• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

İHH konvoyunun başardıkları

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 09.06.2010, 00:00
Gazze'ye yardım götüren İnsani Yardım Konvoyu aslında İHH'nın tertiplediği bir konvoy değildi. Bu konvoyu Avrupalı sivil toplum kuruluşları düzenlemiş ve dünyadaki bütün insani yardım kuruluşlarını da katılmaya çağırmışlardı. İHH bu çağrı sonucu konvoya katıldı. Ancak, Mavi Marmara gemisinden dolayı İHH üyeleri konvoya bir tür ağılık koydular. Yaşanan olaylar da bu kuruluşu öne çıkardığı için birçok kimse bu organizasyonun İHH kaynaklı olduğuna hükmetti ama gerçek yukarıda anlattığım gibiydi. Bu arada Türkiye'de daha önce benzerlerini çok gördüğümüz tuhaflıklar yaşandı. Bazı köşe yazarları İHH konusunda kuşku uyandıracak yazılar kaleme almaya başladılar. İHH'nın El Kaide bağlantısından tutun da radikal İslamik yapısına kadar bir dolu vurgu ve şüphe uyandırıcı imalar yapıldı. Bu kuruluşu Bosna Savaşı'ndan bu yana tanıyan biri olarak açıkça ifade ediyorum ki bunların hepsi yalan, hepsi iftira. İHH'da her görüşten insan var. Bu arada İslamcısı da var laik değerlere inananı da. Dikkat ediyorum, köşelerinde "tezvirat" yapanların söz konusu Gazze konvoyunun bu hareketinin ne gibi siyasi sonuçları beraberinde getirdiğine dair herhangi bir zihin mesaisi yok. Her zaman ki gibi "nato kafa nato mermer" ve bol miktarda iftira.
***
İşte Gazze İnsani Yardım Konvoyu'nun başardıkları:
1- Her ne kadar İsrail engeli söz konu olmuş olsa da, Gazze ablukasını kırmıştır. Olaylardan sonra Mısır, Refah kapısını önce geçici olarak açmış, ardından daimi olarak açacağını ilan etmiştir.
2- Uluslararası toplum, Gazze ablukasının yanlışlığını ve "sürdürülemez" bir politika olduğunu bir bütün olarak kabul etmek zorunda kalmıştır.
3- Bu gelişmelerle birlikte Filistin birliği, yani Hamas ve El Fetih arasındaki ayrılığın giderilmesi, zorunlu hale gelmiştir. Bu saatten sonra parçalı bir Filistin artık sürdürülemez.
4- Türkiye'nin bu himaye edici tutumundan sonra Hamas, radikal tutum ve eylemlerinden vazgeçmek zorunda kalacaktır. Hem Türkiye'nin desteğine sahip olup hem radikal bir siyaset izlemek imkansızdır.
5- Türkiye, Ortadoğu ve dünyada gelişmeleri doğrudan etkileyen gerçek bir güç olarak "tecessüm" etmiştir. "Türk gücü" kavramı yeniden bir realite olarak ortaya çıkmıştır.
***
Bizim kavruk, ezik, kompleksi aydınlarımız ne düşünürse düşünsün, Türkiye Cumhuriyeti bugün yeryüzünün en güçlü devletlerinden biri olarak tarihin içinde yoluna devam ediyor. Bu devlet bir barış devletidir. Uluslararası hukuka sadakatten ayrılmayan bir devlettir. Laik ve Müslüman bir devlettir. Ufkunu belirleyen bir "mental coğrafya" vardır ve o coğrafya elbette kendi yaşadığı tarihin izlerini taşıyan bir genişliğe ve derinliğe sahiptir. Bana göre "yurtta barış dünyada barış" paradikması, asıl şimdi, mevcut siyasi iktidarın vizyonuyla, "Atatürkçü yorum"una kavuşmaktadır. Bu yorum şudur: Türkiye kendi içinde barış üreten ve sınırlarının dışına barış ihraç eden bir ülke olacaktır. Türkiye için ideal küresel rol budur ve milli çıkar bu politikadadır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA