• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Kültürü korumada önemli adımlar HÜROL DAĞDELEN

Kültürü korumada önemli adımlar

hurol.dagdelen@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 07.12.2010, 00:00
Ben bir tek Şirince'yi bilirdim, ve de Safranbolu'u ya da Kula'yı...
Oysa bu özel kentlerin arasında artık Cumalıkızık da var, Taraklı da... Kastamonu da var, Beypazarı da...
Özellikleri neler peki?
Aslında bir dönemi, bir tarihi anlatan evleri, bu kentleri öne çıkaran... Kimi Rumların kimisi de Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşıyor.
Hepsinin temelinde ise Anadolu kültürü var.
***
Birçok şehirde yakılan, yıkılan bu değerler, kimi küçük kentlerde, kimi küçük ilçelerde bir süredir yeniden hayat bulmuş anlaşılan...
Bidiğimiz birkaç kentin ardından şimdi yenileri geliyor.
Bursa'nın Cumalıkızık köyü ve Sakarya'nın Taraklı ilçesi de tarihe sahip çıkan kimliğiyle birer turistik yöre olma onurunu elde etmişler.
Görseniz hummalı bir çalışma var bu kentlerde...
Kültür ve Turizm Bakanlığı ve belediye başkanlarının öncülüğünde, tarihi mirası koruma yolunda önemli adımlar atılıyor.
Evler restore ediliyor, turizme kazandırılıyor.
***
Geçen hafta sonu arkadaşlarım Engin Yavuz, Işık Teoman ve Aykut Fırat'la özel bir gezi yaptık bu yerlere... Yani Cumalıkızık ve Taraklı'ya...
Gördüklerimize inanamadık.
Hatırlarsanız, yıllar önce Cumalıkızık'ın adı, Emrah'ın dizisi Kınalı Kar'la anılmaya başlanmıştı.
Kınalı Kar, Cumalıkızık'ta çekildi ve ardında tarihi bilinç bıraktı. Kent kendini yenilemeye başladı, daracık sokakların süsü olan evler, geleceği gördü.
***
Taraklı da, hani şu Şener Şen'in "Mümkünlü" reklam filminin çekildiği ilçe...
Taraklı'da onarılmadık ev kalmamış gibi... Çoğu restore edilmiş ve yenisinden farksız...
Demek ki, tarihi koruma konusunda yeni bir bilinç oluştu.
İşte bu sevindirici...
***
Bu, şunun için önemli...
Tarihin korunması, hem toplumda kültürünü koruma hissi uyandırıyor hem de işsizlikle mücadele eden bir ülkede turizm gelirinin artması demek oluyor.
Yani bir taşla iki kuş...
Bunu anlamak için bu kentlere yapacağımız kısa bir gezi, size çok şey anlatacaktır.

İş, işten geçmeden...
Günlerden bir gün kırlangıcın biri bir adama aşık olmuş ve adamın penceresinin önüne konup adama şöyle demiş: "Ben seni çok seviyorum, lütfen pencereyi açıp beni içeri al da birlikte yaşayalım."
Adam, "Olmaz alamam... Sen bir kuşsun. Hiç, bir kuş adama aşık olur mu?" diye sormuş.
Kırlangıç tekrar, "Lütfen pencereyi açıp beni içeri al, birlikte yaşarız. Hem ben sana dost ve arkadaş olurum, canın da sıkılmaz, birlikte yaşar gideriz" demiş.
Adam yine, "Olmaz alamam... Git başımdan" diye cevap vermiş.
Üçüncü ve son defa kuş adamın penceresinin önüne konup adama tekrar şöyle demiş:
"Lütfen beni içeri al... Artık soğuklar da başladı, dışarıda kalamam, biliyorsun ben sıcak havalarda yaşayabilirim sadece. Beni içeri almazsan başka sıcak ülkelere gitmek zorunda kalırım. Lütfen beni içeri al da burada kalayım. Birlikte yemek yer, omuzuna konar seni neşelendirir, sana yarenlik ederim. Hem sen de benim gibi yalnızsın" der...
Adam ona: "Git derhal başımdan! Ben yalnız kalırım" demiş ve kuşu kovmuş...
***
Kırlangıç da bu cevap üzerine üzüntülü bir şekilde uçmus ve uzaklara gitmiş.
Adam kırlangıç uzaklara gittikten sonra düşünmüş ve kendi kendine:
"Ben ne aptal, ne kadar akılsız bir adamım, niye kırlangıçla birlikte kalmayı kabul etmedim? Ne güzel birlikte kalırdık" demiş ve çok pişman olmuş. Pişman olmuş olmasına ama iş işten geçmiş.
Kendi kendine, "Nasıl olsa sıcaklar başlayınca kırlangıcım yine gelir, ben de onu içeri alır birlikte, mutlu bir hayat sürerim" demiş ve penceresini sonuna kadar açıp beklemeye başlamış.
***
Yazın gelmesiyle kırlangıçlar da gelmeye başlamış ama onun kırlangıcı gelmemiş. Yazın sonuna kadar hiç penceresini kapatmadan pencerenin başında beklemiş ama boşuna... Kırlangıç yokmuş. Gelen kırlangıçlara sormuş ama onun kırlangıcını gören olmamış.
Sonunda bir bilge kişiye halini danışmak ve ondan bilgi almak için gitmiş. Bilge kişiye olayı anlattıktan sonra bilge kişi ona şöyle demis:
"Kırlangıçların ömrü 6 aydır!"
Hayatta bazı fırsatlar vardır, ömründe bir defa insanın eline geçer ve değerlendiremezsen uçup gider.

Diziler arasında kalite farkı var
Ekranda pek çok dizi film var; ben ikisini izliyorum; merakla, beğeniyle...
Birinde gülüyor, diğerinde geriliyorum.
Birinde bolca şamata var, diğerinde "yürekli hayatlar..."
İkisi de sağlam öykü kurgusuna sahip, ikisi de hem çekimleri hem de yenilikçi ruhuyla birçoğuna fark atıyor.
İşte onlardan biri Vahşi Cazibe, diğeri Behzat Ç...
İkisinin yeni bölümlerini merakla bekliyorum, özlüyorum.
Örneğin...
Bunca yıldır televizyon eleştirisi yapıyorum, "Behzat Ç" gibi gerçekçi, yürekli, dolu ve aksiyonu yüksek bir dizi izlemedim.
Her bölümü ayrı heyecan.
Her bölümü ayrı zevk.
Her bölümü ayrı mücadele.
Oyuncu seçimleri müthiş, kurgu mükemmel, her şeyiyle gerçeğin aynası...
Ancak duyduğumca, dizinin bitirilmesi için bir baskı kurulmuş, televizyon kanalının üzerine...
Bitirmek istiyorlarmış, bu başarılı yapıtı...
Ona seyirciye, onca tepkiye rağmen...
Son anons, dizinin yine pazar günü eski saatinde, yayına gireceğini üzerine...
Umarım bu da, aldatmaca değildir.
***
Ben bunu bilir bunu söylerim. Zülfiyare dokunan, Türkiye'nin gerçeklerinden dem vuran her yapım, böylesi bir haksızlığa uğruyor.
Eğer izlemiyorsa seyirci Behzat Ç'yi, hayal aleminde avunup dursun daha...
Çalakalem yazılmış senaryolarla vakit geçirsin.
Ama sonra... Hakkımı yiyorlar, zamanımı çalıyorlar diye bağırmasın.
***
Ve Vahşi Cazibe... bu diziye karada ölüm yok. Hem komedi hem de iç açıcı...
İyi vakit geçirmek isteyen izleyiciye de, hap gibi...
Bu dizinin kaderini de, seyirciden önce kendisi belirler.
Tekrara düşerse, biter gider.
Not: "Öyle Bir Geçer Zaman ki" de favorilerim arasındaydı ama dramın sosu fazla olunca, kendimi enayi gibi hissetmeye başladım.
Bunun da, bir sınırı olmalı.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA