• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Balyoz lobisi

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 18.02.2011, 00:00
Her geçen gün Türkiye'de darbe lobisinin gücünü bir kere daha görüyoruz. Halkın hiç de küçümsenemeyecek bir kesimi bu lobiden etkileniyor. Medya zaten bu lobinin gönüllü hizmetkarı. CHP ise darbe örgütünün avukatlığını yapacak kadar iç içe bu lobiyle. Tüm mesele de şu: Türkiye'de darbe hazırlığı yapan, orduyu kendi siyasi emelleri için kullanmaya kalkan, askeri vesayet sisteminin sürmesini isteyen çetelere dokunulması istenmiyor. Diğer bir ifadeyle Türkiye'nin gerçek bir demokrasi haline gelmesi arzu edilmiyor. Türk ordusunun cuntalardan temizlenmesi istenmiyor. Dediğim gibi bu lobiyi hiç hafife almayalım. Bu lobi o derece etkili ki, mesela Balyoz darbe girişimini ortaya çıkaran binlerce belge ve bilgi ortada dururken darbecileri bize birer halk kahramanı gibi sunabilmekteler. Çiçeği burnunda ABD büyükelçisini bile konuşturuyorlar.
***
Oysa Türk halkını kimse aptal yerine koymamalıdır. Balyoz Davası'nda yargılananlar ve tutuklananlar cezaevine camiden alınıp götürülmediler. Vatansever oldukları için de yapılmıyor o yargılamalar. Bu insanlar hepimizin hayatına kastedecek bir darbe planı yaptıkları için tutuklandılar ve yargılanıyorlar. İçlerinden bir tanesi de inandırıcı bir şekilde "biz masumuz" diyemiyor. Üstelik bunları soruşturan ve tutuklayan insanlar Türkiye Cumhuriyeti'nin şerefleri üzerine yemin etmiş savcıları ve ağır ceza hakimleri. Bir ağır ceza hakimine hukuk dışı bir şey yaptırmak imkansızdır. Hiçbir Türk hakimi durup dururken veya şüphe üzerine bir Türk orgeneralini tutuklamaz. Bunun böyle olduğunu bal gibi herkes biliyor. Önündeki dosyada darbe tezgahı kurmuş birini görürse ağır ceza hakimi rütbesi ne olursa olsun, o kişiyi tutuklamak zorundadır. Onun işi budur, aksi hukuka ihanet olur.
***
Ayrıca bir başka husus daha var. Bu yargı süreciyle ilgili kafası karışık olanların daha önce demokratikleşme süreçleri geçirmiş ülkelere bir bakmalarında fayda var. Özellikle Akdeniz Avrupası'nda bizimkine benzeyen olaylar aynen yaşanmış. 1974'de Portekiz'de, 1974'de Yunanistan'da, 1958'de Fransa'da yaşandı benzer olaylar. Oralarda da darbeciler rejime müdahale ettiler, yargılandılar ve hala hapiste yatıyorlar. Bakın İspanya'ya. 1981'de Frankocu subaylar meclisi bastı, başarılı olamadılar ve ömürlerini cezaevinde sürdürüyorlar. Bugün Balyoz darbe soruşturmasıyla ilgili ukalalık edenler biliyorlar mı ki, İtalya'da 1982 yılında Gladyo Davası'nda tam 16 bin kişi yargılandı. Tekrar edeyim, 16 bin kişi. Silivri'de yargılananlar İtalya'da yargılananların onda biri bile değil. Üstelik bizdeki iddialar çok daha vahim.
O nedenle, Balyoz ve benzeri davalarla ilgili savcılarımıza ve yargıçlarımıza çamur atanlar, bilip bilmeden konuşanlar, en başta kendilerini aptal yerine koyduklarının farkına varmalılar.
Tarihimizde ilk kez hukuk, bizim güvenliğimizi sağlıyor, haysiyetimizi ve özgürlüğümüzü koruyor ve tabii geleceğimizi kuruyor.



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA