• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Kına gecesi niye düzenlenir?

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 11.04.2016, 00:00
İster köyde ister şehirde, artık her gelin evlenmeden önce kına gecesi yapıyor.

Neden? Eğlenmek için. Bir nevi bekarlığa veda partisine dönüştü kına geceleri. İkinci bir düğün de denilebilir. Ama bu düğüne sadece kadınlar katılıyor. Ve dans edip eğleniliyor. Tabii bir de kına yakılıyor.

Bunun da ayrı bir töreni var.

Gelinin ve arkadaşlarının giyeceği giysilerden örtülere, kına torbalarından gelenlere hediye edilecek sepetlere kadar pek çok detay karıştı işin içine. Ve bu adet de bir sektöre dönüştü.

Bunları hazırlayıp yapan şirketler ortaya çıktı.

Eğlenmek güzel ama neden kına gecesi düzenlendiğini biliyor muyuz? Bu törenler genç kız için mutluluğa giden bir yolun arifesi mi, yoksa kederin ifadesi mi? Neden kına yakılıyor mesela?

Kına gecesine denk gelen ve Türkleri tanımayan bir turist "neden?" diye sorsa kaçımız bu soruya yanıt verebiliriz?

Kına, kurbanlık koça ve askere, özellikle de savaşmaya giden askerlere yakılır. Bir de işte evlenmek üzere olan kıza. Koç kesilecektir, askerin ise ölme olasılığı vardır. İkisi de kurbandır aslında.

Peki ya gelin? O da kocaya mı kurban ediliyor?

GELİN DE KURBAN MI?

Geleneklerimize göre, oğlan evi tarafından alınmış kuru kına, oğlan evinde toplanan kadınlar tarafından kız evine götürülür.

Kına, gümüş veya bakır bir tas içinde "başı bütün" yani "başından ayrılık geçmemiş" bir kadın tarafından yakılır.

Hem bereket dileği, hem de kına yakılan kişiye baht açıklığı sağlamak amacıyla, gelinin sağ avucuna bozuk para veya altın konulur.

Kına, genellikle gelinin eline yakılmakla beraber; ayak parmaklarına, hatta ensesine de yakılır.

Aslında kına gecelerinde eğlenilmez.

Evet, şarkılar söylenir ama oynanmaz. Daha doğrusu ağıt yakılır. Kına gecesinde söylenen kına ağıtları, tıpkı ölüm ağıtları gibi belli bir tören unsuru taşıyan ağıtlar üstelik. Yalnızca kadınlar tarafından, gelin kıza kına yakılırken ve genellikle sazsız ve çalgısız söylenir. Kına gecesinde gelin kız mutlaka ağlar.

Eğer ağlamazsa "kocada gönlü var" şeklinde yorumlanır ve ayıplanır. Enteresan değil mi? Demek ki büyüklerimiz gelinin sevdiği erkeğe gitmesini istemiyor!

Ya da gelinin mutlu olmasını istemiyor? Kurban olarak görülüyor.

KINA AĞITLARI

Yakılan ağıtlara ve gelinin ağlamasına bakılırsa evlilik kadın için istenen ve arzulanan bir durum da değil. Zira kına ağıtlarında ağırlıklı tema ayrılık ve gurbet.

Günümüz kına gecelerinin en bilinen ağıtı "Yüksek Yüksek Tepelere Ev Kurmasınlar" durumu anlatan en özlü ve de acıklı sözlere sahip bir Edirne türküsüdür. Diğerlerine gelince:

"Sazaklara ev yapma anam o batar gider/ Uzaklara kız verme anam o yiter gider/ El kadarcık ekmeğin anam o bana yeter."

"Çamura taş atma batar da gider/ Irağa kız verme yiter de gider."

"Kapınızda kulp muydum/ Bahçenizde ot muydum/ Bu evde dursaydım/ Üstünüze yük müydüm?"

"Beni uzaklara attın babam/ Artık evinde rahat yaşa babam/ Bir köşene ay doğsun babam/ Bir köşene gün doğsun babam/ Kolum kapıdan mı çıktıydı babam/ Başım bacadan mı çıktıydı babam."

"Ah anam anam; beni düşünmeyen anam/ Tekneden ekmeğin tükenmesin anam/ Oluğundan suyun eksilmesin anam/ Ağır yürürsem tembel derler anam/ Hızlı yürürsem deli derler anam/ El evine ben nasıl uyayım anam."

Evlilik demek ayrılık demek kadın için, gurbet demek, belirsizlik demek, sonu belli olmayan bir gelecek. Bir kurban...

Kına gecesi düzenlemek isteyen genç kızlarımız bunu bilsin istedim...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA