"Bir önyargıyı ortadan kaldırmak, atomu parçalamaktan daha zordur" diyor, insanlık tarihinin gelmiş geçmiş en akıllı adamı. Albert Einstein'a bu sözü söyleten şey, herhalde o büyük zekasıyla ulaştığı bilimsel gerçekler. Oysa çevrem bir önyargı cehennemi gibi. Mesela İzmirli hemşerilerimizi izliyorum. Siyasi konularla ve siyasetçilerle ilgili önyargılarının katılığına hayret ediyorum.
Özellikle CHP'ye oy veren İzmirliler'den söz ediyorum. Bu çevrelerde yaşayan "Recep Tayyip Erdoğan önyargısı"nı ele alalım. Buna normal bir önyargı bile denemez. Bir zihin donması, bir vicdan iptali, bir gerçeğe direniş çabası var Tayyip Erdoğan'la ilgili. En aklı başında CHP'li de bile bunun izlerini görüyorum. Önyargılarından kurtulmaya çalışan birisi olarak bu insanların halini kendileri adına üzüntü verici buluyorum. Çünkü, bu önyargı onları çok müthiş bir çelişkinin içine de çekiyor. Bunun nasıl olduğunu anlatayım.
***
Tayyip Erdoğan'ı bu millet seçti. Tayyip Erdoğan'a karşı vicdansız bir önyargıyı içinde canlı tutmaya çabalayanlar mensubu oldukları topluma da kötü duygular besleyen insanlar durumuna düşüyorlar. Oysa bu önyargı sahipleri halkçı, milliyetçi olduklarını söyleyen kişiler. Bu koca bir çelişki. Diğer yandan bu önyargı sahipleri ülke bağımsızlığı konusunda duyarlı kimseler değil mi? O zaman yine koca bir çelişki içerisindeler. Çünkü, hangi kritere vurursanız vurun, hangi gelişmeyi baz alırsanız alın, Türkiye yakın tarihinin hiçbir evresinde bu denli bağımsız politikalar güdememişti. Alın size Amerika'yla ilişkiler: İran ve Suriye'ye yaptırım uygulamak istiyor Amerika. Amerika'nın bu ısrarlı talebine dünyada sadece iki devlet direnebiliyor. Türkiye ve Brezilya. İşte Avrupa ile ilişkiler: Verdiği sözleri tutmuyor Avrupa. Türkiye hemen yeni bir dış politika geliştiriyor. Ortadoğu'yla, Rusya'yla yeni bir ilişki düzeni kuruyor. Vizeler tek tek kalkıyor. Yunanistan'la aramızdaki korku paradikmasını çöpe atıyor, yerine bir barış ve işbirliği paradikması kuruyor. Artık Türk insanı Yunan adalarına pasaportsuz gidecek, Manisa'ya gider gibi. AB'ye "bize soytarılık yapmayın, biz size değil siz bize muhtaçsınız" bundan daha iyi nasıl söylenebilir? IMF'nin ilk kez kıçına teneke bağlayıp gönderdi Tayyip Erdoğan. Ben iki tane başbakanla çalıştım geçmişte. Sağcısı, solcusu, bu ülkenin başbakanları IMF'den Allah'tan korkar gibi korkarlardı.
***
İçlerindeki önyargıyı bir din gibi muhafaza etmeye çalışanlar buna devam etsinler. Sonuçta Albert Einstein'ın bilimsel bir görüşü daha haklı çıkmış olur. Ama o insanlar böyle bir patolojiyle birlikte yaşarken, kendi vatanlarının başardıklarıyla ve kendi ülkelerinin evlatlarının başarısıyla gurur duymanın zevkini hiçbir zaman yaşayamayacaklar.