Geçtiğimiz cumartesi günü hem Konya hem de İslam alemi çok büyük bir din alimini kaybetti. Tahir Hocaefendi vefat etti. O nedenle İzmir'de yaşayan Konyalılara bir baş sağlığı dileme gereği duydum. Dinle diyanetle ilgisi olsun olmasın, bu kayıp ülkemiz ve herkes için büyük kayıptır. Bu ülkenin maddi manevi tapusunun bekçilerindendi Tahir Hoca. Zaten dikkat edilsin, Türk halkı Tahir Hoca gibi manevi şahsiyetlere hem yaşarken hem de cenaze merasimlerinde büyük bir vefa gösteriyor. Tahir Hoca'nın cenazesine yüz binlerce insan katıldı. Dediğim gibi, dindar olsun olmasın, herkesin bunun üzerine düşünmesi gerekiyor.
***
Ben, kökten Konyalıyım. Çocukluğum, gençliğim Konya'da geçti. Şahsiyetimi şekillendiren iklim Konya'nın sakin, istikrarlı manevi iklimi olmuştur. Çocukluğumuz büyüklerimizden Bozkırlı Mustafa Efendi'yi, Hacıveyiszade Mustafa Efendi'yi ve Tahir Hoca'yı dinleyerek geçti. Sonra Tahir Hoca'yı, Selçuklu İmparatorluğu dönemi eserlerinden Kapı Camii'nde dinleme şansını buldum. Kürsüde devleşen bir insandı Tahir Hoca. Belagatin, fasih Türkçenin muhteşem örneklerini sunuyordu. Merhum Tahir Hoca'yı tanıyanlar ondaki hafızanın olağanüstü olduğunu söylerler. O kürsüde ömrü boyunca insanlara iyiliği, doğruluğu, dürüstlüğü telkin etti. Onun muhteşem hitabetiyle ve o insanın içine işleyen sıcacık sesiyle kim bilir kaç insan hayatının dümenini doğru bir istikamete çevirmiştir.
***
Merhum Tahir Hoca'nın pek bilinmeyen bir yönü daha vardı: Gerçek bir aşk adamı idi. O nedenle de gerçek bir Mevlana dostuydu. Mesnevi'yi ezbere bildiği söylenir. Benim kitaplığımda Mesnevi ve Mevlana üzerine yazdığı şahane bir kitap var ki, kitaba şöyle bir bakmak bile, Mevlana konusunda ne derece derin bir kültüre sahip olduğunu anlamanıza imkan veriyor.
Bizim inancımıza göre "Alimin ölümü alemin ölümüdür". Merhum Tahir Hoca'nın kaybı ülkemiz için büyük bir kayıptır. İzmirli Konyalılara baş sağlığı dilerim.
Konyalılar bu kez ıskalamasın!
İzmir'de çok büyük bir Konyalı nüfus yaşadığı biliniyor. Başka şehirlere nazaran oldukça da örgütlüler. İşlerinde başarılı olmuş çok değerli insanlardır İzmirli Konyalılar. Ancak, biz Konyalıların şöyle bir zaafı var: Biz kendimiz için bir şey istemeyi bilmeyiz. İmparatorluk ahalisi olduğumuzdan mıdır bilmem, hakkımız bile olsa, bir şey isterken utanır sıkılırız. Ben bir kökten Konyalı olarak bu tarafımızın bir meziyet değil eksiklik olduğunu düşünmüşümdür hep. Şimdi önümüzde bir seçim var. Konyalılar İzmir'in en dinamik kesimini oluşturuyor. Siyasi dengeleri değiştirecek ekonomik-demografik güçleri mevcut. Artık bu güç Ankara'da temsil edilmeli, bunun zamanı çoktan geldi de geçiyor. Bazı Konyalı STK'ların bu yönde çalışma yaptıklarını duyuyor ve seviniyorum.
Konyalılar umarım bu kez ıskalamaz!