El yapımı bıçaklara ilgi arttı

Osmanlı askerlerine yaptığı palayla adını duyuran Denizli'nin Yatağan beldesinde dayanıklı, keskin, el yapımı bıçaklara artan ilgi bıçakçıları sevindiriyor. Kurban Bayramı öncesinde gelen taleplere yetişemediklerini söyleyen imalatçılar, vatandaşların el yapımı kaliteli bıçaklara rağbet ettiklerini, talebine cevap vermek için gece gündüz çalıştıklarını dile getirdiler. Küçük işletmeler halinde her parçasını el emeğiyle işleyen Yatağan bıçakçıları, bıçaklarına ömür boyu garanti veriyor. Denizli'nin Yatağan beldesinde küçük atölyelerde yapılan bıçaklar ve satırlar İstanbul ve Ankara başka olmak üzere ülkenin her köşesinden gelen siparişlere yetiştirilmeye çalışılıyor.
Satır ve bıçak imalatı yapan Fatih Aytin,yaptığı açıklamada, ürettikleri bıçakları el emeğiyle, işçiliklerini katarak yaptıklarını kaydetti. Bıçaklarda ve satırlarda kendilerine göre sertleştirme ve çelikleştirme yaptıkları için diğer ürünlere göre daha sağlam olduğunu ifade eden Aytin şöyle konuştu: ''Son zamanlarda vatandaşlarımız el yapımı bıçakları daha çok tercih etmeye başladı. Kurbanın yaklaşmasıyla talep arttı. Ürettiğimiz 300 bin adet bıçak artık gelen talepleri karşılayamıyor. Kurban bayramları bizim satışlarımızda gülen yüzünü göstermeye başladı. Türkiye'nin birçok yerinden siparişler alıyoruz. Vatandaşlarımız Çin mallarının kalitesizliğinin gün geçtikçe daha çok farkına varıyor. Bizim bıçaklarımız doğru kullanıldığı takdirde ömür boyu garantili. Ürettiklerimizin sağlamlığından, kalitesinden şüphemiz yok. Vatandaşın taleplerine cevap verebilmek için bizler de teknolojik olarak kendimizi gün geçtikçe daha da geliştiriyoruz. Ama el işlemeciliğinden ödün vermiyoruz. Ürettiklerimizi tek tek elden geçiriyoruz. Kendimizin beğenmediğini, içimize sinmeyeni satmayı doğru bulmuyoruz.''
Bıçak ve satır fiyatlarının işlemelerine, büyüklüklerine ve çelik kalitelerine göre değiştiğini belirten Mustafa Baylan, ''Bıçaklarımız, kullanılan özel çelik, çeliğin işlenmesi ve Denizli'ye özgü işçilik açısından yıllardır aranan ürün oldu. Son yıllarda gelen taleplerin fazlalığı bizi mutlu ediyor. Ürünlerimizin internet üzerinde satışa sunulması bize daha büyük kolaylıklar sağlıyor'' diye konuştu. Yatağan bıçaklarının en önemli özelliğinin keskinliğini çok uzun süre koruması ve el işlemeli saplarının olduğunu vurgulayan bıçak ustası Baylan, ''Yatağan bıçakları amaçları dışında kullanılmadığı sürece ağız kısımları körelmez. İlçemizde bıçak üretimini, tarihi birikimi ve teknolojiyi birleştirerek gerçekleştiriyoruz. Adımızı duyurmak için normal boyutların 5-6 kat büyüklüğünde bıçaklar yapıp bıçaklarımızı dünya pazarına açmanın mücadelesini veriyoruz'' şeklinde konuştu.
"ALTI AYDIR GÜNDE 5 BİN BIÇAK ÜRETİYORUZ"
Yatağan Belediye Başkanı Tuncer Tunçbilek ise Yatağan bıçaklarının bir ara Çin mallarına yenik düştüğünü ama zamanla halkın Çin bıçaklarından memnun kalmadığını belirterek şöyle devam etti: ''Halkımız Çin mallarının ne kadar kötü olduğunu anladı. Yatağan'ın el işi geleneksel bıçaklarına yeniden rağbet etmeye başladı. Bu yıl fevkalade satışlar var. Tabii biliyorsunuz aynı zamanda kurbana eziyet etmemek için yeni bıçakla, keskin bıçakla kesmek ayrıca bir sevaptır. Kurbanda hayvanına eziyet etmek istemeyen Yatağan bıçağı kullansın. Çin malları artık geçen yıllardaki gibi satılmıyor, rağbet görmüyor. Alanlar memnun değiller çünkü. Dolayısıyla bizim önümüzdeki yıllarda üretimimizi daha da artırmamız lazım. Kurbana altı ay kala kurban bıçağına ağırlık verdik. Altı aydır günde 5 bin bıçak üreterek vatandaşın talebine cevap vermek için gece gündüz çalışıyoruz'' dedi.
Denizli Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Özer de şunları söyledi: ''İlimiz kümelenmiş sektörler açısından önemli bir konuma sahip. Kümelenme hareketlerinin yoğun olarak yaşandığı ilçelerimizden biri de Yatağan. Yatağan'daki bıçakçılığın hem markalaşması hem de dünyaya tanıtılması anlamında birtakım girişimlerimiz oldu. Kurban öncesi burada el işlemesi bıçakları tüketiciye sunmak isteyen üreticilerimizin ortaya koydukları el emeği göz nuru bıçak, satır gibi kurbanda kullanılabilecek malzemelerin dikkate alınmasını istiyoruz. Ucuz diye nitelendirdiğimiz Çin mallarının Yatağan bıçakçılığı ile kıyaslanmayacağını ve Osmanlı'ya pala yapmış, Osmanlı'ya savaş araç ve gereçleri yapmış bu beldemizin ürettiği ürünlere sahip çıkmalıyız. Kurban Bayramı kendi ürettiğimiz bıçakları, satırları tanıtma açısından son derece önemli, bunu fırsata çevirmeliyiz.''