Kulislerde AK Parti'nin İzmir Büyükşehir adayı olarak ismi geçen Kültür ve Turizm Eski Bakanı Ertuğrul Günay'ın, 3 CHP'li belediye başkanı ile temas halinde olduğu öne sürülüyordu.
Hatta internet sitesine göre, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Aydın mitingi öncesinde bu başkanlardan biri Günay'la yemek yemiş, bu nedenle mitinge de katılmamıştı.
Dün Meclis kulisinde bu iddiayı Ertuğrul Günay'a sordum.
Lafı hiç dolandırmadan çok net ve çarpıcı bir yanıt verdi:
"CHP'nin böyle dostları varken başkalarının onların aleyhine çalışmasına gerek yok. Kendi belediye başkanlarını yemek için böyle yalan haberler üretiyorlar..."
Günay'ın İzmir'de büyükşehir dahil tüm belediye başkanlarıyla iyi ilişkileri olduğu bir sır değil...
Zaten kendisi de bunu inkar etmiyor.
3 başkanla görüştüğü iddia edilen Cumartesi günkü programı aslında her şeyi anlatıyor:
Sabah Bornova, öğleden sonra Buca, Urla ve Seferihisar ziyaretleri...
Sığacıkta halka açık bir toplantıya katılım, Teos antik kentinde inceleme...
"O haberi yazan arkadaşa benden selam söyleyin. Bu kadar yoğunluk içinde ben 3 belediye başkanıyla nasıl görüşmüş olabilirim?" diyor Günay...
Ve ekliyor: "Çok yakışıksız, tamamen iç hesaplaşmaya dönük asılsız bir iddia."
Engelsiz hayat
Pazar akşamı AK Parti Milletvekili Mehmet Tekelioğlu'ndan bir e-mail aldım. Tanıyanlar bilir; Hoca, medyayla içli dışlı olmayı pek tercih eden bir siyasetçi değildir. O nedenle merakla açıp okudum mailini. İçerisinde hepimize ders olacak çok önemli ayrıntılar barındıran küçük bir hikaye paylaşmış benimle. İzmir'de yaşayan görme engelli Erhan Işık'ın bir bilgisayarla değişen hayatını kendine has üslubuyla anlatmış. Altına da her zaman ki nezaketiyle bir not düşmüş... "Bunu haber yapar mısın? " diye sormuş. Haberi zaten kendisi yazmış, bana düşen sadece onu size iletmek.
Bakın Tekelioğlu, İzmir'li Erhan'ın hikayesini nasıl kaleme almış. "Erhan Işık... Görme engelli... Ama dünyası geniş. Akıllı mı akıllı. Tuttuğunu koparan cinsten. Bir gün beni aradı. 'Hocam' dedi, 'ben okuyup yazmayı çok seviyorum. Kendimi geliştirmek istiyorum. Bir bilgisayarım olsa daha çok şey öğrenebilirim. Bana yardımcı olur musunuz, benim okulum Bornova'da.' Fatih Yıldırım kardeşimize bilgisayar ve görme engellilerin bu bilgisayarda kullanması gereken özel programlar konusunda bir çalışma yapmasını rica ettim. Lokman Ayva, peşin dua karşılığında danışmanımız oldu. Benim yurt dışı programlarım dolayısıyla iş gecikince Erhan sabırsızlandı. Beraber birçok iş yaptığımız İzmir'deki bir grup arkadaşım işin maddi yönünü çözdü. Bilgisayar ve yazılı metinleri sese dönüştüren programlar geçtiğimiz cuma günü Erhan Işık'ın kucağındaydı. Fatih Yıldırım ve Nurettin Memur başta olmak üzere katkısı olan herkese teşekkür ediyorum."
Genç vekile yeni görev
AK Parti'de bu dönemin en dikkat çeken isimlerinden biri genç vekil Hamza Dağ. Yılların siyasetçilerine taş çıkartacak bir deneyime ve şaşırtıcı bir olgunluğa sahip. Parti yönetimi de ondaki bu cevheri görmüş olmalı ki; birbiri ardına önemli görevler veriyor. İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'nda başarılı bir performans sergileyen Dağ'ın yeni kurulacak Mağdur Hakları Alt Komisyonu'nun başkanlığına getirilmesi bekleniyor. Siyasette başarı merdivenlerini hızla tırmanan genç vekili ileride daha önemli mevkilerde görmek kimseyi şaşırtmasın.
Bu bir Musa Çam tavrıdır
Milletvekillerine bir dizi ayrıcalıklar getiren kanun teklifi Plan Bütçe Komisyonu'ndan geçti. AK Parti, muhalefet partilerinin gelen tepkiler üzerine imzasını çektiği teklifi yasalaştırmakta kararlı. Aslında CHP ve MHP'nin de teklife bir itirazı yok. Zaten komisyondan geçen haline muhalefet şerhi de koymadılar. Tek itiraz, CHP'nin sıra dışı milletvekili Musa Çam'dan geldi. CHP'li vekil Plan Bütçe'de kabul edilen teklife muhalefet şerhi koydu.
Meclis'te çalışan personel başta olmak üzere tüm çalışanların acil çözüm bekleyen sorunları olduğunu hatırlatan Çam, "Bu teklif zamanlama ve içerik açısından sıkıntılıdır. Milletvekillerine şu aşamada böyle ayrıcılıklar getirilmesini doğru bulmuyorum" diyor.
Çam, bu şerhi komisyonun CHP'li üyelerinin de onayını alarak koyduğunu söylüyor. Ancak sonuç itibariyle muhalefet şerhinde sadece onun imzası var. Kamuoyunun büyük tepkisini çeken teklife en başından beri karşı çıkan ve dik duran Çam'ın bu tavrı alkışı hak ediyor...