Yeni bir sürece girdi Türkiye... Birlik ve beraberlik içinde kol kola kardeşçe yürümek istiyor. Pazar günü bunu çok güzel kanıtladı, tüm dünyaya da gösterdi birlik ve beraberliğini...
Şimdi sıra bu güzel özlem duyduğumuz tablonun herhangi bir vesileyle bozulmasına izin vermemeye ve ekonomiye de bu uzlaşı zeminini taşıyabilmeye geldi. Hem üretim hem de tüketim çarklarının kısa sürede daha hızlı dönmesine ihtiyaç var çünkü...
Gelişmiş ülke merkez bankalarının kolay yolu seçerek sadece likidite enjeksiyonu ile 2008 küresel krizinden kısa sürede her ülke çıktığını sandı. Bu yüzden de küresel krizin nedenleri fazla sorgulanmadı.
Oysa son yıllarda gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ülkeler yeterli seviyede büyüyemiyor, deyim yerinde ise patinaj yapıyor.
Türkiye ekonomisi göreceli olarak daha yüksek büyüme rakamına ulaşıyor. Örneğin geçen yılki yüzde 6'lük büyüme oranı AB ortalamasını üçe katladı.
OECD ülkeleri içinde ilk 5'e girdi. Hatta bu yıla da iyi başlangıç yaptı. İlk çeyrek büyüme hızı yüzde 4,8'e kadar çıktı. Bu yüzden OECD Türkiye'nin büyüme hızını yüzde 3,4'den yüzde 3,9 seviyesine yükseltti. Ancak göreceli olarak yüksek büyüme hızına rağmen bazı göz ardı edilen detaylar halen mevcudiyetini koruyor.
KATMA DEĞER
Hangi detaylar derseniz?
Birincisi büyümede ya da diğer deyişle üretimde sanayinin katkısı sınırlı düzeyde kalıyor.
Buna bağlı olarak sanayinin altında da teknoloji yoğun imalat yine yeterli düzeylere çıkamıyor.
İki faktör sonucu üretim tam anlamıyla katma değer yaratamıyor.
Katma değer yaratmayınca bir taraftan istihdam yaratmada diğer taraftan kişi başına düşen milli gelirde fazla iyileşme söz konusu olmuyor.
İkincisi üretimde kullanılan aramal ve sermaye mallarının büyük kısmı ithal ürünlerden oluşuyor. Oysa nihai mal üretiminde alt sektörlerinde dinamik kazanması için zorunlu olmayanlar dışındakilerin belli stratejilerle üreticiye maliyet getirmeyecek şekilde yerli girdiler olması gerekiyor.
ESNEK TEŞVİK MODELİ
Uzatmadan burada bırakalım detayları... Önemli olan çözüm yolları... Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli hem üretimin hem de tüketimin rahatlayacağı önemler üzerinde hükümet olarak çalıştıklarını duyurdu.
En dikkat çeken konu oldukça esnek yabancı sermaye teşvikinin uygulanacak olması... Yabancı yatırımcının tercih edeceği teşvik unsuru öncelikli olarak uygulanacağı yapı oluşturuluyor.
Seçenekler içinde vergisiz bir alan tercih edilmesi, ücretsiz arsa tahsisi, enerji desteği ve prim desteği gibi kritik teşvikler var. Gerçekten esnek teşvik politikası hayati önem taşıyor.
Çünkü şirketlerin orijini, ölçeği ve özellikle faaliyet gösterdiği sektöre göre teşvik öncelikleri değişkenlik gösterebilir.
Tüketici cephesi de göz ardı edilmiyor ekonomiyi canlandırma gayretleri içinde... BDDK ve Merkez Bankası'nın da görüşlerine başvurarak kredi kanallarının genişletilmesi üzerinde çalışılıyor. Finansman maliyetinin düşürülmesi ve geri ödemede kolaylıklar ön planda...
Umarız en kısa sürede çalışmalara nihai hali verilir ve uygulanmaya başlar. Yazımızı Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi'nde yer alan çok anlamlı sözle tamamlayalım; "Doğru bir üretim kompozisyonu oluşturmamız ve bunu bilinçli tüketici tercihleriyle de desteklememiz gerekiyor."