İzmir'in, 'nazar boncuğu' konumundaki Kemalpaşa ilçesi badem ve kiraz ağaçlarının çiçek açtığı güzelim bahar aylarında sizi bekliyor. Doğal, tarihi ve kültürel güzellikleri doyasıya yaşayacağınız Kemalpaşa adeta cennetten bir köşeyi andırıyor. İzmir'e, 29 km uzaklıktaki Kemalpaşa bereketli topraklar üzerinde kurulmuş. Hafta sonu, ailecek gezip keşfedebileceğiniz Kemalpaşa size inanılmaz seçenekler sunacak. Kirazı ile ünlü bu şirin ilçe uzun süre hafızalarınızdan silinmeyecek.

YUNANCA'DA GELİN ANLAMINDA
Kemalpaşa'ya hayat veren Nif Çayıdır. Nif, Kemalpaşa ovasından doğuya doğru akarak Manisa'da Gediz Irmağına dökülür. İlçenin tarihteki adı, Yunanca'da gelin anlamına gelen "Nif" olmuştur. Özellikle bahar aylarında kiraz ve meyve ağaçlarının çiçek açması ile Kemalpaşa bir gelin gibi görünür. Smryna (İzmir) Kenti ile İlydia (Sardes) arasında bir geçiş noktası olması nedeniyle antik çağlarda birçok yerleşime sahne olmuş, özellikle Bizans ve Osmanlı dönemlerinde büyüyüp gelişmiştir. Yunan işgaline son veren Atatürk 8 Eylül 1922 günü Kemalpaşa'ya gelmiş ve geceyi burada geçirmiştir. O güne kadar "Nif"olan ilçenin adı, Mustafa Kemal Atatürk' ün ilçede konaklaması nedeniyle Cumhuriyetin ilanından sonra "Kemalpaşa" olarak değiştirilmiştir.
GEZİLECEK PEK ÇOK YER VAR
Kız Kulesi (Laskaris Sarayı): Bizans döneminde 2. Tehedodoros Laskaris tarfından yaptırılan ve o zamanlar Laskaris Sarayı olarak anılan Kemalpaşa Kız Kulesi bulunmaktadır. Kulenin tarihi önemi Bizans döneminde dilden dile dolaşan bir efsaneye dayanır. Anlatılan efsaneye göre İyonya Prensesi ile Sart Kralı evlenecektir ve prenses krala gelin giderken o zamanlar Nif adıyla anılan bugünkü Kemalpaşa'da kralın öldüğü haberini alır. Bu üzüntülü haber sonrasında prenses buraya bir saray yapılmasını emreder ve hayatının geri kalan bölümünün tamamını burada geçirir. Bina beyaz ve kırmızı tuğlalardan yapılmış üç katlı tarihi bir yapıdır. Kız Kulesi, zamanla Kemalpaşa'nın sembolü haline gelmiştir.

Yedigöz Köprüsü: Kemalpaşa'ya 15 km uzaklıkta Çambel Köyü yakınlarında bulunan Yedigöz Köprüsü 16'ncı yüzyılda inşa edilmiştir. Yapının Roma dönemine ait olduğu sanılmaktadır. Köprünün günümüze sadece dört gözü ulaşabilmiştir. Nif çayı üzerinde kurulan bu yapıtın, kervanların geçmesi için yapıldığı tahmin edilmektedir.
Boncuk ocakları: Kemalpaşa'ya 6 km uzaklıkta bulunan Nazarköy, boncuk ocaklarıyla ünlüdür. Nif Dağı'nın eteklerindeki atölyelerde 1950 yılından beri sayısız cam süs eşyası ile göz boncuğu üretilmektedir. Nazarköy Boncuk Şenliği her sene düzenli olarak yapılmaktadır.
Yukarıkızılca-Armutlu: Bu güzergahtaki Kozan Göleti tam bir doğa harikası. Yiğitler deresi, mesire alanı ve Yiğitler köyü mutlaka gezilmesi gereken yerler. Tarihi taş köprü ve çınar ağaçları mutlaka görülmeli.

KAZAK VADİSİ KIMIZ ÇİFTLİĞİ
NİF dağının eteğinde Türk boylarına ait otağ kültürünü tanıtma amaçlı kurulmuş olan Alaş Kımız Üretme Çiftliği Kazak Otağı, Orta Asya Türk Mutfağı ile ülkemizde bu alandaki ilk ve tek örnektir. Kazak otağında kımız içip, Asya Türk yemeklerinden yenilebilir ve ata binerek gezinti yapılabilir. Türk Çadırı özelliğini taşıyan (Otağ) bir merkezde konuklara Türk Müziği eşliğinde servis yapılmaktadır.
ULUCAK HÖYÜĞÜ
ULUCAK Höyüğü: İzmir ve Kemalpaşa ovaları arasındaki Belkahve'nin doğusunda bulunmaktadır. Höyük'teki kazı çalışmaları ışığında en eski yerleşim günümüzden 8 bin yıl öncesine kadar uzanmaktadır. Geç Neolitik, Erken Tunç Çağ, Orta ve Geç Tunç Çağ ve Geç Roma-Erken Bizans olmak üzere dört kültür katı ve bu kültürlere ait mimari katlar tespit edilmiştir. Ulucak Mezarlığı, Anadolu'nun batısında Erken Tunç Çağı'na ve Orta Tunç Çağı'na ait höyük yerleşmesi ile mezarlığın bir arada kazıldığı merkez olması açısından önem arz etmektedir.

ÜMRAN BARADAN GÜZEL SANATLAR MÜZESİ
KEMALPAŞA- Torbalı yolu üzerinde Çiniliköy'de bulunan Çinili Köşk, ünlü seramik sanatçısı Ümran Baradan tarafından yaptırılmıştır. Müzede, Baradan tarafından yapılmış tablo ve seramiklerin yanı sıra 49 ülkeden tanınmış sanatçıların seramik ve heykel çalışmaları da bulunmaktadır.
KARABEL ANITI
KARABEL'DEKİ anıt bilim insanlarınca Hititlerin Batı Anadolu'daki egemenliğinin bir kanıtıdır. Anıt, geçidin batısında düzgün bir kaya üzerine oyulmuştur. Tipik Hitit giysileri içinde canlandırılmış bir erkek figürü, alçak kabartma tekniğinde işlenmiştir. Sağ omzunda bir yay, sol elinde ucu yere bakan bir kılıç vardır. Hiyeroglif yazıyla yazılmış yazıt aşınmış olduğu için kabartmanın kesin olarak hangi kral tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir.
NASIL GİDİLİR, NEREDE KALINIR?
YAKLAŞIK yarım saatlik bir yolculuk sizi gürültülü kent hayatından kurtarmaya yetecektir. Otobüs ve demiryolu ulaşımı mümkün. Modern ve yıldızlı otel seçeneklerine, butik otel ve pansiyonları da ilave edebilirsiniz.
NADİR UYSAL

