Kimya yüksek mühendisi, öğretim üyesi, profesör, aktvist, milletvekili, anne, babaanne. Birçok kimliği var Prof. Dr. Nevin Gaye Erbatur'un. Meclis'te iki dönem CHP Milletvekilliği yapan Erbatur, Hacettepe Üniversitesi Kimya Fakültesi mezunu. Doktorasını aynı üniversitede tamamladı. Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi'nin kurucusu oldu. 1984'de doçent, 1989'da profesör unvanını aldı.
Aynı üniversitede Kimya Bölüm Başkanlığı yaptı. Kadın Sorunları Araştırma Merkezi'ni kurdu ve müdürlüğünü yaptı. İngiltere, University of Aston ve ABD, Colorado State Üniversitesi'nde araştırmacı olarak çalıştı. Ulusal ve uluslararası alanda 40'ın üzerinde yayın yaptı.
Rotary International'in 1999 The Jean Harris Award uluslararası ödülü, 2003 Puhudepa Bilim, Sanat, Başarı ve Onur ile Türk Kadınlar Birliği 80. Yıl Başarı ve Avrupa Üniversiteli Kadınlar 2011 Jans Gremmee ödüllerini aldı.
KIRGIN AMA KÜSKÜN DEĞİL
22. Dönem Adana Milletvekili olarak Meclis'e giren Erbatur, AGİT-PA Üyeliği ve PAB Türk Grubu Başkan Yardımcılığı, İngiltere-Türkiye Dostluk Grubu Başkanlığı görevlerinde bulundu. 23. Dönem'de Türkiye-AB KPK Üyesi oldu. Çok iyi düzeyde İngilizce biliyor.
Peki, şimdi ne yapıyor? Tatil! Dinleniyor, düşünüyor, sorguluyor... Yakında ABD'ye oğlunun yanına gidecek ve ikinci kez babaanne olmanın keyfini yaşayarak torunlarına bakacak. Sonra yeniden Türkiye'ye gelecek ve deneyimlerini kadınlarla paylaşmanın yollarını arayacak.
İki dönem milletvekilliği yapan Gaye Erbatur, yeniden seçilememek daha doğrusu listede yer alamamaktan dolayı kırgın. Çünkü Meclis'te kadınları iyi temsil ettiğini ve iyi bir milletvekilliği süreci yaşadığını düşünüyor. Beraber çalıştığı kadın örgütleri de. Kadınlarla ilgili pek çok projeye imza atan Erbatur, daha etkili olarak çalışmayı arzularken etkisiz kalmanın burukluğunu yaşıyor.
ÜÇ DÖNEM SEÇİLMEK ÖNEMLİ
Çünkü siyasette güçlü olmak gerek. Kararlara katılabilmek, siyasette yönlendirici olabilmek, karar mekanizmasında yer alabilmek için de siyasette uzun soluklu olmak gerekiyor. Ama ne yazık ki siyasette uzun soluklu olan kadınları sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor.
Hemen aklımıza gelenleri sıraladık; İmren Aykut, Işılay Saygın, Birgen Keleş, Meral Akşener, Nimet Baş, Fatma Şahin...
"Birinci dönem sadece orada vekil olarak, rol model olarak varsınız" diyor. "Sizi, 'kadınları da koyduk' demek için listelere koyuyorlar. Meclis'te tam siyaseti, parlamentoyu öğreniyor, güçleniyorsunuz, bir daha listeye konmuyorsunuz ve yerinize yenisi geliyor. Oysa uzun süre siyasette kalınca parti yönetiminde görev alma ihtimaliniz artıyor. Parti yönetiminde yer alanlar karar verici oluyor. Hem yasaları oluştururken, hem başkalarının siyasete girmelerini belirlerken."
Bu konu önemli bir konu. Devam etmekte yarar var.