• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
2014’de para politikasında değişim var mı? II CAHİT SÖNMEZ

2014'de para politikasında değişim var mı? (II)

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 27.12.2013, 00:00
Önceki gün, Merkez Bankası'nın iki gün önce yeni yılda geçerli olacak "2014 Para ve Kur Politikası" çerçevesinde belirlediği yol haritasına değinmiştik. Doğrudan enflasyon hedeflemesi rejimi ile fiyat istikrarı ana hedef, finansal istikrar ise destekleyici hedef olacak para ve kur politikalarında. Enflasyon hedefinin 2014 dahil 3 yıl boyunca yüzde 5 olması öngörülüyor. İç talebin ve yabancı sermaye akımlarının zayıflaması ile kredi hacmindeki artışın sınırlı kalacak olması gibi unsurlar enflasyona önümüzdeki yıl olumlu katkı yapacak. Ancak, yükselen kurlar ithalatın pahalılaşması anlamına geldiğinden başta enerji olmak üzere bazı sektörlerde fiyat basıncı artacak. Bu yüzden yüzde 5'lik hedefin ne kadar rasyonel olduğunu zamanla göreceğiz.
Kısa hatırlatmadan sonra kaldığımız yerden devam edelim...
Likidite yönetimin ile Merkez Bankası belirlediği hedefler çerçevesinde hem piyasadaki likidite seviyesini hem de likiditenin mali sistem içindeki dağılımını ayarlamaya çalışıyor. Bu bağlamda, tahvil ve bono gibi devlet iç borçlanma araçlarını ve son yıllarda devreye soktuğu faizsiz tahvil anlamına gelen kira sertifikasına kadar çeşitli enstrümanları portföyüne dahil ediyor.
2013 yılında net likidite açığı 34 milyar doları biraz aşıyor. TL likiditesindeki çekilmenin nedenlerinin başında TL karşılığı döviz satışları geliyor. Merkez Bankası kur sıçramalarının önüne geçebilmek için TL karşılığı dolar ve euro satıyor. Yani döviz arzını artırıp TL arzını azaltıp kuru dengelemeye çalışıyor. Gelecek yıl likidite koşullarını etkileyecek en önemli faktörler; Merkez Bankası'nın piyasa ile gerçekleştireceği Türk Lirası karşılığı net döviz alım/satımı, ihracat reeskont kredi kullandırımı ve ROM imkanındaki değişiklikler ve bankaların söz konusu imkanı kullanımlarındaki değişmelerin etkisi de dahil, Hazine'nin TL cinsi borçlanma araçları itfa-ihraç farkı işlemlerinin miktarı olacak.
Merkez Bankası finansal istikrar hedefini göz önünde bulundurarak gerek duyduğunda likidite yönetiminde değişikliğe gitmeyi de seçenekler içinde tutuyor. Bu bağlamda likidite yönetiminde, borçlanma ve borç verme faiz oranları koridoru ile zorunlu karşılık uygulaması gibi araçları da devreye girecek.
Gelelim kur politikasına...
2001 krizinden bu yana olduğu gibi gelenekselleşmiş "dalgalı kur rejimi" yeni yılda da kullanılacak. Aslında yönetilen dalgalı kur rejimi tanımlaması daha doğru olur. Çünkü, Merkez Bankası aşırı kur oynaklarında alım ya da satım yoluyla kurları belli marjlarda tutmaya çalışıyor. Aralık ve Ocak aylarında en az 3 milyar dolarlık satış yapacak FED'in aksiyonu ve iç siyasi gelişmeler sonucu fırlayan kurları dizginlemek için.
2014 para ve kur politikaları sunumunda Başkan Başçı kur müdahaleleri ile ilgili ilginç bir açıklama yapmıştı; "Kur oynaklığının azaltılmasında TL faiz oranı silahımızı kullanmayacağız."
"TL faizlerini yükseltip eğer kurların yükselişinin önüne geçemezsek anlamsız yere faizleri yükseltmiş oluruz."
Gerçekten doğru bir tespit. Ancak, Merkez Bankası sadece döviz satışı ve Rezerv Opsiyon Mekanizması ile oynaklığı azaltabilecek mi? Başarırsa o zaman TL faizini kullanmaz tabiki. Başaramazsa ki, özellikle yeni yılın ilk aylarında öyle bir resim çıkabilir karşımıza, faiz koridorunun üst bandını 150-200 baz puan yükseltmesi gerekebilir.
Sözün özü yeni yıla aynı para ve kur politikaları ve ana hedeflerle giriyoruz. Değişiklik olmayacak... Doğrusu da buydu zaten. Ama, Başkan Başçı'nın değişecek kur tahmini yapmamasını diliyoruz.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA