Özbek asıllı Milli ve örnek tenisçimiz Marsel İlhan, yeni antrenörü Lopez ile hazırlanarak katıldığı Rusya'nın Kazan kentinde ki 75 bin dolarlık Challenger Turnuvası'nda şampiyon oldu ve son zamanlarda kötü giden kaderini kırarak hem sevindi, hem de bizleri sevindirdi. Menajeri sevgili Erhan Oral da İstanbul'da sevgili Ulaş Can ile SportsTV'de tenis programlarında tecrübesini konuşturuyor... Marsel ve ekibinden bundan sonra da yeni başarılar bekliyoruz. Kutluyorum...
Tekerlekli tenis milli oyuncularımız ise İsrail'de mücadele ettiler. İzmir'li raketlerimiz Büşra ve Jülide finalde birbirlerine rakip oldular. Bu önemli Türk finalinde gülen Büşra Ün oldu. Millilerimizi kutluyorum.
Genç Ümidimiz İpek Soylu ise ilk WTA turnuvasına WC ile davetli olarak katıldı, ancak ilk turda kaydetti. Kaybetti ama tecrübe olarak, görgü olarak çok tecrübe kazandığına, bu mağlubiyetler pek yakında galibiyetler serisi getireceğine inanıyorum.
Grand Slam'lerden sonra tenisin en büyük turnuvalarından biri olan İndian Wells, Pazar günü oynanan final maçlarıyla son buldu. Yazılı Medyamızda hiç yer bulmayan bu turnuvayı sanal alemde takip ettik ve SportsTV'de de zaman zaman da canlı izleyebildik. Katılmayanlar, çekilenler, erken mağlup olan tenisçiler sayesinde kadınlar kısmı maalesef pek doyurucu olmadı ve İtalyan Pennetta'nın şampiyonluğu ile son buldu.
Buna karşılık erkeklerde yeni gençlerin katılımıyla renklenmeye başlayan ilk sıralarda ki oyuncular arasında ki rekabet sonunda ilerleyen yaşına rağmen büyük bir yükseliş içine giren Federer ve gözü hep bir numaraya dönük Djokoviç finalde eşleştiler. Kazanan genç Djokoviç oldu.
Bir süre önce bir şekilde özelleştirilerek RMG şirketi tarafından düzenlenmeye başlayan Senior (senyör) faaliyetleri kapsamında, 900'den fazla katılımla oynanan İpek Şenoğlu Cup'ın ardından birinci senyör klasman turnuvası Adana'da gerçekleşti.
Evet, bu 600'ncü 'Tenis Gündemi'
Bugün burada yayınlanan "Tenis Gündemi" tam 600'ncü olacak. İlk başladığım günü ve heyecanımı daha dün gibi hatırlıyorum. Ne kadar çabuk geçti seneler. Şaka gibi değil mi? Evet seneler hızlı geçti de, acaba tenisimiz ayni hızla, olması gerektiği gibi gelişti mi? Bunu bilemiyorum ama verdiğimiz mücadelenin en azından tenisin gelişmesi için olduğunu biliyor ve gelecekten hiç umudumu kaybetmiyorum. Biz tenis sever ve tenis aşıkları tenis sporu ile iç içe yaşıyoruz, oynuyoruz, seyrediyoruz, takip ediyoruz, hep hayalini kurduğumuz şampiyonlarımızı Wimbledon'da tepelerde, hatta kraliçenin elinden kupa aldıklarını görmek istiyoruz.
Penetti ve Demir
Erkeklerde 104, bayanlarda 46, 25 yaş gurubunda ise 24 kişinin, yani toplam 174 kişinin katıldığı (çift müsabakalarına katılanların ayni oyuncular olduğu var sayımıyla hesaba katmadan) turnuvaya İzmir'den katılan kadınlarımızı, özellikle de yaş gurubunda hem teklerde hem de çiftlerde şampiyon olan Ayşim Pennetti ile erkeklerde Erol Demir'i kutluyorum.
Tenis Dünyası
Tenisi bilen ve tenisi yaşayan insanlar tarafından hazırlanan, her sayısı ayrı bir tenis arşivi niteliğinde, her olayı yerinde ve uzmanlarıyla takip ederek belki de birçok ülkede yayınlanmakta olan tenis dergilerini kıskandıracak kadar kaliteli, ayni zamanda referans mecmuamız... Türkiye'nin tartışmasız özel konulu en iyi mecmuası olduğunu son Avustralya Açık özel sayısı ile bir kez daha göstermiştir. Başarısının devamını diliyorum.