• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ŞEBNEM BURSALI

9 EYLÜL’DEN 15 TEMMUZ’A

sebnem.bursali@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 09.09.2016, 00:00

Büyük Türk milletinin kaderi tam 94 yıl önce 30 Ağustos'tan 9 Eylül'e uzanan süreçte inançla, emekle, acıyla ve kanla yazıldı. Daha 10 gün önce yazdığım yazıda 30 Ağustos'un sadece bir milletin siyasi kaderinin yeniden yazıldığı, varlığının yeniden kabullenildiği muazzam bir zaferden ibaret olmadığını, aynı zamanda bir "ruh" olduğunun anlaşılması ve kabullenilmesi gereken bir tarih olduğunu söylemiştim.
Güzel ülkem üzerinde neredeyse bir asır sonra bile hala oynanmak istenilen oyunlara karşı bugün de millet olarak durduğumuz nokta; inançla, emekle anlatılır. 9 Eylül 1922'ye geri dönüp, o günkü tabloyu hatırlayınca;
15 Temmuz darbe girişiminde Türk Halkının külliyen sergilediği direnişe şaşırmamak gerekir aslında.
Nasıldı 9 Eylül 1922'nin İzmir'i?
Kıpır kıpır bir şehir. Tüm sahil boyunca telaştan öte bir panik havasında kendini atacak bir gemi arayan insanların bilinçsizce koşuşturduğu bir İzmir.
Başka ülkelerden Türk topraklarını işgal etmek için gelmiş başka milletten zavallı perişan askerlerin yüzleri kireç gibi, emir-komuta zincirinden kopmuş, ne yapacağını bilemeyen asker giysili insan öbekleri..
Burada bir parantez açmama izin verin. Yukarıda tasvirini yapmaya çalıştığım bu tablo, bundan sadece 55 gün önce yine yaşanmadı mı? 94 yıl önceki bu soytarı tiyatrosu yine sahnelenmeye çalışılmadı mı?

BU İNANÇ VE İMAN İLE BU MİLLETE HİÇBİR ŞEY OLMAZ...

Biz konumuza geri dönelim, yine bugüne geleceğiz..
Bu fotoğrafın hemen yanında, bir başka fotoğrafa bakalım. Yanan İzmir'in dumanları arasında, pırıltılı yüzlerinde zafer tebessümüyle ellerini semaya açmış, Allah'a sığınmış, dua eden insanların İzmir'i idi bu fotoğraf. Bu mağdur insanlar o gün, İzmir'in talihiyle beraber bir milletin de talihinin değiştiğini biliyorlardı ve o yüzden tatlı bir telaş içindeydiler.
Çünkü; bin yıllık mülk, eski sahibine iade ediliyordu.
Dumanların arasından gülümseyen insanlar biliyorlardı ki; Gazi Mustafa Kemal'in ordusu gelmekteydi.
Sakarya-Dumlupınar- Kocatepe hattında kazanılan zaferin ardında işte bu inanç vardı. 15 günde yürüyerek 600 km yol alınmış, savaşılmış ve 150 bin kişilik düşman ordusu yerle bir edilmişti. Askeri zafer, halk zaferi ile kutsandı.
Türk'ün gücü, bağımsız ve güçlü Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni getirdi.
9 Eylül 2016'daki İzmir, elbette yukarıda tasvirini yaptığım İzmir değil. Ama, FETÖ gibi, PKK-DAİŞ ve bilimum hain terör örgütlerinin içerideki ve dışarıdaki destekçileri; en başta anlattığım fotoğrafı bu millete, bu devlete yaşatmak için çok uğraştı, çok uğraşıyor, hep uğraşacak. Ama; en son 15 Temmuz gecesi bu büyük milletten yedikleri tokat, bu hainlere 94 yıl önceki tokattan bile ağır geldi.
Ne yapsalar da, ne tür hainlik ve alçaklığı deneseler de başaramayacaklarını biliyorlar aslında ama vazgeçmiyorlar da. Varsınlar vazgeçmesinler, varsınlar tüm güçleriyle gelmeye devam etsinler, varsınlar her tür sinsiliği denesinler. Bu millet ne yolları aştı. Ne çileler çekti.
Ne kanlar döktü. Ama hiçbirinde vazgeçmedi. Tek güvendiği Allah ve bu büyük millet idi. İnanç ve imanımızla bir ve beraber olduğumuz sürece de bize hiçbir şey olmaz...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA