• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Kocanın annesi olmak

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 09.07.2014, 00:00
Neredeyse 40 yıldır evli olan karı-kocanın ikisinde de gizli şeker var. İkisi de aynı ilacı kullanıyor. İftar daveti için gittikleri evde iftar öncesi sohbet ederken erkek kadına sordu, "İlacımı aldın mı?" diye. O da "Yoo!" dedi, "Seninkini almadım, ben kendi ilaçlarımı aldım." Erkek bozuldu tabii, "Niye benimkini almadın!" diye. Kadın da "Senin aldığını düşündüm" cevabını verdi. Ortamda bulunanlardan çoğunluk erkeğin yanında yer aldı, çok azı da kadının. Çünkü genelde bu tür işleri kadınların yapması beklenir. Her türlü ayrıntıyla kadınların ilgilenmesi istenir. Kadınlar da ilgilenir zaten. Aynı anda birçok şeyi düşündükleri ve çözüm üretebildikleri için evden çıkarken ilaçların alınıp alınmadığını düşünmek de onların aklına gelir. O yüzden erkekler rahattır, bu tür detaylarla kafalarını yormak istemezler. Ayrıca bilirler ki onlar adına kendilerini düşünen ve bu sorunları dert eden bir kadın vardır hayatlarında. Önce anneleri sonra da eşleri.

İLGİ VE ŞEFKAT

Anneler bu görevi seve seve yerine getirirler. Üniversite bitirmiş, müdür olmuş oğullarının evden çıkarken şemsiyelerini veya atkılarını alıp almadıklarını, ilaçlarını içip içmediklerini uzaktan da olsa kontrol ederler. Erkekler de bu ilgiden sıkılmış görünseler de hoşlanırlar. Ve alışırlar sürekli igilenilmeye. İlgi kesildiği anda da bozulurlar. Artık sevilmediklerini düşünürler. Anneler ilgiyi kesmezler ama eşler kesebilirler. Aslında bu tür detaylarla ilgilenmek kadının görevi değildir. Olmamalıdır. Daha doğrusu kadınlar eşlerinin annesi olmaya çalışmamalıdır. Orta yaş üzeri kadınların sohbetlerine dikkat edin, kocalarından çocukları gibi söz ederler. Ne yer ne içer, evde nasıl davranır, alışverişe çıktığında ne yapar, bunlardan bahsederler. Şikayet etmeden, hafif çekiştirerek ve hatalarıyla bile gurur duyarak överler kocalarını.

HAKİMİYET KURMAK
Alışverişi sevmeyen kocaları için alışveriş yapmaya bayılır kadınlar mesela. Erkeklere sorsanız gardıroplarında kaç takım elbisesi var bilmezler ama kadınların hepsi bilir. Hep çamaşırları onlar yıkadıkları, ütüledikleri ve gardıroba yerleştirdikleri için. Ve de onlar satın aldıkları için. Çoraplarının rengine kadar kocalarının her giysisini kadınlar belirliyor. Bir sohbette kadınların seyahate çıkacak kocalarının bavullarını hazırlamakla övündüklerine şahit olmuştum. Kocalarının ne giyeceğine, yanına neler alacağına karar veren kadınlara alışmışız. Ama kadınlar da bunu severek yapıyorlar. Belki de böyle yaparak kendilerine ait olduklarına inanıyorlar. Böylece hakimiyet kuruyorlar kocaları üstünde. Bağımlı hissetmelerini sağlıyorlar. Çoğu erkeğin karısı olmadan kendini sudan çıkmış balık gibi hissetmesi bu yüzden belki de. Ama o zaman da erkeğin annesi oluyorlar. O zaman kocaları da sevgili arayışı içine giriyorlar. Eğer erkek her gün ilaç almak zorundaysa ve bunun kendisi için gerekli olduğunu biliyorsa kendisi almalıydı. "Kadın hatırlatsaydı!" diyenlere de soralım bakalım "Erkekler hatırlatıyor mu?"

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA