ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezine (CDC) göre, uykuya dalmakta zorluk çekmek, gece boyunca aralıklarla uyanmak ve sabah hala dinlenmemiş hissetmek, düşük uyku kalitesine işaret ediyor. Yüksek uyku kalitesine sahip olmak, bireyleri hastalıklardan, kalp rahatsızlıklarından, diyabet ve yüksek tansiyondan hatta trafik kazalarından koruyor. Sağlıklı ve düzenli uyku, ayrıca kiloyu, metabolizmayı, stres düzeylerini ve dikkat seviyelerini dengeliyor. Bireylerin uyku kalitesini artırmak için edinebilecekleri alışkanlıkların arasında her gün aynı saatlerde uyumak, serin ve sessiz ortamda yatmak, düzenli egzersiz yapıp dengeli beslenmek, yatmadan en az yarım saat önce elektronik cihazlardan, ağır yiyeceklerden ve kafeinden uzak durmak yer alıyor.
YAYGIN SORUNLAR
Öte yandan, dünya genelinde çok sayıda kişi insomnia (uykusuzluk hastalığı), huzursuz bacak sendromu, narkolepsi (aşırı uykulu olma ve gün içinde aniden uykuya dalma), uyku apnesi gibi bazı yaygın uyku sorunları nedeniyle kaliteli uyku rutini oluşturamıyor. Yaygın görülen ama teşhisi az konulan uyku apnesi, uyurken nefes alamama, yüksek sesle horlama, nefesin kesilmesiyle aniden uyanma, sabahları baş ağrısı hissetme gibi durumlara neden oluyor. Sinir sisteminden kaynaklı bir hastalık olan huzursuz bacak sendromu ise genellikle gece uyumadan önce bacaklarda rahatsızlık hissi şeklinde ortaya çıkıyor.
RUH HALİNİ ETKİLİYOR
ABD'de Ulusal Uyku Vakfının (National Sleep Foundation) 1372 yetişkinin katılımıyla uyku alışkanlıkları üzerine Eylül 2024'te yaptığı ankete göre, uyku kalitesi ile gündelik hayatın pek çok alanındaki verimlilik arasında bağlantı bulunuyor. Yeterli uyku aldıklarında katılımcıların yüzde 72'si ruh halleri, iş performansları ve sosyal yaşamlarında genel anlamda olumlu etkiler gözlemlediklerini belirtti. Katılımcıların yüzde 90'ı, kaliteli uykunun işyerindeki üretkenliklerini olumlu yönde etkilediğini dile getirirken sosyal hayatlarını olumlu etkilediğini söyleyenlerin oranı ise yüzde 80 olarak tespit edildi. 65 yaş üstü katılımcıların yüzde 68'i kaliteli uykunun hayatlarını pozitif anlamda etkilediğini belirtirken bu oran, 18 ila 30 yaşındaki genç yetişkinlerde yüzde 77'yi buluyor. Öte yandan, katılımcıların üçte ikisinden fazlasının uykuya dalmakta zorluk çektiği, yüzde 38'lik kısmının kendilerini dinlenmiş hissederek uyanmadığı, neredeyse yarısının ise aralıksız uyuyamadığı tespit edildi. Katılımcıların sadece yüzde 17'si yatmadan bir saat önce elektronik cihazlardan uzaklaştığını kaydetti.

