• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
İzmir’in tarihi evlerine yazık! HÜROL DAĞDELEN

İzmir’in tarihi evlerine yazık!

hurol.dagdelen@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 20.01.2017, 00:00

İnsanoğlu yaşadığı şehre emek verir ve onu korursa, kurallara uyarsa, o kentin geleceğinden kimsenin korkmasına gerek yok...
Çünkü, "doğayı koruma" disipliniyle yetişen insanın başına nöbetçi dikmeye gerek yok, kuralları hatırlatmaya da...
Her şey kendiliğinden gelişir, doğaçlama...
O insan kimsenin hakkına el uzatmaz, kendi çıkarına kent kimliğiyle oynamaz, komşusunu huzursuz etmez, "Hep bana" bencilliğinden uzak durur.
İşte bu yüzden Avrupa'da birçok kente gittiğinizde, nüfus kontrolü vardır, insan sayısı gereksiz yere artmaz, o kentin kimliğini ortaya koyan mimarisine kimse dokunmaz, bunu aklına getirmez, cüret dahi edemez.
Bu yüzden o şehirlerde kültür turizmi, hem yaşayana, hem devlete müthiş paralar kazandırır.

GEÇMİŞİNDEN KOPUK

Oysa bizde tam tersi... İzmir'i şöyle bir gözden geçirin mesela... Geçmişten bugüne elimizde ne kaldı Allah aşkına...
Antik çağdan kalanla bugün arasında sıkışıp kalmış bir İzmir; ortası yok. Yakın geçmişi yakıp yıkmış, şimdiki berbat görüntüyü yaratmışız...
Üzerinize üzerinize gelen biçimsiz yapılar, yarım yamalak çıkılan kaçak katlar, yetmiyormuş gibi beton ayakları bir kat daha izinsiz yükselen yapılardaki, "ileride imar yönetmeliği değişir, iki kat daha çıkarız" uyanıklığı...
Böylesi kent cinayetlerinde, şehirlerin sağlıklı kalkınması mümkün mü, elbette değil... Hançer sürekli kentin kalbine saplandıkça...

ADAMLAR KORUMUŞ!

Şimdi, Avrupa'da kültür turizmi için gittiğimiz ve binlerce Euro ödediğimiz kentlerden hayranlıkla söz ediyoruz. Hatta bu öyle bir hal alıyor ki, işi abartıp, sanki bizim geçmişimizde yokmuş gibi, sadece o kentlere özelmiş gibi övgüler düzüyoruz.

LEVANTEN KÜLTÜRÜ

Oysa vardı ve onlardan çok daha özeldi, o evler iki kültürün ortak mirasıydı; koruyamadık.
Bencil ihtiraslar yiyip bitirdi geçmişimizi...
Şimdi Bayraklı'da, Karşıyaka'da, İkiçeşmelik'te, Mithatpaşa Caddesi'nde yıkık dökük, kendiliğinden yıkılmayı bekleyen, İzmir'in kent kimliğinden örnek olan onlarca bina var. Etrafı telle çevrilmiş, hazin sonunu bekliyor.
Başka bir ülkede bu yapılsa, toplum tepki verirdi, oysa biz seyrediyoruz (!)...
Şimdi hayıflanmak nafile... Bari bundan sonra doğrusunu yapsak...

KENTİ YENİLERKEN

"Kent yenileme" projelerinde, geçmişten izler taşısak... İzmir Büyükşehir Belediyesi birkaç evi kurtardı ama yetmez...
Bayraklı Belediyesi'nin de, hem yeni yapılan belediyenin yanındaki hem de yakınındaki levanten evlerini korumak ve restore ettirme girişimleri var ne zamandır...

KÜLTÜRÜ KORUMAK

Altınyol'dan gelip geçtikçe bir vatandaş olarak beni kahreden "yıkık tarih" görüntülerinin son bulacağı ümidiyle yeni çalışmaları izliyorum.
Umarım yanılmam.
Ayrıca bu kültürü korumak, biz vatandaşların da görevi olmalı... Turistler gelince, "Hani sizin kültürünüz" diye sorunca, utanıp sıkılmayacağımız günler için en azından..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA