Buca İlçe Yönetim Kurulu'nun, CHP'li 26 meclis üyesinden 16'sını İlçe Disiplin Kurulu'na sevk etmesi, ihraca varan taleplerle dolu bu dosyaların İl Disiplin Kurulu'na ulaşması, aklıselim sahibi partilileri çileden çıkarıyor.
Bu üyelerle ilgili kınama cezası verilmesi bile, bu kişilerin önümüzdeki mahalli seçimlerde aday olmalarının yolunu kapıyor.
Zaten asıl amaç da bu. Buca'da belediye başkanlığı için aday adaylığı konuşulan ve şansı giderek artan Doç. Dr. Levent Köstem'i çelmelemeye yönelik bu operasyonda işin pire için yorgan yakma noktasına ulaştırılması adına gözlerin ne kadar karartıldığını da gösteriyor.
***
Buca'da son yerel seçimlerde CHP 40 bin oyla öndeydi.
Genel seçimlerde AK Parti 10 bin öne geçti.
Ercan Tatı'ya karşı sert muhalefetiyle tanınan Doç. Dr. Levent Köstem, katılmadığı bir toplantıdaki sözde kararı ile disipline sevk edilmesine akıl erdiremiyor ama senaryonun nasıl yazıldığını çok iyi biliyor.
Köstem'in adaylığını destekleyenlerin sonuçta bağımsız hareket etmesiyle bile CHP'nin oylarının bölüneceği gerçeği ortada. Başka partilerin de görüşme taleplerinde bulunduğu Köstem, öncelikle doğup büyüdüğü kentte, sağlıklı bir ortamda seçimin yapılmasını ve Buca'ya gerçekten hizmet edecek kadroların işbaşına geçmesini istiyor. CHP'nin anlaşılması zor gidişini; birilerinin cesaretle çıkıp önlemesini bekliyor.
egeden
Kiraz cennetinde organik pazar
Son yıllarda organik tarım üretimi ve kirazıyla adından sıkça söz ettiren Buca Belenbaşı Köyü modern pazar yerine kavuşuyor. Buca Belediyesi'nin projelerini hazırladığı ve İzmir Valiliği Özel İdaresi desteği ile yaptırılan pazaryeri, çocuk oyun parkı ve büyükler için spor alanının açılışı yarın saat 11'de yapılacak.
Açılışa tüm İzmirlileri davet eden Belenbaşı Köyü Muhtarı İsmet İlhan, "Köyümüzün organik tarım ve gıdalarıyla çok iddialıyız. Zaten kirazımızın ünü yurt dışına bile ulaştı. Denizden 500 metre yükseklikte çam ormanlarıyla kaplı köyümüz yoğun kent hayatı yaşayanlar için iyi bir dinlenme mekanı. Taze sebze ve meyvelerin yanı sıra zeytin, zeytinyağı, yoğurt, yumurta, tereyağı ve peynir ürünlerimizin tadına bakan ayrılamaz. Türkiye'de sadece çitlembik ve kekik turşusu bizim köyümüzde var" diyor.
İzmirli'lerin imza günü
İzmirli romancılarımız, eğitimci yazarlar Zühal-Yücel İzmirli'nin ilk öykü kitabı olan 'Datça'dan İpsala'ya' Kırmızı Kedi Yayınevi tarafından yeniden basıldı.Datça'nın badem kokulu havasını solumak, İstanbul'un konaklarında yaşamak, Bursa'nın tarihi dokusunu hissetmek, Birgi'nin mistik ortamından etkilenmek, Çeşme'nin altmışlı yıllarını anımsamak, Hollanda'nın tahta nalınlarıyla dolaşmak; İpsala'nın sevecen insanlarını tanımak isteyenler, Datça'dan İpsala'yı okurken kendinizi bu güzelim coğrafyaların büyülü atmosferinde dolaşırken bulacak; "miş'li geçmiş zamanlar"a doğru unutulmaz bir gezintiye çıkacaksınız.
Zühal-Yücel İzmirli, İzmir Kitap Fuarı'ndaki Kırmızı Kedi Yayınevi standında bugün 15.00'ten itibaren Datça'dan İpsala'ya ile diğer kitaplarını okurları için imzalayacak.
küpe
Herkes hata yapabilir, ahmaklar hatalarına bağlı kalır.
Çiçeron
fıkra
Dedikodu
Hakkında çeşitli dedikodular çıkarılan bir kadın, arkadaşına dert yanıyordu:
"Artık dedikoduculara karşı kapımı sıkı sıkı kapayacağım."
Arkadaşı güldü:
"İyi ama, ya sen nasıl girip çıkacaksın?"