Pınar KSK'nin kendisinden daha güçlü Banvit'i yenmesinin reçetesi belliydi. 1) Rakibi yıldırıcı hatalara sürükleyecek savunma.
2) Pota altını domine edecek 2.16'lık Gaspar Widmar ile Kulig'i mümkün olduğunca oraya sokmamak. 3) Konitka ve Summers ile isabetli şut atmak.
Kaf-Kaf ilk yarıda bunların hiçbirini yapamadı.
Widmar, baktı, karşısında konu mankeni gibi duran Boone var çember üzerinde cirit attı.
Kaçırdı aldı, bir daha attı bir daha. KSK savunmada da çok kötüydü. Bizimkilerin özelliğini Banvit gösterdi, potayı göremeyecek çaresiz durumlar yaşadık. Dış şut atamayınca da korku geldi, ellere pranga bağlandı, sonuçta ilk yarıyı 11 sayı yenik kapadık.
İkinci yarıda bir şahlanma yaşayarak 9- 0'lık seriyle umutlandık, Banvit'i yakaladık.
Ponitka ise mimarı. Polanyalı üçlükler attı, smaç vurdu, takımı dopingledi. Summers da coştu, Ponitka'ya eşlik etti. Ama gerisini getiremedik.
Hakemler izin vermedi. KSK aleyhine öyle kritik fauller çaldılar ki inanılmaz.
Moral bozdular, takımı; "Biz bu maçı kazanamayız" moralsizliğine götürdüler. Bu komedi dans üçlüsünün maç içindeki en büyük bombası da faullerin sayısını şaşırıp Banvit'e iki fazla atış yaptırmalarıydı. Siz skora bakmayın, maçın hakkı kesinlikle 18 sayı fark değildi. Pınar KSK'ye anlayış göstermemiz gerek. Takımın üç Türk oyuncu Soner, Muhammet ve Egemen dışındaki tüm oyuncuları yeni. Takımın genel durumuna bakacak olursak: Ponitka ile Summer çok iş yapar. Petway bu takımda oynamaz. Bir 5 numara transferi şart. Colton Iverson'ı nasıl aramazsın? Bu pota altı zafiyetine mutlaka çözüm bulmak gerek. Boone ve Brown da tartışılır. Yani işimiz kolay değil.