İkinci yarıda 12 haftayı geride bıraktık. Belki bu süreçte geride kalan 108 maçtan birçok istatistik çıkarılabilir ancak Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın karşılaştırılması adına önemli bir detay dikkat çekiyor.
O da şu. İkinci yarının ilk haftası yani 18. hafta dışında üçünün birden aynı haftada kazanamadığını gözlemliyoruz. Aslında burada da Beşiktaş'ın Mersin maçını sonradan oynaması sebebiyle özünde aynı hafta olmadığı gerçeği ortaya çıkıyor.
Zaten koca sezonda da bu rakam sadece dört. 3., 8, 16. ve 18. haftalar dışında üçünün aynı anda kazanamaması ligdeki durumları adına önemli ipuçları veriyor.
Hatta gelin ikinci yarı kazandıkları puanlara da bakalım. Lider Beşiktaş ikinci yarı sıralamasında da önde. Ancak onları da geçen var ki o da Torku Konyaspor.
Yeşil-beyazlılar ikinci yarı hiç yenilmedi.
Ve topladıkları 30 puanla aslında ikinci yarının gizli lideri onlar. Kayıp hanesinde ise 6 yazıyor.
Beşiktaş ise 12 maçta 28 puan topladı. Sadece 8 puan kayıp.
Fenerbahçe, 12 maçta 24 puan elde etmiş. 12 puan kayıp. Ve Galatasaray da 12 maçta 11 puan aldı.
25 puan kayıp. Yani neredeyse Beşiktaş (8), Fenerbahçe (12) ve Torku Konyaspor'un (6) toplam kayıplarını (26) tek başlarına kaybetmişler.
İlk yarıyı 3. sırada tamamlayan Galatasaray'ın 8. sıraya düşmesinin sebebini bire bir hedefsizlik ile ilişkilendirmek doğru olmaz.
Çünkü sarıkırmızılı ekibin şu görüntüsünün kupa için yetip yetmeyeceği de soru işareti.
Avrupa'ya gidemeyeceği, gidememesini ertelemek istemediği şu tabloda lig gidişatı ile bunu başarması pek mümkün gözükmüyor.
Galatasaray kupa endişesi nedeniyle Sneijder ve Selçuk gibi yıldızlarını ligde oynatmayacağına, ligi de önemsese belki de şu an yaşadığı gerilimi yaşamazdı.
Ancak haftalardır yazdığımız üzere bunun kendi içerisinde birçok sebebi var.
Bazen istemek bile yetmiyor ki Galatasaray'da bunun güç noksanlığından kaynaklandığından bahsetmiştik. Kalan süreç ile ilgili ise net bir ifade kullanmak zor.
Beşiktaş ve Fenerbahçe arasındaki puan farkına ve girişteki grafiklere bakarak her an her şeyin olabileceği ortada.
Yani 5 puan biranda tek galibiyetlik bir farka inebileceği gibi, farkın açılıp meselenin erken çözülmesi de olası. Yakın tarihte 2010-2011 sezonunda ligi 8. sırada bırakan Galatasaray'ın o dönemden daha fena bir tablo ile karşılaşma ihtimali yüksek. Bu da tüm kayıpları arasında en kötü kayıp olabilir.
İyi haftalar.