Burada bulunan arkadaşlarımdan da aldığım bilgilere göre memleketten çok gelen varmış. Birçok kişi de yeni moda olan Miami'ye akın ediyormuş. Orası bir nevi Bodrum devamı gibi. Bizimkiler giyim yarışında rakipsizler. Markalar çarpışıyor yani...
COŞKULU BİR FİNAL
Gelelim New York'a. Buradaki gösteri, müze, müzik dünyası tek geçilir. Benim favori yerim Broadway, yeni gösterileri ile yine rakipsiz. Önce gideni yazayım, ardından da gelecekleri.
Bana (ve çok kişiye) Broadway'i sevdiren benim için gelmiş geçmiş en hafif, en neşeli, en renkli müzikalin bir güzel özelliği daha var. Dünyada plakları en çok satan grupların en üst sıralarında olan Abba'nın şarkılarından derlenmiş olması. 17 kere seyrettim, Amerika, Almanya, İtalya, Singapur... O kadar etkilenmişim ki 7 ayrı tatil köyünde sahneye koymaya çalıştım. Gruplarım o kadar başarılı idiler ki her sahneye koyduğumuz gece yüzlerce tebrik aldık. Veee bugüne kadar 70 milyon kişinin neşe içinde izlediği 'Mamma Mia' geçtiğimiz cumartesi gecesi final yaptı. Binlerce Mamma Mia fan'ı buluştuk Broardhurst Tiyatrosu'nda. Bu güzel müzikal dahil çok ülkede çok müzikale gittim. Böyle bir coşku, böyle bir beraberce haz almak herkesin böylesilesine özene bezene geldiği bir galaya şahit olmadım. Orkestra daha ilk notaya basınca yerinde oturan kimse yoktu. Tüm şarkılara tüm tiyatro büyük bir heyecanla eşlik etti son dakikaya kadar. Hayatımın gecelerinden biriydi. Çok sakin geçen bir kaç haftanın üzerine volkan patlaması gibi geldi.
TAKİP ETMEK ZOR
Yeni eventlere gelince 'Mamma Mia'nın gösterilerini yaptığı Broadhurst Tiyatrosu'nda 'Mysery' ile Bruce Willis performans yapacak. Yine bir star Broadway'e geliyor. 'China Doll' ile Al Pacino. Ve 'Color Purple' ile Jennifer Hudson geliyor Broadway'e.
Bu arada konser dizileri peşpeşe başladı. Hepsini internetten takip etmek zorundasınız. Düşünün Madonna'nın konserleri var bu hafta. Tesadüfen girmeseniz internete 'Aaa geçen akşam Madonna'daydık haberin olmadı mı?' derler siz de 'Yaaa' der geçersiniz. Ne bir sokak afişi ne bir TV anonsu. Şimdiden Aralık ayındaki konseri için biletler tükenmek üzere Andra Bocelli'nin.
DOSTLAR BULUŞTU
Yoğun bir hafta sonuna devam ediyorum. Geçtiğimiz Cumartesi muhteşem 'Mamma Mia'dan evvel önümüzdeki hafta arasında bol bol bahsedeceğim 'İzmir USA' derneğinin İzmir'in kurtuluşu için verdiği süper yemek ve sonrasında gittiğim NOBU'daki yemek. O kadar mutlu bir geceyi çoktan beri özlemişim. Çok özlediğim Ahum (Aysal Kerimoğlu) nihayet geldi, Şulem (Haskell) ve Ekmel kardeşim (Anda) inanılmaz bir dostluk gecesi geçirdik. Bizim meşhur NY dörtlüsü.
MEME KANSERİ DERNEĞİ
Hafta sonu bitmedi. Pazar sabahı her sabahki rutinim Central Park yürüyüşüm... Her hafta sonu olduğu gibi koşu başlamıştı bile. Ama tüm koşanların pembeli hatta erkeklerin pembe tütülerle olduğunu gördüm. Dev sahnelerin birinde süper müzik önündeki meydanda, binlerce pembeli geç, yaşlı, kadın, erkek toplanmıştı. Starbucks'ın yeni içeceklerinden, su markalarına, taze meyvelere, organik yiyeceklere, yoğurtlara... her şey vardı ve de dağıtılıyordu. Meme kanseri derneğinin 25. yılı kutlanıyordu, büyük bir coçku ile. Yüzlerce kız erkek gönüllü çalışıyordu. Meme kanseri için nerelere başvurulabileceğini anlatan masalar kurulmuştu. Çok etkilendim bu duygu dolu faaliyetten. Gönül diler ki bu faaliyette kalsın bunlara hiç ihtiyaç olmasın.
MODA HAFTASI
Burada geçen yıl size epey bahsettiğim NY Moda Haftası devam ediyor. Yollarda devamlı moda ile ilgili sahneler görmek mümkün. Burada faal günler başladı. Bol bol yazarım artık size. Sağlıcakla kalın. Hepinize iyi bayramlar.