bu sözler kavga çıkarır

HP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol, 12 Eylül'ün gerçek mağdurlarından biridir. O dönemde uzun bir süre cezaevinde kalan ve işkencelerden geçen Anadol'un avukatı ve en yakın dostlarından biri de Ak Parti İzmir Milletvekili Erdal Kalkan'dı. Aradan geçen 30 yılda değişen çok şey oldu ama dostluk baki kaldı. Ancak bu dostluk birbirlerini eleştirmelerine mani olmuyor. Kalkan, Anadol'un anayasa değişikliğine 'hayır' demesini şaşkınlıkla karşıladığını söylüyor. Barış davasında avukatlığını yaptığı eski dostunun yıllarca daha demokratik bir Türkiye'yi savunduğunu anlatan Kalkan, "Şu an yaptığını inanarak yaptığına inanmıyorum. Siyasi geçmişine uygun değil. Kemal'in 'evet'i savunması lazım. Ben CHP'de de olsam yine evet derdim" diye konuşuyor. Bu sözlere Anadol'un vereceği bir cevap olacaktır diye düşünüyorum.
Bülent Arınç'ı ağlatan Manisalı ülkücüler
Referandumdan çıkacak sonuç ne olur bilinmez ama, Türkiye yakın tarihinin en karanlık dönemi ile biraz gecikmeli de olsa hesaplaşıyor. Askeri rejimin "Bir soldan, bir sağdan" anlayışla gencecik fidanları darağaçlarına nasıl yolladığını bu vesileyle öğrenen milyonlarca genç var bu topraklarda. Ancak yaşı 40'ın üzerinde olanlar için 12 Eylül'ün taşıdığı anlamlar çok farklı. Başbakan Erdoğan'ın partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmayı gözyaşları içinde dinleyenlerden biri olan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da bu gruba giriyor. Arınç 12 Eylül'den sonra Manisa ve İzmir Buca cezaevinde yatan 10 ülkücünün avukatlığını gönüllü olarak üstlenmiş. Hiçbir ücret almadan savunmasını yaptığı gençlerden ikisi; Halil Esendağ ve Selçuk Duracak hayatlarının baharında darbeciler tarafından idama gönderilmiş. Başbakan Erdoğan, Mustafa Pehlivanoğlu'nun mektubunu okurken Arınç'ın aklında muhtemelen darbecilerin elinden kurtaramadığı bu iki genç vardı. O gözyaşlarının perde arkasındaki ayrıntılar böyle.
Karargahta Ege rüzgarı
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin komuta kademesi ağustos başında yapılacak Yüksek Askeri Şura'da (YAŞ) değişiyor. Görev süresi sona eren Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un yerine İzmirli bir komutan geliyor. Halen Kara Kuvvetleri Komutanı olan Orgeneral Işık Koşaner, 2013 yılına kadar TSK'nın başında olacak. 1945 İzmir doğumlu olan Koşaner, Kıbrıs Barış Harakatı'nda komando tugayı takım komutanlığı ve Özel Tim Komutanlığı yapmış. 2004-2005 döneminde Ege Ordusu Komutanı, 2005-2006 arasında Genelkurmay 2. Başkanı ve 2006-2008 yıllarında Jandarma Genel Komutanıydı. Evli ve iki çocuk babası. Sıkı bir Galatasaray taraftarı olduğu biliniyor. Bu arada karargahta İzmirli bir komutan daha olduğunu hatırlatalım. Hava Kuvvetleri Komutanı Orgenaral Hasan Aksay da tıpkı Koşaner gibi İzmirli. TSK üst yönetimindeki Ege ağırlığı sizce de dikkat çekici değil mi?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.