• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Toplumu aydınlatan tiyatronun ışığında HÜROL DAĞDELEN

Toplumu aydınlatan tiyatronun ışığında

hurol.dagdelen@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 05.12.2014, 00:00
Tiyatro bir hayat sahnesidir. Gerçeğin ışığı, toplumun yansımasıdır. Hangi gözle bakarsan bak, bir insan resitalidir.
Bu nedenle toplumlar için çok önemli bir çıkış noktasıdır. Eğer sahnede, toplumun gerçek çizgileriyle sahnelendiğini fark ederseniz, silkinip düşünmek için bir kapı açar tiyatro...
Toplumsal gelişimin de, kişisel paylaşımın da, düşünce gücünün de ana arteridir.
Bu nedenle önemlidir; vazgeçilmez ve desteklenmesi gereken bir sanat olgusudur.
Türkiye'de aralıklarla genelde büyük şehirlerde düzenlenen tiyatro festivalleri, hem sanatçı hem de sanatsever için, "gerçekleri farketme" açısından önemlidir.
***
"Toplumsal Araştırmalar, Kültür ve Sanat için Vakıf" yani kısa adıyla TAKSAV, toplumsal aydınlanma adına, yıllardır iki büyük şehirde, son üç yıldır da İzmir'de tiyatro festivali düzenliyor. Uluslararası düzeyde olan bu etkinlikte sadece özel tiyatroların oyunları sergilenmiyor, bu sanata emek vermiş sanatçılara ödüller veriliyor, genç yeteneklere fırsat tanınıyor, atölye çalışmaları yapılıyor, sergiler açılıyor, paneller düzenleniyor.
Yani sanatın her kolu, hareket halinde...
***
TAKSAV'ın bu yıl "Dayanışma" formatıyla düzenlediği ve bugün başlayıp 15 Aralık'a kadar sürecek 3. Uluslararası İzmir Tiyatro Festivali'nde, yine etkili çalışmalar var. Öncelikle 32 tiyatro 42 gösterim gerçekleştirecek. İsviçre'nin konuk ülke olacağı etkinlikte, yıllardır yaşama mücadelesi veren usta sanatçı Münir Özkul'a onur, Şevket Altuğ'a ise emek ödülleri verilecek. Sanatçı adayları da Yeşilçam'ın çocuk yıldızı, yıllardır Paris'te yaşayan sevgili Sedef Ecer'in atölyesinde buluşacak, karikatür sanatçıları sergi açacak.
Ve daha birçok sanatsal çaba...
***
Birçok sahnesinde 10 gün boyunca tiyatro sevgisinin yaşanacağı İzmir, etkinliğe katılım düzeyi yoğun olduğu takdirde, geleceğe de bir yatırım yapmış olacak.
İzmir'in marka değerini "sanat kenti" imajıyla süslemek adına çalışmalar yapan birçok kuruluşun da, bu etkinliğe destek olacağına eminim...
Ancak en çok desteği seyirci vermeli...
Çünkü tiyatronun beslendiği yegane kaynak seyircisidir. O potansiyel güçlü olursa, her açıdan destek de hiç pazarlıksız oluşur.
"Başka bir dünya sanatla mümkün" sloganını benimseyen TAKSAV'ı "toplumsal bilinç yaratma" yolunda İzmirli sanatsever yalnız bırakmamalı...

Karşıyaka'da özel bir koro

Türk Sanat Müziği'ni severim... Çocukluğumdan beri hem söyler hem de dinlerim. İlk öğretmenim annemdir benim...
Ancak son yıllarda öylesine dejenere oldu ki bu zevkim, artık kalite aramaya başladım. Sevgili dostum İdris Ercan'ın davetiyle gittiğim ve çok beğendiğim İzmir Devlet Klasik Türk Müziği Korosu'nun dışında, bu müziği İzmir'de hakkıyla icra eden çok az kurum var diyebilirim. Sayabileceklerim arasında bir de İzmir Büyükşehir Belediyesi Türk Sanat Müziği Korosu var.
Kuşkusuz bu seçiciliğimde yüksek öğrenim yıllarımda katıldığım sonra da amacım olan Selçuk Üniversitesi Türk Sanat Müziği Korosu'nun bir üyesi olmanın etkisi büyük..
Çünkü hocamız Çinuçen Tanrıkorur'du... Onun müzik bilgisinden, taviz vermeyen ilkelerinden, notaları doğru sesle okuma hassaslığından çok etkilendim.
Bir süre önce kaybettiğimiz bu müzik adamını, klasik Türk Müziği'nin yılmaz savaşçısı olarak nitelendirdim beynimde... Hep ondaki sunum mükemmeliyetini aradım.
***
İşte önceki akşam gittiğim bir konser, umut verdi bana... İzmir Kültür ve Musiki Derneği'nin şef İsmail Özçeltik'in yönetiminde, Ziya Gökalp Sanat ve Kültür Merkezi'nde verdiği konser, kelimenin tam anlamıyla, Türk Sanat Müziği ziyafetiydi.
Yıllardır İzmir'de Türk Müziği'nde kalite için savaşan İsmail Özçeltik'in, "Doğumunun 83. Yılında Zeki Müren Şarkıları" adıyla organize ettiği geceyi rahmetli Zeki Müren de görebilseydi, ayakta alkışlardı eminim...
Şef İsmail Özçeltik'i izlerken, sanki karşımda Çinuçen hoca vardı. Koroyu yönetim biçimi, doğru notaya doğru ses ısrarı, sunum yeteneği harikaydı.
Sadece Müren'in şarkılarını değil, şairliğini de almıştı repertuvara... Oyunculuğunu, çok yönlü "sanatçı" kimliğini, ilk kez gün ışığına çıkan şarkılarını, her şeyini...
Karşıyaka'da çok özel bir müzik gecesi yaşadım, mimarı da İsmail Özçeltik'ti... Umarım yılmadan devam eder.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA