• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Kötü olmak

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 09.05.2012, 00:00
Bakmayın herkesin onlardan nefret ettiğini söylemesine, dizilerin en çok izlenen karakterleri 'kötü'ler. Çıkarın kötüleri, kimse seyretmez dizileri. Örneğin Mukaddes olmasa, Fatmagül'le bu kadar ilgilenir miydik?
Kötü insanı Ceyar ile sevmeye başlamadık. Hadi itiraf edelim, hem acayip sinirleniyorduk adama hem de acaba bu sefer ne yapacak diye merak içinde oturup seyrediyorduk hainliklerini. Ve her seferinde şaka çıkarıyorduk yaptıklarına...
Gelelim Mukaddes veya Seher gibi bizim dizelerdeki kötü kadınlara. Bu kadınlar bana bir dönem televizyonda fenomen haline gelen Semra Hanım'ı hatırlatıyor.
O da hayata, kadere, kendine, tüm dünyaya olan nefretini genç bir kızdan çıkarmaya çalışıyordu. Bu tür insanların en belirgin özellikleri, güya, dürüstlük ve doğruluktan yana gözükmeleri. Hep bunu söylerler, "Ben doğruları söylüyorum, bu yüzden beni sevmiyorsunuz!"

NİYE KÖTÜLER?
Evet, doğru söyleyenler sevilmezler ama doğruları söylemenin de bir üslubu vardır. Ayrıca hangi doğrular? Onların doğru bildiği, toplumun onlara dayattığı kurallardır. Nedenini asla sorgulamadan, niye, niçin diye sormadan kabul ettikleri kurallardır. Cesur olmadıklarından, yani çemberleri kırmaya güçleri yetmediğinden kabul ettikleri doğrulardır.
Bu tür insanlardan korkulur. Çünkü bu insanlar kraldan çok kralcı olurlar. Doğru olmak, kendisi gibi düşünmeyenlere hakaret etmek zannederler veya yüzüne her şeyi söylemek. Dürüst olmayı, gerçekleri kendi lehine çevirmek olarak görürler. Namus deyince akıllarına malum şeyler gelir. Ahlaksız diye nitelendirirler, kalbinin sesini dinleyip kimseye zarar vermeyenleri ama ahlaklı olmanın, başkaları hakkında dedikodu yapıp, onları rencide etmemek olduğunu anlamak istemezler.
Mukaddes, dizide Fatmagül'ü hep kıskandı. Onun güzelliğini, saflığını, iyi niyetini, dürüstlüğünü, bu nedenle herkes tarafından sevilmesini kıskandı.

ÖFKENİN SONUCU
Çünkü Fatmagül, bütün naifliğine rağmen haksızlığa karşı dik duran bir kişiliği temsil ediyor. Boyun eğmeyen, ses çıkaran biri. Mukaddes gibiler ise bütün isyankar gözükmelerine karşın boyun eğenlerdir. Boyun eğdikleri için öfkelidirler aslında. Bir şey yapamadıkları için, baştan karşı koyamadıkları için. Bu da çoğumuzda var olan bir durum.
Aslında önümüze sunulan yaşam biçimini, seçenekleri istemiyoruz, başka şeyler yapmak istiyoruz, alıp başımızı gitmek, dünyayı tanımak, başka hayatlar yaşamak, annemiz-babamız gibi olmamak ama cesaretimiz yok.
Yapamıyoruz. Yapamadığımız için de bunun yanlış, kötü bir seçim olduğuna inandırıyoruz kendimizi. Başkalarının da öyle düşündüğünü bildiğiz için de üzerine gidiyoruz. Öfkemizi bu şekilde dile getiriyoruz. Esas hayal kırıklığı da cesur olanların haklı olduğunu görmekle yaşanıyor.
O hayal kırıklığı da kabul edilemiyor bir türlü işte. Semra Hanım da kabullenememişti, dizilerdekiler de...


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA