Dün gösterime giren 'Her Şey Aşktan'da Hande Doğandemir, Şükrü Özyıldız ve Mithat Can Özer "Aşk mı, sevgi mi" sorusunun cevabını arıyor. İnsanoğlunun neredeyse varolduğundan beri aradığı sorunun cevabı! Erkekler kadınlar kadar merak ediyor mu bu sorunun cevabını bilmiyorum; ama filmin sonunda cevabı bulacağınızı söyleyebilirim. Filmi izlemek için tek sebep bu değil elbette. Sevgili dostum yönetmen Andaç Haznedaroğlu, nefis bir senaryo yazmış. Kızların kendi aralarında konuştuğu, ağlayıp güldüğü, takıldığı ne varsa bu filmde. Son dönemde izlediğim en aklı başında Türk filmi, güldürmek için küfre, ağlatmak için ajitasyona ihtiyaç duymamış Andaç. İlk kez kamera karşısına geçen Mithat Can Özer eminim bütün kızların kabusu olacak! Öyle gıcık bir karakteri o kadar ustalıkla oynamış ki inanamadım. İyi senaryo yazdığı kadar iyi bir oyuncu yönetmeni Andaç aynı zamanda; bir zamanlar beni bile bir dizide 11 bölüm oynatmıştı, uzun hikaye bir ara anlatırım! Bir miktar cevheri olan oyuncudan, en baba ödülleri alacak aktörü çıkarır.
VE BEYAZ ATLI PRENS GELİR!
Hande Doğandemir ne kadar güzel bir kadın, ne kadar güzel teslim etmiş kendini yönetmene; Şükrü Özyıldız tam ideallerimizdeki erkek. Hande sevgilisiyle evlenmek üzereyken aldatılan bir karakteri canlandırıyor; tıpkı gerçek hayatta herkesin başına gelebileceği gibi tepkileri veriyor. Mithat Can, (o gıcık ötesi karakterine rağmen sarılıp öpmek isteyeceğiniz bir performansla) nişanlısını geri kazanmak için elinden geleni yapıyor. Ve kader genç kadının karşısına, her kadının dilediği ama bir türlü karşılaşamadığı beyaz atlı prensi çıkarıyor. Yakışıklı, yetenekli, iyi kalpli, hem de zengin bir adam! Film ilk dakikadan itibaren malum sorunun yanıtını arıyor, aşk mı sevgi mi? Ben cevabı bilenlerden ve aşkı becerebilenlerden değilim, çok iyi aşık olurum o kadar! Sadece emin olduğum bir şey var, o da aşk ve sevgi olsun ama tutku asla! Tutku içinde bir miktar manyaklık da içeriyor, ruhunda manyaklık olan benim gibiler için fazla geliyor karşı cinse duyulan tutku! Olmaz olsun bu yüzden. Ama aşk olsun, aşk hep olsun. Aşktan sevgiye doğru yol alan süreç galiba ilk dakikadan itibaren kendini belli ediyor. Direnmek, diretmek ya da dil dökmek boşa; iki taraf da aynı şeyi hissetmeden ne aşk oluyor ne sevgi. Son cümle kadın okuyucuma; aşkı yaşatmayı bilecek adamlar çıksın karşınıza, filmde olduğu gibi. Sizi yiyip bitirecek, aşkı burnunuzdan getirecek olanlar değil.
ÖZCAN DENİZ FALCI OLUR MU?
Eklemem lazım; müzikler ve şarkılar, şarkıcılar harika. İçinde müzik olan bir filmden hiç bu kadar hoşlanmamıştım. Andaç bu konuda da konuşturmuş yeteneğini. Az kalsın unutuyordum, Özcan Deniz filmin yapımcılarından ve unutulmaz bir karakter çıkarmış ortaya. Galadan sonra "Andaç bitirdi beni bu rolle" dedi gülerek; elbette şaka yapıyordu. Filmden çok memnundu ve oynadığı rol onu pek keyiflendirmişti. Falcı olsa giderim, o kadar şahane...