• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Kılıçdaroğlu bunu niye yapıyor?

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 06.12.2010, 00:00
Daha önce de yazdım, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun biraz da karakter özelliklerine bağlı bir "dualite" sorunu var. Sorun kendini şöyle belli ediyor: Mesela CHP'de bir değişimin şart olduğunu söylüyor ve demokrasiyi destekleceği izlenimini veriyor. Ardından, amiyane tabirle, hızlı bir biçimde çark ediyor. Bu sefer hükümetin görevden aldığı ve haklarında ağır iddialar olan generallerin avukatlığına soyunuyor. Ahmet Kaya'nın ardından darbecilerin kadrine uğramış olan Celal Bayar'ın mezarını ziyaret ediyor. Ama bu ziyaretlerin ardından da Ergenekoncuları savunan bir Kılıçdaroğlu ile karşılaşıyoruz.
Sizin anlayacağınız "yem atma" oyununu pek seviyor CHP lideri. Herkese yem atıyor. Melih Gökçek ile ilgili iddiaları fos çıkınca "ama iddialarınızı kanıtlayamadınız" diyen gazeteciye ne demişti Kılıçdaroğlu? "Onlar yemdi!"
***
İlk baştan beri tespitim şudur: Kılıçdaroğlu zeki ve kurnaz biri. CHP'nin değişmesi gerektiğini biliyor. Ancak bu değişimin çok zor olduğunu da görüyor. Çünkü CHP tabanı demokrat bir CHP istemiyor. Katı Kemalist, askerle işbirliği yapılmasından yana, öyle demokrasi lafına filan kulak asmayan bir taban bu. Bu tabanın bu özellikleriyle genişlemesi ve CHP'ye iktidar kanallarını açması mümkün görünmüyor. Bu durum Kılıçdaroğlu için bir kısır döngü, hatta çaresizlik durumudur. Siyaseti yaparken rakiplerini yıpratma konusunda hiç de centilmen davranmayan Kılıçdaroğlu, mesela Wikileaks belgelerinden medet umabiliyor. Peki niye yapıyor, biraz da ahlak ölçülerini zorlayan bu çirkin siyaseti?
***
Şundan yapıyor: Kendi tabanına ve Türkiye'nin önüne CHP'nin ihtiyacı olan bir büyüme stratejisi ve iktidar programı koyamıyor Kılıçdaroğlu. Niçin koyamıyor? Çünkü böyle bir yeni programın demokratik bir omurgaya sahip olması gerekiyor. Bu program değişimi ve demokrasiyi esas almazsa o zaman bir programa zaten gerek yok, zira statükoyu muhafaza CHP'nin zaten klasik ve yerleşik programı. Yeni bir program demokrasiyi içerecekse, o zaman da bu CHP'nin karpuz gibi ikiye bölünmesi demektir. Önder Sav ve Deniz Baykal kenarda devrim muhafızı gibi bekliyorlar.
Daha geçenlerde Deniz Baykal'ın çok güçlü açıklamalarını herkesin bir kere daha okumasını tavsiye ederim. Bu durumda kurnaz, pek de tutarlılık dikkati olmayan Kılıçdaroğlu kendisi için en uygun yolu seçiyor. Nedir bu yol? Başbakan Erdoğan'ı, biraz da nezaket sınırlarını zorlar biçimde suçlayarak ve üzerine giderek tabanını ve muhalif kitleleri kendi etrafında kilitlemek. "Tayyip Erdoğan'ın hakkından gelecek kişi" imajını oluşturmak. MHP'den seçmen çalmak.
Tüm bu kurnazlıkları biraz da çaresizliğinden yapıyor Kılıçdaroğlu. CHP'nin demokrat bir partiye evrilmesi gerektiğini biliyor ama yapacağı başka bir şey yok. Durumu şimdilik idare etmesi gerekiyor.
Kimbilir belki partisi üzerinde rahat çalışabilse, istediklerini yapabilse, Kılıçdaroğlu'da ülkesinin Başbakanına iftira atanların arasında yer almak istemezdi!


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA