İzmir'in kültür sanat yaşamını yakından izlemek, yazmak, kentin sanatsal dokusuyla ilgili fikir üretmek, eleştirinin yol göstericiliğini sorumluluk edinmek ve eksiklerimizi bıkmadan, usanmadan dile getirmek bu köşedeki en önemli görevim.
Çünkü sanat eğitimi aldığım için, İzmir'in hak ettiği projelerden yoksun bırakılmasına göz yumarsam, her şeyden önce kendime saygısızlık yapmış olacağımı düşünüyorum! İşte bu yüzden, kentin kültür çıtasını yükseğe taşıyacak adımları durmadan hatırlatıyor ve yerel yönetimleri bu konuda daha duyarlı davranmaları için uyarıyorum.
***
Bunu yaparken, İzmir'in marka değeri kazanması ve dünya vitrinine çıkmasında özellikle sanat festivallerinin çok büyük rol oynadığına dikkat çekiyorum. Ne yazık ki bu yönden tam bir fukaralık içinde yüzen şehrimizde en azından elini taşın altına koyanların desteklenmesi gerektiğini defalarca vurguluyorum...
Ama ne yalan söyleyeyim, başta Büyükşehir Belediyemizin olaya bakışındaki cılızlık beni öylesine şaşırtıyor ki, 'acaba ben mi yanılıyorum, kent için önemli bulduğum işleri yerel yönetimlerin böylesine görmezden gelmesinde değil de, benim ısrarımda mı bir gariplik var' diye kendimden kuşkulanmadan edemiyorum.
***
Ama kimi gelişmeler ne yazık ki eleştirilerimi tamamen haklı çıkarıyor. Örneğin İzmir'in sanatla markalaşmasındaki çabalarına sürekli vurgu yaptığım 'İzmir Uluslararası Kukla Günleri', bakıyorsunuz başında adını taşıdığı ilimizin dışında tüm dünyanın ilgi odağı haline gelmeyi başarmış! Ama festivali el üstünde tutması, sahiplenmesi, daha da iyi noktalara gelmesinden faydalanması ve gurur duyması gereken Büyükşehir Belediyesi'nin umurunda değil!
O İzmir Uluslararası Kukla Günleri ki, çapı, kalitesi ve ulaştığı izleyici kitlesi sayesinde, Kanada'nın uluslararası çapta prestijli 'Marionnettes' kukla dergisinin geçen yılki sayısında yayımlanan Avrupa'nın 'Lider Kukla Festivalleri' listesinde gösterildi.
***
Aynı festival, bu yıl da İstanbul'da düzenlenen ve eğlence endüstrisinin tek yarışması olan 'Shining Star Awards-2014 Eğlence Ödülleri'nde 'En İyi Festival' seçildi. İzmir Uluslararası Kukla Direktörü Selçuk Dinçer, geçtiğimiz haftalarda 'Atrax Eğlence, Aktivite ve Park Endüstrisi Fuarı'nın gala gecesinde, ödülünü Tureks Fuarcılık Genel Müdürü Nergis Aslan'ın elinden aldı. İzmir için ne büyük mutluluk değil mi?
Bizim kentimizin bir sanat festivali, kendi alanında dünyanın en iyileri arasına giriyor, İstanbul merkezli Türkiye çapında bir organizasyonda ise 'En İyi Festivali' ilan ediliyor...
***
Şimdi bu festivalin yaşaması, büyümesi, başarılarını sürdürerek İzmir'in adını dünyanın her yerinde duyurması için en çok kimin sorumluluk hissetmesi gerekir. Büyükşehir yönetiminin değil mi?
Ama ne yazık ki bir türlü beklenen el uzatılmıyor. Oysa benim bildiğim Büyükşehir Genel Sekreteri Pervin Şenel Genç sanatı seven, destekleyen ve kenti yücelten faaliyetlere sırtını dönmeyecek bir insandı. Buradan kendisine sesleniyorum... Artık dünyanın merceğine oturmuş bir festivalin yaşaması, çizgisini devam ettirmesi için ihtiyacı olan yerel yönetim desteğini esirgemeyin.
İzmir'i seviyorsanız eğer...