Türkiye'ye geldikleri yıl tanışmıştım Bütünsel Beslenme Uzmanı Karen ve eşi fitness hocası/personal trainer Tony Hill ile. Büyük bir tesadüfle, bir Pazar sabahı aynı mekanda kahvaltı yapıyorduk. Sabahın körüydü, hafızam hiç iyi değildir ama tarih bile verebilirim çünkü Michael Jackson o hafta ölmüştü. Önce mekanın tuvaletinin önünde oğullarıyla tanışmıştım, çocuklar o kadar güzel ve sevimlilerdi ki; kendimi tutamamış ve öpüvermiştim. Onlar da beni anne/babalarıyla tanıştırmışlardı. Hayatımdaki en renkli, en kaliteli, en çalışkan ve vicdanlı dostlarımdan oldu Karen ve Tony.
SOSYAL MEDYADA
SOSYAL MEDYADA
Magazin haberleriyle adlarını duydunuz, başarılı işlere imza attıkları için kısa sürede tanındılar. İstanbul'da olsalar da sosyal medya üzerinden takip edebilir ve fizik/ruh sağlığınızı yoluna sokabilirsiniz. Bu ay itibarıyla kendimi Karen'e emanet edeceğim. Dünya işlerinden, çalışmaktan, didinmekten bitap düştüm. Bir baktım, bir tek kendimle ilgilenmiyorum! Eh bu işi de işin uzmanına Karen Hill'e bırakacağım. Gidişattan haber veririm sizlere. Sağlıklı yaşam ve beslenme konusu, 7'den 70'e herkesin dilinde. Diyetten, spordan bahsetmeyen yok; yaz geldi geliyor. Ne yapalım diye sordum Karen'e. Öncelikle yeni trendlerin eskiyi tekrarladığını söylüyor Karen. Sıkma/taze meyve ve sebze sularının beden için öneminin altını çiziyor. Karen'e göre az kalorili menüler ve kardiyo tek başına yeterli değil. Hatta bunlar vücudu daha çok yağlandırıyor! Bir uzman kontrolünde detoks yapmak faydalı ancak doğru uygulamak lazım. Kilo vermek için değil, hastalıkları önlemek, tedavi etmek, vücudu temizlemek, organları dinlendirmek, cildi gençleştirmek, yaşlanmayı yavaşlatmak için uygulanması tavsiye dilen harika detoks programları var. Karen Hill, şekere 'şeytan' diyor ve ekliyor, "Eskiden yağ için düşman denilirdi oysa en büyük düşman şekerdir, şekerin zararları anlatmakla bitmez. Lütfen uzak durun"...
ARALIKLI AÇLIK!
ARALIKLI AÇLIK!
İlginç bir şey daha öğrendim Karen'den, aralıklı açlık diyebileceğimiz 'Intermittent' programı. Bu beslenme şekli aslında bizim vücudumuzdaki iç saatimizle orantılı çalışan bir program. Öğlen 12.00 ile 20.00 arasında yemek yiyorsunuz, diğer saatlerde yemek yok! Bir nevi oruç tutuluyor. Yine bu programı bir uzmanla birlikte uygulamalısınız. Programın amacı vücuda enerji için yağ yakmayı öğretmek... Bir trend daha öğrendim ama onu daha uzun ve detaylı yazacağım. Dünyada da çok yeni, çok özel bir program... Yok ısrar etmeyin, şimdi söylemeyeceğim. Belki de sadece kendim uygularım ve size asla söylemem. Karenciğim sen de söyleme kimseye, e mi...
Başka şey yokmuş gibi!
* Hülya Avşar fotoğrafı koymuşlar, altına da klasik olarak "Spor yapıyor ama selülitlerden kurtulamamış" yazmışlar. O haberi yazan mutlaka bir erkek muhabir, sayfaya koyan da erkek editör olmalı. Onları selülitlerle dövmek istiyorum.
Başka şey yokmuş gibi!
* Hülya Avşar fotoğrafı koymuşlar, altına da klasik olarak "Spor yapıyor ama selülitlerden kurtulamamış" yazmışlar. O haberi yazan mutlaka bir erkek muhabir, sayfaya koyan da erkek editör olmalı. Onları selülitlerle dövmek istiyorum.
* Tuba Büyüküstün bir davete uzun siyah bir elbiseyle katılmış, bizim magazin basını beğenmemiş olmalı; "Rahibe gibi" diye yazmışlar. Tabii mini ve kırmızı bir elbise ile sayfanız güzelleştirirdi değil mi?
* Şeyma Subaşı, kızını Dominik'te yarışmasının başındaki babası Acun Ilıcalı'nın yanına bırakıp kız arkadaşlarıyla Long Beach'e gitmiş! Instagram fotoğraflarından anlamışlar bizim magazinciler bu durumu ve haber yapmışlar. Şeyma Subaşı fotoğraflarına bakınca başka bir haber gözüme çarptı. Kızıyla aynı model ve renk gömlek giyen Şeyma Hanım, anne ve çocuk modasına el atıyormuş...