Biliyorsunuz G.Saray, Ankaragücü'ne Ali Sami Yen'de 4-2 yenilince günahı, vebali hiçbir şekilde kendilerinde görmeyen yöneticiler, "Günah Keçisi"ni seçti, "Kim gitsin" sorusuna, "Frank Rijkaard" cevabını verdi. Hollandalı hocanın cebine 3 milyon Avro tazminat konuldu, gönderildi.
İşin ilginç yanı Avrupa'nın dev kulüpleri Rijkaard'ın ayrılmasını bekliyormuş.
Hemen başına üşüştüler, "Bana gel, bana gel" diye tekliflerini cazip hale getirmeye çalışıyorlar.
Bizim teknik adamların değerini bilemeyişimiz Rijkaard'la başlamıyor. Biz kimleri kovduk da dünya çapında ulaştıkları başarılar sonrası dövünmedik.
***
Beşiktaş, iriyarı cüssesi ve bıyıkları nedeniyle "Yeniköy Kasabı" adını taktığı Vicente Del Bosque'yi gönderdi. Adam gitti, İspanya Milli Takımını Dünya Şampiyonu yaptı. G.Saray Lucescu ile yollarını ayırdı, Lucescu gitti Ukrayna'nın isimsiz Shakhtar Donetsk takımını UEFA Şampiyonu yaptı. Şimdi de Şampiyonlar Liginde aynı takımla borusunu öttürüyor.
Belçikalı Eric Gerets Cim-Bom'da yeterli bulunmadı, yollandı. Gitti Marsilya'yı Fransa Şampiyonu yaptı. Şimdi Arabistan'da bir takımı çalıştırıyor, yılda 5 milyon Avro alıyor.
***
F.Bahçe'nin kovduklarının ise haddi hesabı yok. Otto Bariç'e kapı gösterildi, Hırvatistan Milli Takımını çalıştırdı. Alman Joachim Löw birkaç aylık mesaiden sonra ülkesine döndü. Biz futboldan çok iyi anlıyoruz Almanlar anlamıyor ya, onu, tuttular, Milli Takımlarının başına geçirdiler. Almanya Dünya üçüncüsü, Avrupa ikincisi oldu.
* * *
Hollandalı Guus Hiddink, Hollanda'nın PSV Eindhoven takımını 1986, 1987, 1988 ve 1999'da 4 kez Hollanda Şampiyonu yaptı, 1988'de Avrupa Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğuna ulaştırdı. F.Bahçe'de sadece 1 sezon dayanabilen Hiddink'e kapı gösterildi, İspanya'nın ünlü takımı Valencia kaptı, daha sonra Beyaz Şimşekler'e, Real Madrid'e geçti. G.Kore'ye 2002 Dünya Kupası'nda yarı final oynatan Hiddink, 2008'de de Rus Milli Takımını Avrupa Şampiyonası'nda ilk 4 arasına soktu.
* * *
Alman Cristoph Daum, sarı-lacivertlilerde tam bir deneme tahtası oldu. F.Bahçe, Denizli'de lig şampiyonluğunu kaybedince aforoz edildi, gitti Köln'ü şampiyon yaptı, yeniden davet aldı, bir kez daha finişi yapamadı, milyon Avro tazminatları cebine koyarak ülkesine döndü. İşte böyle...Kulüplerimizin yabancı hocalarla hiçbir başarısı yok. Ama bu yabancılar gittikleri ülkelerde harikalar yaratıyorlar.
Ve, Avrupanın işsiz güçsüz antrenörleri Türkiye'ye gelmek ve buradan kovulmak için adeta sıraya girdiler.
kentten
Miniklerin reçel yarışı!
Manavkuyu'da kurulu bulunan Soyer Kültür Sanat Fabrikası'nın bir amacı da çocukların kulaklarına küçük yaşta "sanat suyu" kaçırmak...
SKSF, Özel Selçuk Soyer Anaokulu miniklerine bu yönde ayrı bir özen gösteriyor.
Sınıf öğretmenlerinin yanı sıra özellikle sanat dallarında uzman eğitmenlerden branş dersi alan minikler bir atölyede resim dersi yapılırken bir başka atölyede müzik, bir diğerinde İngilizce, bir başkasında İngilizce drama, bir başka sınıfta ABD'den yeni gelen Türk vatandaşı Jennifer Yasemin Karaca'nın kusursuz aksanı ile yaşama bir başka açıdan bakıyorlar.
Minikler yaşama bağlanma açısından da öğrendiklerini de yaşama geçiriyorlar. Bunun da bir örneğini ayva reçeli yaparak gösterdiler. Öğretmenlerinin rendelediği ayvaları bir tencereye ciddiyetle koyan minikler, ilave ettikleri şekerin tadına bakmaktan da geri kalmadılar. Minikler birbirleriyle şakalaşırken, öğrendiklerini anne ve babalarına anlatarak değişik reçeller yapmak istediklerini söylediler.
küpe
Politikayla ahlak uyuşmaz. Biri doğruysa öbürü mutlaka yanlıştır.
W.Philips
fıkra
Nasıl bir eş?
Evlenmek isteyen biri, Bektaşı babasına evleneceği bayanın nasıl biri olması gerektiğini sordu.
Cevap şu:
"Güzel bir kadınla izdivaç yaparsan onu kıskanır rahatsız olursun. Çirkin biri ile evlenirsen sabah akşal yüzüne bakarak keyfin kaçar. Zengin alırsan servetine güvenir, sana kafa tutar. İşte bunlardan başka birini bul..."