Hepi topu 1 haftacık izin aldım...
"Ben haber şalterini indiriyorum" dedim...
Dünya, Türkiye, Ege ve İzmir gündemine bir hafta ara vermek istedim...
Fakat ne oldu?
Hani ev sahibi eve döner ve ortalığı darmadağınık bulunca, "Savaş mı çıkardınız siz burada?" diye söylenir...
Tam da bu durumdayım...
E yani savaş çıkarsaydınız ben yokken!
Ben ortalığı güllük gülistanlık bırakmıştım...
Obama'dan tut, Kanada'nın yakışıklı Başbakanı Trudeau'ya, Merkel'den Putin'e kadar bütün liderler Antalya'da düzenlenen G-20 zirvesinde "kanka" modundaydı...
"Mumya suratlı Vladimir", Antalya'da geziniyordu...
Eeee biz de ev sahibi olarak kendisine pek bir iyi davranmıştık...
Fakat Vladimir, Rusya'ya dönünce hata yaptığımızı fark ettik!
Zira, Rus lider, Türkiye'de bu kadar iyi karşılanınca büyük bir yanılgıya düşmüş!
Deniz, kara, hava sahalarımızda gezsin diye yollarına gül döktüğümüzü zannetmiş!
"Al ayılarını, kaplanını, jetlerini, gez dolan Vladimir, Türkiye sana kurban olsun" falan dedik sanmış sanırım....
Vladimir'in jetleri, hava sahamızı arka bahçesi zannedince biz de kendilerini azıcık düşürdük!
Yani mümkün olsa, az düşürürdük!
"Yere çaktırmayan", sadece "irtifa kaybettiren" füze yaptılar da biz mi kullanmadık, değil mi ama!
Hayır, hem suçlu hem güçlü görünerek, bu kadar trip pek öyle anlaşılır değil!
Ne o öyle, vize kaldırmalar, turistleri geri çekmeler, sanat gösterilerini iptaller, doğalgaz tehditleri falan...
Amacın ne yakında anlaşılır ama o zamana kadar sen o "görgüsüz turistleri"ni de al, güle güle git canım!...
Yıllar önceydi...
Kahvaltı mönüsünde et gördüğüm 5 yıldızlı bir tatil köyünde tanıdım onları...
"Kahvaltıda et mi çıkarıyorsunuz" diye şoke olarak sorduğum otel personeli, "Rus turistler kahvaltıda et istiyor. Hem sabah yiyor hem de ekmek arası yapıp, yanlarında götürüyorlar. Tekne turunda yemeği bedavaya getiriyorlar" dedi...
"Beş yıldızlı otelde kalan turist mi yapıyor bunu?" dedikten sonra onlara uygulanan ucuz tarifeden haberdar olmuş ve hayli kızmıştım...
Olaya bak. Ben kendi ülkemde kazıklanıyorum, elin "kro Rus"u böyle bir tesiste bedava gibi tatil yapıyor...
Ve tüm bu tuhaflıklar ışığında soruyorum, acaba Vladimir, Türkiye'deki Nataşalarını da Rusya'ya çekecek mi!
Tıp fakültesini bile bitirse, ülkesindeki ekonomik kriz nedeniyle doktorluk yapamayıp, yıllar önce Türkiye'de fuhuşa sürüklenen bu kadıncağızlarla da ilgilenir sanırım...
Rus kadınlar onu pek bir seviyorlar ya...
Hayranlar liderlerine...
Geçmişin ayıbını temizlesin ve o kadınlara kendi ülkelerinde güzel bir iş imkanı sunsun atarlı lider!
Uşak için "mikro" İzmir'e "makro" olsun
Yokluğumda değişmeyen bir konu ise İzmir'in altyapısı...
Bakın bu memlekette bir tek İZSU beni hayal kırıklığına uğratmadı!...
Yollar yine yağmurda göle döndü...
Şimdi ben bir merakımı dile getirmek istiyorum...
Uşak Belediyesi, geçtiğimiz günlerde bir proje başlatacağını açıkladı...
"Mikro tünel"...
Başkan Nurullah Cahan, Uşak'ta sel ve su baskını sorununu çözeceklerini söyledi...
Proje mikro ama iddia büyük...
Ben de merak ediyorum işte....
Acaba biz daha büyük bir kent olduğumuz için "mikro" yerine "makro bir tünel"le falan bu işi çözemez miyiz?
En azından biri elini taşın altına koyup böyle bir proje denemeyi düşünüyor mu!