• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Toplumsal mutabakat için demokrasi

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 15.03.2010, 00:00
Daha önce söz ettim ama "Abant Platformu"nu bir kez daha kısaca anlatayım. Abant Platformu, hiç şüphe yok, Türkiye'de oluşturulmuş en güçlü düşünce ve tartışma zemini. Burada ülkemizin birinci sınıf aydınları, akademisyenleri toplanıyor ve tezlerini ortaya koyuyorlar. Sonra bu tezler enine boyuna müzakere ediliyor.
Abant Platformu bu kez Ankara'da yapıldı. Yine çok seçkin bir entellektüel katılımcı profili vardı. Bu seferki müzakere konusu "Yeni Bir Toplumsal Mutabakat için Demokrasi" idi. Abant Platformu gibi zamanın ruhunu izleyen bir organizasyon için doğru bir konu seçimi. Çünkü Türkiye'nin bir numaralı konusu demokrasidir.
***
Ben şunları düşünüyorum: Biz Türkler tarih sahnesinde yer aldığımız ilk günden bu yana silahla tehdit edilen ve silahlı saldırıya maruz kalan bir milletiz. Bu nedenle silah bizim aynı zamanda meşru savunma aracımız haline gelmiştir. Bizim dışımızdaki milletler için de üç aşağı beş yukarı silah-varlık ilişkisi bu şekilde geçerlidir. Kendi varlık sınırlarına tecavüz eden düşmana karşı silah kullanmış ve sorununu genellikle de çözmüştür Türk milleti. Fakat aynı Türk milleti kendi içinde sorun gördüğü topluluklara karşı da silah kullanmıştır. Fakat ne ilginçtir ki dış düşmana karşı kullandığı silahla bağımsızlığını, özgürlüğünü ve varlığını korumuş olan Türk devletleri içeriye karşı silah kullandıkları vakit belki anlık rahatlamalar sağlamışlardır ancak ortaya çıkan iç acılar ve tradejiler üzerinde yepyeni ve daha karmaşık sorunların kök salmasına engel olamamışlardır. Bugün karşımıza heyula gibi dikilen Kürt sorunu, Alevi sorunu gibi sorunlar içe silah kullanmak ve içe baskı uygulamak politikalarının bugüne taşınan somut sonuçlarıdır.
***
Ben tarihte aldığımız kararların birçoğunun doğru olduğuna inanan birisiyim. Ermeni tehciri kararı olmasaydı muhtemeldir ki batı kuklası bir Ermeni devleti Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya hakim olacaktı. Bir takım Alevi isyanları silahla bastırılmamış olsaydı belki bugün Anadolu, İran kültür ve coğrafyasının bir uzantısı haline gelecekti. O nedenle tarihimiz hakkında konuşurken biraz insaflı davranmayı herkese öneririm. Ancak bugün tartıştığımız şey başka. Tarihi kökleri olan sorunlar önümüzde duruyor. Şimdi bunları nasıl çözeceğiz? Örneğin Kürt sorununu nasıl çözeceğiz? Silahla mı? 97 yıldır silahla çözmeye çalıştık. Sonuç? Çözülemedi, çözülemediği gibi bugün yakıcı ve ürkütücü bir şekil aldı. Çözüm yok mu peki? Hayır var, çözüm demokratikleşme.
Silah seçeneğine tekrar değer kazandıracak şey de demokrasi. Yani, demokratik hakları yeterli görmeyenler, başka amaçların peşinde olanlar, Türk vatanını bölmek gibi bir arzunun peşinde koşmaya devam ederlerse, silah kullanmak Türk devleti için meşru hale gelecektir. Hakka ve ahlaka uygun bir silah kullanma meşruiyetinin benim açımdan hiçbir sakıncası yoktur. Ancak insanlara önce haklarını vereceksiniz. Ben bu ülkede yaşayan her farklı unsurun içinde kardeşlik ve gönüllü birliktelik hamuru taşıdığına inanıyorum. O nedenle de demokrasinin bu sorunları önemli ölçüde çözecek bir model olduğunu düşünüyorum.
Abant Platformu Ankara'da iki gün bir mutabakat zemini olarak "demokrasi çözüm modeli"nin içini doldurmaya çalıştı ve yine birinci sınıf bir iş yaptı.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA