Bu bayram keyifsiziz. O kadar çok eve ateş düştü ki, onların acısı bütün ülkeyi etkiledi. Eskisi gibi gülemiyor, eskisi gibi eğlenemiyoruz. Evet, hayat devam ediyor. Hepimiz işimizin başındayız, olağan işlerimizi yapmayı sürdürüyoruz. Düğünler ve bayramlar da kutlanıyor. Tek isteğimiz var; bu acıların son bulması. Terörsüz ve şehitsiz günlere geri dönmemiz. Sınırlarımızdaki savaşın son bulması. Mültecilerin insanca yaşama koşullarına kavuşması. En önemlisi ülkelerinden göç etmek zorunda kalmamaları. "Savaşı, onun ne olduğunu bilmeyen ve hiçbir zaman ateş altında bulunmayanlar çıkarmış ve sebep olmuşlardır" diye başlar "Unutulanlar Dışında Yeni Bir şey Yok" adlı kitabına 1995-1995 yılları arasında Hakkari Dağ ve Komanda Tugayı ve Güvenlik Komutanlığı yapan Osman Pamukoğlu ve şöyle devam eder:
ANNELER KAYBEDER
Bugüne kadar tüm savaşları sadece ve sadece anneler kaybetmiştir. Başka hiç kimseye bir şey olmamıştır. Hiçbir sonuç, annenin mezara kadar devam edecek olan yüreğindeki ateşe derman olmaz. Acı çekmeyen ve çekenlerden harbi olmayan acıları dindirmenin yollarını aramaz, arasa da doğru şeklini bulamaz. İnanlığın 5000 yıllık yazılı tarihi aslında savaş tarihinden başka bir şey değildir. Korkular ittifakları, ittifaklar savaşları doğurmuştur. Bir savaş, daha sonraki savaşın tohumlarını atmıştır. Bir anlamda benim tezimi doğruluyor Pamukoğlu? Erkeklerin yönetimindeki dünyanın iyi yönetilmediğini gösteriyor. Erkekler bu işin üstesinden gelemediler. Başarısız oldular. Gençlerine silah verip onlara kendi cinslerini nasıl öldürmesi gerektiğini öğrettiler. Öldürme işini iyi yaptı diye kahraman ilan edip, madalya taktılar.
KADIN VEKİL AZALACAK
Savaş kararı veren erkekler. Savaşın acısını çeken kadınlar. Artık bu yönetme işini kadınlara bırakmanın zamanı gelmedi mi? Daha doğrusu birlikte karar almaları gerekmez mi? Ama görüyorsunuz işte erkekler, bu işi kadınlara bırakmamak için ellerinden geleni yapıyor. Meral Akşener gibi Türk siyasi tarihine damga vurmuş, davranışları, söylemleri ile ekol olmuş bir kadın siyasetçi "öne çıktığı" için dışlanabiliyor. Oysa bugüne kadar ki en başarılı Meclis başkan vekili olarak adını tarihe yazdırmıştı Akşener. Melis Başkanı olarak da adından çok söz ettirebilirdi. Hatta ileride partinin başına bile geçebilirdi. Hep aynı isimler, hep aynı kişiler başkan olacak değil ya. Ama bu dönem Meclis'te göremeyeceğiz Akşener'i. 7 Haziran seçimlerinde vekil olarak Meclis'e giren bazı kadın vekilleri de. AK Parti de listeleri yenilerken tercihini erkeklerden yana kullandı ve daha çok kadın yerine daha çok erkeği tercih etti. Yani Meclis'teki kadın vekil oranı artmayacak, tam tersine azalacak gibi görünüyor. Bütün keyifsizliğe rağmen bayramınız iyi geçsin. Huzur ve barış ülkemizden eksik olmasın.