• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Tartışmadan nasıl galip çıkılır?

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 18.05.2015, 00:00
Kimi tartışmayı sever, girdiği her ortamda kendi görüşünü savunur ve haklı olduğuna herkesi inandırmak ister, kimi de tam tersi. Tartışmasız bir ortam ister. Ne var ki tartışma hayatın bir gerçeği. Hoşumuza gitsin veya gitmesin hepimiz de birer tartışmacıyız. Her gün bir şey üzerinde tartışırız. Eşimiz veya arkadaşımızla akşam nereye gideceğimizi veya gidip gitmemeyi, sinemaya gideceksek hangisini seçeceğimizi tartışırız. Evdekilerle yatma saatini veya televizyonda hangi kanalın seyredileceğini tartışırız.
Aslında tartışma, başkalarından istediklerimizi elde etmenin temel yolu. 'Evet Dedirtme Sanatı' adlı kitabın yazarları, "Siz ve karşı taraf bazı çıkarlarda ortak, bazılarında da karşıt görüşlere sahip olduğunuzda, bir anlaşmaya varabilme umuduyla başvurulan bir iletişim yönetimidir tartışma" diyorlar.

ANLAŞMAZLIK VE GELİŞME
Gitgide daha çok şeyi tartışır hale geldik, çünkü giderek daha çok şey tartışmayı gerektiriyor. Zira anlaşmazlıklar, gelişmeyi sağlıyor. Çünkü hepimiz kendimizi etkileyen kararlara katılmak istiyoruz. Başkaları tarafından alınan kararları mecbur kalmadıkça kabul etmeye yanaşmıyoruz. Hepimiz farklı yapıdayız ve bu aslında farklılıklarını düzenlemek için tartışıyoruz.
Ve tabii bu tartışma ortamından galip çıkmak istiyoruz. Peki, bu nasıl olacak? Ve işte günümüz ilişki sanatının önemli kurallarından biri de bu. Karşı tarafı bizim görüşümüzün doğruluğuna ikna etmek ve bizim kararlarımızın uygulanmasını sağlamak. Bu, o kadar kolay değil. Tartışmak da bin sanat, 'evet' dedirtmek de.
İşte elimdeki kitapta bunları yazılı. Yazarlar Roger Fisher ve William Ury, insanların kendilerini çıkmazda bulunca ya yumuşak a da sert davrandıklarını söylüyor. Yumuşak davranan taraf, kişisel zıtlaşmayı gidermek ister ve bu nedenle anlaşmaya varmak için hemen ödün verir. Dostça bir karar verilmesine çalışır ani. Ama ne var ki sonunda sömürülür.

HARWARD PROJESİ
Sert davranan taraf ise, tartışma ortamını daha uzun dayatanın üstünlük sağlayacağı bir irade yarışması olarak görür. Mutlaka kazanmak istediği için sonunda, olanaklarını tüketen ve karşı tarafla ilişkilerini zedeleyen sertlikte bir karşılık bulur.
Tartışmanın üçüncü bir yolu daha var; ne yumuşak ne de sert, ama hem sert hem de yumuşak. Harward Tartışma Projesi diye anılan yöntem, pazarlıkların ilkeler üzerinde yapılmasını öngörüyor. Yani tarafların sert tartışmalar yapmak yerine, ortak çıkarları göz önünde tutmasını öneriyor. Yararlar tehlikeye girdiği anda, ılımlı bir yöntemle sonuca ulaşmak ve her iki tarafın da kazanmasını sağlamak. Bu tartışma yönteminde ne hile var ne de yapmacıklık. Sadece değerler var. Değerlere ve kurallara bağlı kalarak ham hakkımızı alabiliriz hem de nazik olabiliriz.
Nedir bu kurallar: Durum üzerinde çekişmemek, durum üzerinde değil, çıkarlar üzerinde durmak, insanları problemden ayrı tutmak, ortak kazanç için seçenekler yaratmak, objektif kriterler kullanılmasında ısrar etmek, anlaşma için en iyi seçeneği geliştirmek vs...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA