16 Nisan halk oylamasının üzerinden günler geçmesine rağmen, kaosla beslenen bir güruhun gazıyla Türkiye rahat bir nefes almadı.
Tabii bunun faturasını ödeyen yine Türk milleti ve Türk ekonomisi oluyor.
Bir taraftan yenilmeye doymayan pehlivan hesabı CHP'nin Türkiye'yi kaosa sürükleme gayreti, diğer taraftan toplumu germekten başka bir işe yaramayan TÜSİAD ve benzeri dernek ve STK'ların beyhude çabalarına dur demeli artık. Birileri bunlara haddini bildirmeli artık.
Halk huzur istiyor.
Ekonomi huzur istiyor.
İşçi huzur istiyor.
Sözün özü Türkiye huzur istiyor, iş dünyası önünü görmek istiyor.
Yeter artık Türk ekonomisine verdiğiniz zarar.
Ülkeyi rahat bırakın da ekonominin çarkları dönsün.
Filler tepişiyor olan çimlere oluyor.
Sizin kişisel çıkarlarınız, koltuk hırsınız tepişiyor, ezilen halk oluyor.
Yaşanan sosyal hayat bir düzeni kurarken, kişilere de toplumda uygun bir yer, bir iş göstermiştir. Dolayısıyla herkes buna uymalı; hem kendinin hem de toplumun rahatını ve düzenini bu şekilde sağlamayı görev bilmelidir. Aksine bir hareket huzursuzluğa ve kargaşalığa yol açar. Bunu asla unutmayın.
SÖYLEŞİ BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ
22. İzmir Kitap Fuarı'nda Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Müzecilik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Barış Gür ve Bergama eski Belediye Başkanı Sefa Taşkın tarafından gerçekleşen "Anadolu'dan Kaçırılan Eserler ve Zeus Sunağının Türkiye'ye Getirilmesine Yönelik Çabalar" adlı söyleşi büyük ilgi gördü. Söyleşide Anadolu'nun kültürel mirasına Avrupalıların aşırı ilgisi mercek altına alındı.
Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Müzecilik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Barış Gür, konuyla ilgili şunları söyledi:
"17. yüzyıldan beri Avrupalıların, Anadolu'nun toprak altındaki kültürel varlıklarına olan ilgisi bilinen bir gerçektir. Anadolu'ya gelen seyyahlar antik kentlerdeki mimari kalıntılarla, kitabelerle, sikkelerle ilgilenmekte, dönüşlerinde ülkelerine mutlaka Anadolu'dan bir şeyler alıp götürmektedirler.
Batı Anadolu'ya demiryolu inşa etmeye gelen mühendisler aldıkları izinlerle antik kentlerde kazılar başlatırken bir yandan da kazılardan gün ışığına çıkarttıkları eski eserleri yurtdışına kaçırma çabasına girişmişlerdir.
Osmanlı İmparatorluğu'nda birçok yabancı konsolos ise bir yandan topladıkları eski eserler ile kendi koleksiyonlarını bir yandan da kendi ülkelerindeki müzelerin koleksiyonlarını zenginleştirmişlerdir.
Ephesos, Smyrna, Sardis, Miletos, Ksanthos gibi antik kentlerden çıkartılmış çok sayıda eski eser bugün dünyanın farklı müze ve özel koleksiyonlarına dağılmış durumdadır. Zeus Sunağı da bunlardan biridir. Antik Pergamon'dan, Almanya'nın Berlin kentine kaçırılarak bugün Berlin Pergamon Museum'da sergilenen bu büyük antik mimari şaheserin Anadolu'dan kaçırılışı ve kendi topraklarına geri döndürülebilmesi için doksanlı yıllarda Bergama'da başlatılan kampanya ise bu alandaki bir ilktir."
ANLAYANA
Cumartesi pazar tatillerini Yunanistan'da geçiren Türk vatandaşlarımızdan, Yunan yetkililerinin çok memnun olduklarını bildiren yazı. Amma velakin Yunan okullarında okutulan "Türkler barbardır" derslerine de devam etmektedirler. Yılların Türk kahvesini bile Yunan kahvesi olarak tanıtan Yunanlıların bu hareketi bile yeterlidir. Bizim vatandaşlarımıza bunu anlatamadık. Maalesef.
(Hüseyin Ahmetoğlu'nun sosyal medya paylaşımından)