• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Filiz Bingölçe’nin ardından

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 03.02.2016, 00:00
Sabah sabah üzücü bir haber daha. Argo Sözlüğü çalışmaları ile tanıdığımız gazeteci ve araştırmacı Filiz Bingölçe vefat etmiş. Gençti, 1965 doğumlu. Daha 50 yaşında. En verimli döneminde.

Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'ni bitiren Bingölçe Hürriyet, Milliyet, Aktüel gibi basın kuruluşlarında çalıştı. Kitaplar yazmak kitaplar basmak istiyordu. Alt-Üst Yayınları'nı kurdu. Asker Argosu Sözlüğü, Futbol Argosu Sözlüğü'nü yazdı. En çok ses getiren çalışması ise "Kadın Argosu Sözlüğü" oldu. 2001'de Metis Yayınları tarafından yayınlanan kitap, 'toplumu yayın yoluyla tahrik etmek, cinsel arzularını uyarmak'la suçlandı.
Gerekçelerden biri: "Argodan sözlük olmaz. Bu sözlük Türk kadınının uluslararası camiada almayı hak ettiği yeri almasını engelliyor." idi.
Filiz de her ortamda son derece haklı itirazlarını dile getirdi:

"Bu bilimsel bir çalışma, bir sözlük... Cinsel organ adlandırmalarının ilk yazılışı Türkçe'nin ilk sözlüğü Divan-ı Lügat-it Türk'tedir. Bir imha söz konusu olacaksa oradan başlayacaksınız o zaman. Bunun yanı sıra ansiklopedilerde, Hulki Aktunç'un, Ferit Develioğlu'nun argo sözlüklerinde var bunlar. Hepsinde adım adım gelmiş yani.

KADIN ARGO SÖZLÜĞÜ

Peki, o zaman kabak niye Filiz'in kitabının başında patladı? Kadın ayrımcılığı da bu işte. Pek çok şey gibi argonun da erkeğe özgü bir alan olduğu fikri geçerli. Kadınların argo kullanması yadırganıyor.

İşte Filiz Bingölçe de tam bunun için yazmıştı kitabını. "Temenniler, öyle görmek istemeler beni ilgilendirmiyor. Ben gerçekçi bir yaklaşımla bir olguyu tespit ediyorum. Öyle görmek isteyenlerin dar kafalarıyla bakmıyorum dünyaya. Ve böyle de bakmamak gerektiğini düşünüyorum. 'Kadın şudur, tayyör giyer, böyledir; türban takar, şöyledir...' Bu tanımlamaların dışında gerçek bir kadın var aslına bakarsanız. Görmek istemeyen görmesin, bu onların problemi, zavallılar!" diyerek.

Ardından Osmanlı Argo Sözlüğü'nü yayımladı. 8 yıllık bir araştırmanın ürünü olan sözlükte 1800 kelimenin anlamına yer verdi. 11. yüzyılın başlarında kadın cinsel organına 'dilak', erkek cinsel organına da 'yıgaç' denildiğini söyleyen Bingölçe, "Evliya Çelebi'nin yazdığı Seyahatname'de 17. yüzyıl Osmanlı'sında argonun altın çağ yaşadığı görülüyor. Onun aktardığı ve birbirine uymayan şeyleri anlatmak için söylenen, 'kir-i har'a kelebek konmuş' deyimi bugün bile biraz evirilip çevrilmiş haliyle dillerde dolaşıyor. Keza 'pozaveng' deyimi de değişikliklerle kullanılıyor. Sevgili ise o zamanın argosunda 'tuzak'mış. 16. yüzyılda sevgili yani 'tuzaklar' yerini 'bardaklara' ya da 'kombaralara' bırakmış."

FANTASTİK DİŞİL MİZAH

Ataerkil Komedi, Fantastik Dişil Mizah gibi mizah kitapları da yazdı. Süper Kadın-Süper Zor, Yas Değil İsyan gibi daha pek çok kitap. Kadınlar tarafından kadınlara anlatılagelen fıkraları derlediği Fantastik Dişil Mizah'ta şunları yazmıştı:

"Erkeklerin her güldüğüne gülmüyorlar diye epey bir zaman 'mizahtan anlamaz (!)' diye damgalandı kadınlar malum. Oysa asıl neden galiba farklı. Kadınlar kimi kez 'eril mizah'ı duymazdan geliyorlar demek belki daha doğru. Çoğu kez kamusal alanda 'ben fıkra bilmem, anlatılanı da hemen unuturum' deyip belli belirsiz bir 'terbiyeli mahcubiyet' örtüsü altına gizleniyor, özellikle müstehcen fıkraları tekrarlamayı istemiyorlar ya kadınlar... Bu hareketin altında bir yanıyla ataerkil toplumun beklentileri uyarınca kendini bastırma meselesi varsa bir yanıyla da dışlama, baştan savma isteği var bence. Çünkü 'eril mizah'ta kadının eri 'kurban' olarak 'aşağılanan, düşman ve asalak figür' biçiminde hiç de azımsanmayacak bir yer ve öneme sahip. Seksi espri yapma ayrıcalığının kendisinde olduğunu düşünen erkek, saldırgan sözler ve içindekini dışa vurmanın rahatlığıyla ballandıra ballandıra anlatırken fıkrasını, kadına dinlemek düşüyor. Erkeğin bakış açısı şiddetle yukarıdan aşağıya doğru ve fıkraları da hem baskıcı hem cinsiyetçi."

Çok önemli tespitler var yazısında. Alıp okumanızı öneririm. Fıkra dağarcığınız da gelişecektir. Yaşasaydı daha ne güzel kitaplara ve çalışmalara imza atacaktı sevgili Filiz. Yazık oldu. Umarım gittiği yerde ağız dolusu gülüyordur yine...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA