• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Kılıçdaroğlu'nun siyasal anlamı

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 20.05.2010, 00:00
Dünkü yazımda da belirttim, Kılıçdaroğlu'nun benim açımdan iki boyutu var; birincisi, bugün yediden yetmişe herkesin kabul ettiği biçimde Türk siyasetinde ilgi uyandıran bir aktör olarak yer almasıdır. Artık Türk siyasetinde Tayyip Erdoğan'dan sonra üzerinde konuşulmaya, kalem oynatılmaya değer bir gerçek siyasi portre bulunmaktadır.
İkinci boyut, Kılıçdaroğlu'nu uzun zamandır izleyen birisi olarak onun kişilerin itibarları konusunda yeterince duyarlı davranmayan, Makyavelist tabiatlı birisi olduğunu düşünüyor olmamdır. Bu tarzını ele veren örnekleri daha sonra yazacağım. Ancak bugün bir analiz yapacaksak hakkını vermeliyiz ki, Kemal Kılıçdaroğlu Türk siyasetine heyecan getirmeye aday bir profil olarak doğmuştur ve üzerinde önemle durulması gerekmektedir.
***
Kabul edelim ki Kılıçdaroğlu CHP'deki "Gordion düğümü"nü çözen adamdır. Baykal'ın geri dönüş arzusu CHP'yi kilitlemişti. Pazar gecesi Kılıçdaroğlu'nun kılıcı düğümü paramparça etti ve CHP'nin önü açıldı. CHP için bir siyasi aziz mertebesine yükseltilmiş olan Deniz Baykal, bir gecede un ufak oluverdi. Kasetin yıkamadığı Baykal'ı Kılıçdaroğlu'nun adaylığı yok etti adeta. Kılıçdaroğlu'nu birden ortaya çıkaran saik neydi? Bu ayrıca üzerinde durulması gereken bir sorudur ancak burada üzerinde durulması gereken asıl husus, Baykal'a rağmen ortaya çıkan Kılıçdaroğlu'nun halkta böylesine karşılığının olduğunun görülmesidir. O karşılığa bakarak biz rahatlıkla şunu söyleyebiliyoruz, Baykal'ı götürenler Kılıçdaroğlu'nun geleceğini biliyordu. Çünkü, Kılıçdaroğlu CHP'yi bir yığınak partisi yapabilecek cazibeye sahip olduğunu 2009 İstanbul Belediye Başkanlığı seçimlerinde göstermişti. Bunu söylerken Baykal'ın işini bitirme operasyonunun içinde Kılıçdaroğlu'nun da olduğunu ima ediyor değiliz ancak, Kılıçdaroğlu CHP'de üzerine hesap yapılabilecek tek kişiydi.
***
"Gandi Kemal" nitelemesi ile bugün rüzgar estiren Kılıçdaroğlu'nun göze çarpan özellikleri var. Sade bir insan. Güven veren huzurlu bir yüze sahip. Yolsuzluklar konusunda hassas ve dar gelirli insanlarla çok rahat ünsiyet kurabiliyor. Bana göre Kürt ve Alevi olması sanıldığının aksine onun lehine işleyecek ve onu kendi özgül ağırlığından daha üstte bir ağırlıkla siyasette var edecek nitelikler.
Ona Kürt ve Alevi sorununu çözebilecek bir lider olarak misyon yüklenmesi başlı başına siyasi değer taşır. Nitekim daha adaylığını açıklamasıyla birlikte CHP oylarında başlayan hareketlilik onun siyasette bir anlamı olacağını gösteriyor bize. İktidara aç CHP'li kitleler ve CHP'li kadrolar, Kılıçdaroğlu üzerinden bu kokuyu alır almaz Baykal'ı filan unutuverdiler. Yalnız burada gerçek bir Kılıçdaroğlu analizine konu olacak durum var. Kılıçdaroğlu bir yandan böylesine siyasi etki yaratan bir insan, bir yandan da aslında bu olumlu niteliklerinden dolayı şimdiden esaret altına girmiş bir lider adayı. Bir yandan ondan çok şey bekleyen halkın esiri, diğer yandan da kendisinin yolunu açan, Önder Sav'ı yanına katan ve tabii Baykal'ı tasfiye eden iradenin. Kılıçdaroğlu hangi esareti seçeçek; diğer bir değişle halktan yana mı olacak, devletlülerden yana mı?
Bu konuyu açacağız.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA