Les Ottomans'ın "Dünyanın En İyi Butik Oteli ve SPA'sı" ödülünü kutlamak için dostlarla bir araya geldik
Biliyorsunuz her hafta iki günlüğüne İstanbul'a gitmem vazife haline geldi. Önce canım Ajda'mla yapacağımız projenin hazırlıklarıyla ilgilenmek, sonra da evimi ve dostlarımı görmek farz oldu. Bu hafta her haftaki gibi İstanbul'umuz çok yoğun geçti. Uçaktan direkt Ahu'ma gittim tabii. Biliyorsunuz Ahu'm (Aysal Kerimoğlu) Londra'da bugüne kadar hiçbir kuruluşun alamadığı ödüle layık görüldü ve dünya otelleri arasındaki en iyi otel ve spa'sı seçildi. Ödül yerini buldu, Les Ottomans'ın girişine konuldu. Ve tabii ki ilk fotoğrafı ben çektim. Bu arada Les Ottomans'a gelen Mahsun Kırmızıgül'le yeni filmi hakkında konuşurken Ajda'm geldi. Tabii ki ikisini beraber ik defa resimleyen Yeni Asır oldu. Ahu'mun başarısını geçen akşam Vogue'un yerine açılan ve Doors Grubu'nun açtığı Venue'de kutladık. Muhteşem bir yer olmuş. Yemekler yıkılıyor. Bu özentilik bitsin artık!
Sabah Nişantaşı'nda arkadaşımla attığımız tur sırasında evvelden güldüğümüz şeye geçen gün cidden üzüldük. Bizi yurtdışında ve yurtiçinde temsil eden toptan konfeksiyon firmalarının dörtte 3'ünün yabancı isimlerle temsil ettiklerini gördük. Çok üzüldüm. Sempre, Moretti, Giovane Gentile, Daniel Bessi ve daha ne isimlerle piyasaya çıkmışlar. İnanamadım. 4 dükkana girdim, bu modellerin yurtdışında mı yapıldığını veya dükkan sahibinin yabancı olup olmadığını sordum. Hepsinin sizin benim gibi Türk olduklarını öğrendim. Bu saçmalığın neden yapıldığını hala anlayamadım. Teşhir edilen ve satılan ürünler muhteşem. Önce onun için tebrik ediyorum kendilerini ama sadece bazı ülkelere satış artsın diye verdikleri isimlerden dolayı kınıyorum. Lütfen bu özentimiz bitsin.
ONLARDAN DAHA İYİYİZ
Biz onlar kadar, hatta onlardan daha da iyi ürünler yapıyoruz ve göğsümüzü gere gere bugünlerde ki Türkiye'nin pozisyonu dış ülkelere göre harika, böyle bir şey yapmaya ihtiyaç duymayalım. Çok gezdiğim Milano'da hiçbir zaman Ayşem İstanbul veya Ahmet Ankara diye bir butik görmedim. Bu arada bizim göğsümüzü kabartanlar da var ki bir Mavi. New York, Londra, Düsseldorf vs. vs. gibi dünyanın tüm merkezlerinde faaliyet gösterip sevilmesine rağmen adı bizim etrafımızdaki denizin rengi, gökyüzünün rengi: Mavi. yaptığı vitrinde de Amerika'yı fon olarak kullanmış...
Mühim bir not
Cuma günkü günlük gazetelerde çıkan bir habere buradan cevap vermek istiyorum, çünkü haberleri çıkan arkadaşlarımın ikisi de burada değil. Bu yüzden bunu kendime vazife bildim. Gazeteci arkadaşım ve haberci arkadaşım, Selma Türkeş'le Ahu Aysal'ın estetik ameliyat olmak için Almanya'ya gittiklerini yazmış. Ancak onlar çok sevdikleri aileleriyle Phuket'e tatil yapmaya gittiler. Ayrıca dünya ödülünü Türkiye'ye getiren Ahu Aysal hanıma meme değil göğüs olarak hitap etmek ve bir aydır Hongkong'da oğluyla beraber olan Selma Türkeş kardeşime böyle saçma bir yazı yazmak hakkını nasıl bulabildin kendinde, merak ediyorum. Lütfen bir daha arkadaşlarım hakkında yazı yazarken en azından nerede olduklarını ve ne yapacaklarını doğru yazarsanız teşekkür ederim. Maksat sayfamızı doldurmak değil güzel haberler vermek bence.