Adalet ve iş dünyasında yeni bir uygulama: Arabuluculuk...
Dünyanın 160'tan fazla ülkesinde uygulanan bu sistem, geçtiğimiz Kasım'dan bu yana Türkiye'de de uygulanmaya başladı.
Adalet Bakanlığı Arabulucuk Daire Başkanı Hakan Öztatar'a bu sistemi ve uygulamasını sorduk.
O da arabuluculuğun dostane bir çözüm yöntemi olduğunu vurguladı.
Öztatar iki esnaf arasında meydana gelen anlaşmazlığın, bir başka esnaf tarafından çözümlendiğini ve bunun bir ahilik geleneği olduğunu belirtti ve ekledi:
"Arabuluculuk sistemi, vatandaş uyuşmazlığa düştüğünde dava yoluna gitmeden sorunu çözümlüyor. Bu Türkiye'nin de alışık olduğu bir sistem. Arabluculuk dostane bir şekilde çözümler üretmenizi sağlıyor. Bu sistem 'mahkemeye gitmeden sorunumu nasıl çözebilirim?' sorusunun cevabıdır. Yani mahkemeye gitmeden sorun çözümünün olabildiğinin göstergesidir."
***
Öztatar, arabuluculuk sistemi ile hem zamandan hem paradan tasarruf sağlandığını vurguladıktan sonra, "Nasıl arabulucu olunur?" sorusunu da şöyle yanıtlıyor:
"Şimdiden 681 arabulucu çalışmalara başladı bile... Arabulucu olmak için hukuk fakültelerinden birinden mezun olmak şart. 5 yıllık deneyime sahip kişiler, sınavlardan başarılı çıkarsa arabulucu olabilecek. Arabuluculuğun en önemli özelliklerinden birisi, her iki tarafın da kazanacağı sonucun çıkması. Ayrıca ticari işlemlerde işçi ile işveren arasındaki bir takım uyuşmazlıklar çok rahatlıkla dostane bir şekilde çözümlenebilecek."
hayattan
Çeşme Ilıca'daki evler soyuluyor
Ilıca, Çeşme yarımadasının kalbi gibi bir şey.
Plajları, kafeleri, yalıları ve yıllanmış otelleri ile kendine özgü bir dünyadır burası.
Ilıca'yı dolaşmayan, buram buram deniz ve Ege kokan bu güzelliği paylaşmayanlar "Çeşmeyi gördüm, oradan geçtim" diyemezler. Zaten, demiyorlar da!...
İşte Çeşme'ye hayat ve nitelik veren bu sahil cenneti bir haftadır peşpeşe gelen 'ev soygunları' yüzünden huzursuz ve rahatsız.
Ilıca'daki yaz evleri bir haftadır soyuluyor. Hırsızlar bu asude Çeşme köşesinde polis-molis takmadan kol geziyor.
Televizyonları götürüyorlar, yemek takımlarını omuzluyorlar. Yükte hafif pahada ağırca ne buyuyorlarsa çalıyorlar.
Ilıca polisi bu profesyonel ve azgın soyguncular karşısında çaresizlik içinde kalmış gibi...
Bir Çeşmeli olan Kasım Kolcu'dan tespit:
"Hırsız malı götürüyor, polis seyrediyor."
ege'den
Akçay, Turizm Fuarı'nın gözdesi
İstanbul'da düzenlenen Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı'nda (EMİTT) başarılı bir tanıtım organizasyonu geçiren Akçay Belediyesi, fuar süresince birçok konuğa da ev sahipliği yaptı. Akçay Belediyesi standını birçok bürokrat, belediye başkanı ve sanatçı ziyaret etti. Sakız Adası Turizm Müdürü Konstantinos Mundros ve Yunanistan Expo Tv yetkilileri Akçay standını ziyaret ederek Belediye Başkanı Cahit İnceoğlu ile görüştüler. İnceoğlu, Yunanistan Expo Tv kanalına verdiği röportajda da Kuzey Ege'de Yunanistan'ın Midilli Adası ile karşılıklı sıcak ilişkiler kurduklarını belirterek, Sakız Adası başta olmak üzere tüm Yunanlıları Edremit Körfezi'ne davet etti.
küpe
At kendi kuvvetini bilse, boyunduruk altına girecek kadar akılsızlık etmez.
Stringberg
günün fıkrası
Kuvvetli savunma
Avukat, jüri heyetine döndü.
"Baylar, bu genç ve güzel kızı, ıssız bir hücreye kapatmaya nasıl razı olabiliyorsunuz? Bırakın, Rue Neuve No. 33'teki evine dönsün."
Sonra ilave etti:
"Telefon numarası 8839-54'tür."
laflama
* Tarihe mal oldum diye hava satmanın bir başka anlamı da şudur 'İleride tarih ne mal olduğumu anlayacak.'
* Dost, dost diye nicesine vardım. Bir çay söyleyen bile çıkmadı hacım ya!
* Eskiden diyorum ne güzeldi... Burjuva idik, lümpen idik, maraba idik, hatta proletarya olduklarını iddia edenler bile aramızda mevcuttu. Şimdiyse ne olduğumuzu söylemeye dilim varmıyor!
* Bir Ufo inse dünyaya. 'Hey sarı, seni burada unutmuşuz. Kusura bakma. Seni almaya geldik' dese. Hemen binerim Ufo'ya. Ellerimi açar şükrederim Allah'a 'Ben bu dünyaya ait değilim derken yanılmıyormuşum. Çok şükür bunamamışım henüz.'
* Kavanoz dipli dünya. Kimisi hayata sıfırdan başlar, kimisi de bol sıfırlı banknotlar ile!
İbrahim Ormancı'dan