• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

"Hayırcılar"ın ayağı yere sağlam basmıyor!

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 18.08.2010, 00:00
Bu yazıyı yazmak için nerdeyse iki çalışma günü bilgisayarın başında oturdum. Anayasa değişikliği referandumunda hayır oyu verilmesini isteyen parti, dernek, sendika, siyasetçi, kanaat önderi, ne kadar unsur varsa hepsinin "hayır" gerekçelerini anlamaya, öğrenmeye çalıştım. Bu arada referanduma sunulan değişiklik paketini bilmem kaçıncı defa tekrar inceledim, eski maddeler ile yenileri arasında mukayese yaptım. CHP'nin, MHP'nin ve diğer hayırcıların hazırladıkları metinlerde, yaptıkları konuşmalarda, ileri sürdükleri eleştirilerde dişe dokunur bir tane bile anayasa eleştirisi yok. İnsan hayret ediyor, anayasa oylamasında halkın "hayır" vermesi için en iç karartıcı kehanetleri ortaya dökenler anayasa paketinin içeriğine dair bir tek ciddi eleştiri getiremiyorlar. 26 maddenin içinde, itirazlarda en çok öne çıkanın Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nın üye seçimi maddeleri olduğu açık. AK Parti'nin bu değişiklikle yargıyı ele geçireceğini söylüyor hayırcılar. Oysa bunun gerçekle uzaktan yakından alakası yok.
Bu kaygının sağlam bir esasa dayanmadığını anlamak için iki soruyu sormak yeterli. Birincisi: Peki madem bu risk var, o halde AK Parti karşıtlığıyla bilinen Anayasa Mahkemesi, esastan incelediği halde, bu maddeye niçin onay verdi? İkincisi: Bu tür kurumların seçimleri gelişmiş demokratik ülkelerde nasıl yapılmakta?
***
Herkes gayet iyi bilecektir ki, bu iki maddeyle ilgili, bugün "hayır" diyenlerin kaygıları gerçekçi olsaydı Anayasa Mahkemesi'nden asla geçmezdi. Kaldı ki, Anayasa Mahkemesi 1992 yılında benzer bir değişikliği bizzat kendisi önermişti. O dönemin Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin'in hazırladığı teklife bakılabilir. Öte yandan, gelişmiş Avrupa demokrasilerinin birçoğunda bu tür kurumlara seçimler tam da bizim 12 Eylül'de oylayacağımız anayasa paketindeki gibi yapılıyor. Bir farkla, bizim paketteki seçim şekli Avrupa'dan biraz daha geri. Çünkü Avrupa'da, bu seçimlerde parlamentolar ciddi haklara sahip, bizde TBMM'nin üye seçmesini mümkün kılacak maddeler konamadı, zira hükümet gelecek tepkilerden korktu. Ben Avrupa'da bu işlerin nasıl olduğunu ülke ülke bu köşeden daha önce yazdım.
***
Tekrar başa dönersek, bugün referanduma hayır diyenlerin, 26 maddelik değişiklik paketinin içinde, "Şu kötüdür, şu çağdışıdır, şu demokrasiye aykırıdır" diyebilecekleri bir tek madde yok. Olsaydı zaten bangır bangır bağırır ve bu paketi de daha referandum gelmeden parça parça ederlerdi. Bunu yapamayınca yapılabilecek en kolay şeyi yapıyorlar, kışkırtıcı bir gerginlik siyasetini. "AK Parti yargıyı ele geçirecek" diyorlar ama binlerce hakimin seçeceği bir HSYK'nın nasıl AK Parti'nin yargısı olacağını hiçbiri söyleyemiyor. "Bu referandumdan evet çıkarsa sivil dikta hakim olacak" diyorlar ama, daha çok demokrasi getireceği apaçık olan bir anayasanın sivil diktaya nasıl izin vereceği sorusu açıkta duruyor.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA