Ne güzeldi Altınordu için ligin ilk yarısı. Y.Malatya'yı 1-0, Mersin'i 3-2, Denizli'yi 2-1, Gaziantep B.Ş.Belediyespor'u 4-1, Balıkesirspor'u 1-0 yenmişler, Boluspor'a deplasmanda 2 gol atıp 3-2 yenilmişlerdi. Bir de son 5 maça bakalım...Ş.Urfa'ya 3-0 mağlup, Manisa ve Ümraniye ile İzmir'de 1-1 berabere, Elazığ maçı golsüz. Eskişehirspor'a 3-0 ile teslim.
Dün de Giresun yenilgisi üstüne üstlük.
Bilanço kötü. Şeytanlar 6 maçta sadece 2 gol atabildi, karşılığında 9 gol yedi. Bunu, "Tehlike yaşar" diye söylemiyorum ama forvetsiz, golcüsüz olmaz. nereye kadar ?. Transfer politikasına birşey diyemem, takdir yönetimin. Ama son olarak Sertaç dahil 9 futbolcuyla ara transferde yollarını ayırıp, gol atabilecek adamları satıp da başka mevkilerden golcü yapma çabalarının tutmadığını da söylemeliyim. İnşaallah tecrübeli golcü Hasan Kabze (Eğer eski gücündeyse) yaraya merhem olur da, rahatlar takım. Altınordu bir golcüsü olabilseydi Karadeniz Seferinde daha 17 dakikada durumu 2-0'a taşıyabilirdi.
Önce Arif Morkaya topu üstten auta attı, ardından Uğur'un ortasına Barış iyi vuramadı. Sende golcü yok ama, Giresun'da say, say bitmez. Gol Kralı Özgürcan, Abwo, ardından İsaac Promise. Birisi Altınordu'da olsa iş bitirir ama yok. Şeytanlar sadece iyi mücadeleyle ayakta kalmaya çalışıyor ama yetmiyor. Kaleci Erce ve defans boğuşuyor, gol yememek için çırpınıyor, nereye kadar ? İlerde top tutamayınca tüm ataklar patlıyor. Özgürcan fırsatı yakalayıp 82'de golü atıyor. Biz Sinan Osmanoğlu'nun 1.94'lük basketbolcu fiziğinden yararlanırız diye hücuma sürüyoruz ama onun da randıman vermesi için sağdan soldan doldur- boşalt ortalar gelmeli ama hücum edemiyoruz ki. 90+4'te Arif Morkaya da kırmızı kart gördü, tam dağıldık. Ne diyelim, gol duasıyla önümüzdeki maçlara bakalım.