Doğrudan enflasyon hedeflemesi rejimi çerçevesinde Merkez Bankası üç ayda bir "Enflasyon Raporu" yayımlıyor. Durum tespitinin yanı sıra ileriye yönelik beklentileri ve alabileceği olası önlemlerle ilgili ipuçları da veriyor.
Aynı zamanda altını çizdiği faktörler paralelinde bir sonraki toplantıdaki faiz kararlarının öngörüsünü kolaylaştırıyor piyasa aktörleri nezdinde...
Yılın üçüncü raporunu geçen hafta kamuya duyurdu Merkez Bankası... Öncelikle raporda ön plana çıkan mesajları okumaya çalışalım.
Merkez Bankası'nın şu tespitleri dikkat çekiyor;
FİNANSAL KOŞULLARDA DÜZELME
Kısa vadede finansal koşullardaki sıkılığın sürebileceği öngörüsü yapıyor. Nedenini de son dönemlerde yaşanan yurt içi gelişmeler ve sermaye akımlarındaki zayıflamaya bağlıyor.
Doğru bir tespit... Yaşamak zorunda kaldığımız o iğrenç ve çağdışı girişim iç siyaseti ısındırmış, bu yüzden küresel risk iştahında gözlenen artış trendini kısmen kaçırmıştık.
Bu gelişmeler sonucu kredi büyüme hızlarında belirgin bir toparlanma beklenmemeye başladığının da altını çiziyor Merkez Bankası. İktisadi aktörlerin temkinli moda geçmeleri hem talep, hem de arz yönlü faktörlerin baskılanmasında rol oynuyor. Merkez Bankası yaptığı bazı anketlere göre bankaların kredi standartlarında bir gevşeme olmayacağı da görülüyor.
Merkez Bankası'na göre iktisadi faaliyet ılımlı ve istikrarlı büyüme eğilimini koruyor. İç ve dış talep birlikte katkı yapıyorlar büyümeye... Tüketim harcamaları iç talebi harekete geçiriyor, dış talep ise Avrupa Birliği ülkelerine yapılan mal ihracatı ile şimdilik büyüme için itici güç oluyor. Bu arada Rusya da devreye girdi. Büyük olasılıkla yılın son çeyreğinden itibaren dış talebe destek vermeye başlayacak.
BAZI RİSKLER
Merkez Bankası şu risk faktörünü de ekliyor analizine...
"Son dönemde yaşanan terör olayları ve yurt içi gelişmeler, özellikle turizm sektörü kanalıyla iktisadi faaliyet üzerinde aşağı yönlü risk oluşturmaktadır. Dolayısıyla, turizm gelirlerinin iktisadi faaliyet içindeki payının yüksek olduğu ikinci ve üçüncü çeyrekte ekonomide bir miktar yavaşlama gözlenebilecektir." Türkiye ekonomisinin yumuşak karnı olan cari açıkla ilgili de olumlu tespitini ön plana çıkarıyor.
Kısa vadede cari işlemler açığında sınırlı bir genişleme gözleniyor. Bu gelişmede enerji fiyatlarındaki düşüşün etkisi oldukça güçlü... Düzelmedeki payın kalan kısmı da kredilerin ılımlı seyri ve ticari krediler lehine değişen kompozisyona ait...
Enflasyona değinmeden olmaz...
Merkez Bankası enflasyon konusunda da pozitif...
Hem çekirdek enflasyonun daha ılımlı bir seyir izlemesi, hem de yıl genelinde işlenmemiş gıda fiyatlarında aşağı yönlü bir düzeltme beklemesi faizler için alan yaratıyor.
Sadede gelelim...
Yakın zamanda piyasalarda yaşanan karışıklık sonrası Merkez Bankası'nın aldığı likidite tedbirleri piyasalardaki oynaklığı kısmen sınırlandırdı.
Eğer dalgalanma yeniden artarsa, finansal koşullardaki sıkılaşmanın kısa vadeli etkilerini dengelemek amacıyla duruma göre zorunlu karşılıkları da aşağı yönlü bir ayarlama yapabilecek.
Kısacası olumlu tespitleri sonrası "her şey kontrolüm altında merak etmeyin" mesajı veriyor Merkez Bankası...