Yerel seçimlere 5 var, diyebileceğimiz şu günlerde CHP "Burası benim kalem" dediği İzmir'de hiç akıllara gelmeyecek gelişmelere sahne oluyor.
CHP kulislerinin 40 yıllık efendisi şaşkın...
"İzmir elimizden uçup gidecek gibi..." diyor ve ekliyor:
"Bu listelerin temelinde kapris var, kayırmacılık var."
Kocaoğlu ve takımı Karşıyaka Belediye Başkan adaylığı için "Sema Pekdaş" diye dayattı.
Binlerce Karşıyakalı:
"Ne Atatürk, ne Türk bayrağı, ne türban, söylemini unutmadık. Karşıyaka'ya böyle bir belediye başkanı istemiyoruz" diye direndi. Dayatması, sökmedi.
Gecenin ilerlemiş bir vaktinde Sema Pekdaş Konak'a kaydırıldı.
Çiğli'den aday gösterilen köfteci Aziz de, tepki çeken bir isimdi. Gece yarısı operasyonu onu da aldı.
* * *
Kulislerin Efendisi'den bir yorum:
"CHP örgütü 48 saattir ayakta. Kırk yıllık CHP'li Akif Eminoğlu'na göre, her şey bitmiş değil. 18 Şubat'a kadar bir süre daha var. Belki akılları başlarına gelir. Kocaoğlu, şu Sema Pekdaş ısrarından hele bir vazgeçsin. Sonra bu hanımın siyasi geçmişi ne?"
Bir başka kulisçiden yanıt:
"1992 ile 1994 arasında Balçova'de belediye meclis üyeliği yaptı. Sonra mesleğine döndü. Karşıyaka için ne projeleri vardı? Bu hanımı böyle mevkilere getirmek siyasi intihardan başka bir şey değil. Bu CHP Karşıyaka ve Konak'tan oy beklemesin."
* * *
Peki, bu aşamada bir soru daha:
"Bu H. Mutlu Akpınar'ın Karşıyaka ile ne ilgisi var?"
Akpınar'ı Karşıyaka Belediye Başkanlığı'na aday gösteren CHP yöneticilerine sormak lazım:
"Akpınar, Karşıyaka gibi bir kenti taşıyabilecek mi? Bu gözde ilçeyi daha yükseklere çıkarabilecek potansiyel taşıyor mu Akpınar?"
* * *
Ankara sofralarına oturup "Odunu aday göstersek seçilir" diye efelenip, millet iradesi üzerine ipotek koymaya çalışan takıma bu köşeden seslenmek lazım.
Seçim gecesinde:
"Geçti Bor'un pazarı, diyebilecek kadar açık yürekli misiniz?"
Marmaris'te ilginç buluşma
Milli mücadele yıllarında, "Yandı Çukurova" türküsü ile destanlaşan, İstiklal Savaşımızın şehit ve gazi torunları, Marmaris'te dernekleşerek, dayanışma ve yardımlaşma için bir araya geldi.
Marmaris'te yaşayan Adana, Tarsus, Mersin ve Osmaniyelileri bir araya getirmeyi amaçlayan Marmaris Çukurovalılar Derneği, bir tanışma ve kaynaşma toplantısı düzenliyor.
Derneğin Kurucu Başkanı Galip Afşar yaptığı basın açıklamasında şöyle diyor:
"Eşsiz güzelliğe ve insanı büyüleyen bir coğrafyaya sahip, ülkemizin en güzel ilçelerinden Marmaris'te yaşayan biz Çukurovalılar, artık bir dernek çatısı altında toplanmanın zaruretini anlayıp harekete geçmeye karar verdik. Bu bağlamda bildiğimiz, tanıdığımız Çukurovalıları bir araya getirerek Marmaris Çukurovalılar Derneği'ni kurmak için ilk adımı attık. Aramızda yaptığımız mini bir seçimle kurucu yönetim kurulunu oluşturduk. Bugün itibariyle yasal süreci tamamlayıp gerekli resmi makamlara başvurumuzu yapmış bulunuyoruz."
küpe
Aile hayatının güzelliği gibi hiçbir şey yoktur.
Oscar Wilde
fıkra
Ötekiler nerede?
Küçük afacan annesine yaklaşarak eteğinden çekti ve "Anneciğim, benim öteki kardeşlerim nerede?" diye sordu.
Annesi hayretle:
"Hangi kardeşlerin oğlum? Sen bir tanesin..."
"Ben de öyle biliyordum ama babam hep 'Annen seni doğururken ben de dokuz doğurmuştum' diyor da..."
laflama
* "Bir gün herkes on beş dakikalığına ünlü olacak" diye bir söz var. Bence olmaz. İnsanoğlu, önce on beş dakikalığına ünlü olmak ister... Sonra on beş saat, sonra on beş gün, on beş yıl. Sonu yok bu işin yani!
* Ey Türk Gençliği. Ey Türk Gençliği. Kalk bakayım bilgisayarın başından, azıcıkta anneniz-babanız otursun!
* İster zengin ol, ister fukara. Yemeklerden sonra, yap sosyal medyada bir yaygara!
* Herkes herkesi dinliyor. Bense sadece kafamı dinlemek istiyorum!
* Hasretinle yanmamış gönlüm. Meğer, sigaramın közü düşmüş!
* Tereciye tere satma. Ne bileyim, tencere-tava sat, kavanoz kavanoz bal sat. Olmadı, Çin malı cep telefonu sat!
İbrahim Ormancı'dan
geçmişten
Öpücük
Sacha Guitry, bir yardım balosunda yardım satışı yapan bir güzel kızın tezgahındaki her şeyi aldı ve sordu:
"Peki, bana bir öpücüğü kaça satarsınız?"
"Bin frank..."
"Kabul."
Sacha Guitry kızı uzun uzun öptü ve hemen yüzünü buruşturdu.
"Oldukça pahalı. Hemen öpücüğünüzü iade edeceğim."