"AB ülkelerinde 1.1 kilometre şartı yok"

Duayen sanayici Selçuk Yaşar, çiftliklerin kıyıdan uzaklığını belirleyen koşulların değişmesi gerektiğini belirtirken tarafların katılacağı konferans yapılmasını istedi


Yaşar'ın önerisini, Rize'den Muğla'ya, İstanbul'dan İzmir'e kadar farklı üniversitelerin su ürünleri mühendisliği fakültelerinin akademisyenleri destekledi

Yaşar Holding Onursal Başkanı Selçuk Yaşar, balık çiftliklerinin kıyıdan 1.1 kilometre uzaklıkta bulunması koşulunun Türkiye dışında AB ülkelerinin hiçbirinde olmadığını söyledi. Yaşar, konuyu "Türk Çipura-Levrek Sektörü Bu Mesafelerle AB ve Diğer Ülkelerle Nasıl Rekabet Edebilir?" başlıklı yeni kitabıyla gündeme getirdi. Yaşar'ın görüşlerine, 12 üniversiteden akademisyenler de destek verdi. Akademisyenler, "1.1 kilometre uzaklık şartı"nın sektörel gerçeklerle bağdaşmadığını söyledi. Yaşar, sorunun çözümü için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan, sektör temsilcileri, bürokratlar, akademisyenlerin katılacağı bir konferans yapılarak, yol haritası çizilebileceğini söyledi.

ANKARA'YA GÖNDERDİ

Türkiye'nin su ürünleri sektöründe dünyanın en önemli üreticilerinden biri haline gelebileceğini dile getiren Yaşar Holding Onursal Başkanı Selçuk Yaşar, yeni kitabında Ege, İstanbul, Rize, Muğla, Tunceli, Çukurova, Atatürk üniversiteleri başta olmak üzere su ürünleri mühendisliği eğitimi veren 12 yüksek öğretim kurumunun dekanlarının ve akademisyenlerinin bilimsel görüşlerini kamuoyu ile paylaştı. Duayen sanayici, yeni kitabını Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da dahil olmak üzere tüm bakanlara ve milletvekillerine de göndererek su ürünleri tesislerinin, kıyılardan 1.1 kilometre mesafede bulunması şartının yanlış olduğunu belirterek, bu konuda AB standartlarının uygulanmasını önerdi. Selçuk Yaşar, çevreye saygılı ve modern teknolojiye sahip çipura ve levrek tesislerinin Türkiye'nin gelecekteki protein ihtiyacını giderecek en önemli kaynak olduğunu belirtti.
Yaşar Topluluğu Onursal Başkanı Selçuk Yaşar, "Ülkemizin milli bir su ürünleri politikası yok. Milli bir stratejiye ülkemizin ivedi olarak ihtiyacı bulunuyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Sayın Başbakanımızın desteğiyle Ankara'da sektör temsilcilerinin, ilgili bürokratların ve üniversitelerimizin su ürünleri mühendisliği fakültelerinde görevli akademisyenlerin iştirak edeceği, sektörel sorunların tartışılacağı konferans yapılması çok faydalı olacaktır. Bu etkinliğin sonucunda ortaya milli bir yol haritası konulabilir ve o istikamette gidilmesi sağlanabilir" dedi. Yaşar, hükümetin çipura-levrek üretimi ve yetiştiriciliğine vereceği destekle Türkiye'nin gelecek 10 yıl içinde dünya çapında sektörde söz sahibi olması mümkün olduğunu belirterek, "Ancak Türk çipura-levrek üreticileri ve yetiştiricileri halen ciddi sorunlarla karşı karşıya bulunuyor. Bunların başında balıkların beslendiği ağ kafeslerin kıyıdan 1.1 kilometre uzaklıkta bulunması koşulu gelmektedir. Türkiye'deki çipura-levrek sektörü, söz konusu mesafenin AB normlarına indirilmesi halinde yurtdışı pazarlarda çok daha rekabetçi olabilir. Zira, AB ülkelerinde Türkiye'de mecburi kılınan kıyıdan 1.1 kilometre uzaklıkta bulunulması gibi bir koşul gözlenmemektedir. Türk çipura-levrek sektörü bu mesafe söz konusu oldukça gerek AB gerekse diğer ülkelerle nasıl rekabet edebilir?" diye konuştu.

ÇEVREYE SAYGILI

Selçuk Yaşar, Türkiye'de deniz suyunun akıntı hızının uygun olduğu noktalarda çevreye saygılı ve modern teknolojiye sahip olmak koşuluyla balık çiftleri konusunda AB kriterlerinin esas alınabileceğini, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ile Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker'in bu yönde değerli katkıları olacağına inandığını söyledi. Yaşar, "Türk çipura ve levrek üreticileri olarak, hükümetimizden bunu ivedilikle istirham ediyoruz. Türkiye'de su ürünleri sektörünün milli bir strateji dahilinde denizlerimizi, göllerimizi, akarsularımızı kapsayacak şekilde, çevreye saygılı ve modern teknolojiye sahip biçimde bütünleşik olarak ele alınması için yıllardır olduğu gibi gayret göstermeye devam edeceğim" dedi.

TÜRKİYE'NİN DÖRT BİR YANINDAKİ BİLİM ADAMLARI ORTAK GÖRÜŞTE BİRLEŞTİ
Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nalan Gökoğlu:

"1.1 kilometre şartı getirildikten sonra, geçimini balıkçılıkla sağlayan birçok insanımız işletmesini kapatmış ve sermayesini kaybetmiştir. Dolayısıyla ülkemiz de kaybetmiştir. Türkiye çağı yakalamak için sahip olduğu kaynakları akılcı, hızlı, rasyonel ve sürdürülebilir bir şekilde kullanmak zorunda."

Atatürk Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muhammed Atamanlp:

"Mesafe zorunluluğu, kafes yetiştiriciliğinde gerek yatırım gerekse işletme masraflarını önemli ölçüde artırmaktadır. AB ülkelerinde olduğu gibi uzaklık değil derinlik esas alınarak düzenlenmesinin olacağı görüşündeyim."
İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekan Prof. Dr. Mustafa Temel:
"Kıyıdan 1.1 kilometre uzaklıkta kafeslerin bulundurulması fikri, bence yanlıştır. Zemin ve derinlik yapısına göre kıyılarda böyle bir uygulama mümkün olamaz."

Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşe Bahar Yılmaz:

"Ege, Akdeniz ve karadeniz koşullarının birbirinden oldukça farklı olmasından dolayı sınırlamaların bu bölgelere ve koşullara bağlı olarak belirlenmesinin daha doğru olacağı görüşündeyim."

Tunceli Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Arslan:

"Ülkemizde çipura-levrek yetiştiriciliğinin Avrupa Birliği'nin ön gördüğü uzaklıkta olması gerekiyor. Kıyıdan 1.1 kilometre mesafede bulunma koşulunun kaldırılmasının uygun olacağı kanısındayım."

Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mesut Önen:

"Hassas türlerin oluşturduğu deniz ve çayırlarının bulunmadığı alanlarda, kıyıya yakın olan, yüksek derinlik ve uygun akıntıya sahip, aynı zamanda seyr-ü sefer açısından engel teşkil etmeyen bölgelerde yetiştiricilik faaliyetlerinin kıyıya daha yakın noktalarda yürütülebileceği görüşündeyiz."

Rize Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi ÖğretimÜyesi Doç. Dr. Bülent Verep:

"Türkiye'de balık çiftliklerinin kapasite ve sayılarının artması kaçınılmaz iken ilgili mevzuatta yer verilen taşıma kapasitesinin belirlenmesine yönelik ülkemizde gerçekleştirilmiş referans bir çalışma da mevcut değildir. Deniz kafesleri kurulurken her koy ve körfez için ya da bölge için ayrı ayrı değerlendirmeler yapmak gereklidir."

Süleyman Demirel Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Çetinkaya:

"Sahilden 1.1 kilometre uzakta olma kuralı yerine sahile daha yakın, mesela 500 metre gibi bir bant belirlenmesi ve bu bant aşıldıktan sonra akıntı ve derinlik şartları yerine geliyorsa balık yetiştiriciliğine izin verilmesi daha gerçekçi, bilime ve doğal şartlara uygun olacaktır."

Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oya Işık:

"Kafeslerin kıyıdan ne kadar uzakta olması gerektiği konusunda başlıca kriterin akıntının hızı, şiddeti, yönü ve yapısı olduğu ve kıyısal alandaki coğrafi farklılıklara bağlı olarak üretim yapılacak yerdeki ekolojik değişiklikleri gözlemek üzere ÇED ve izleme çalışması yürütülmesinin yararlı ve gerekli olduğu düşüncesini taşımaktayız."

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyeleri:
Prof. Dr. Adem Tekinay, Prof. Dr. Ali İşmen, Doç. Dr. Tolga Göksan, Doç. Dr. Murat Yiğit, Doç. Dr. Umur Önal, Doç. Dr. Sebahattin Ergül, Doç. Dr. Harun Yıldız, Doç. Dr. Selçuk Berber, Doç. Dr. İlknur Ak, Doç. Dr. İhsan Çelik, Doç. Dr. Musa Bulut:

"Kıyıdan 1.1 kilometrelik mesafe, yar şeklinde inerek aniden derinleşen veya adalar bakımından zengin olan bölgelerde kurulu kafes işletmeleri için tesise ulaşım noktasında sıkıntı yaratabilmektedir. Bazı üreticilerin geçmişte yapmış olduğu hataları sektörün tamamına mal etmemek gerekir. Türkiye'nin AB ülkelerine ihraç edebildiği yegane hayvansal gıdanın da sucul canlılar olduğu düşünüldüğünde, bu sektörü törpülemekten ziyade ayakta tutmak ve geliştirmenin yollarını aramak daha uygun bir yol olacaktır."

Muğla Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Taçnur Baygar:

"Kıyıya yakın veya uzak noktalar yerine, tesis kurulacak yerin akıntı, derinlik, oksijen ve bunun gibi değerlerine bakılarak kafeslerin konulacağı alanların kıyıdan uzaklığı bölgesel olarak planlanabilir. Ülkemiz insanının balık tüketmesini istiyorsak, insanlarımızın etki altında bırakılmadan balık yemesi sağlanmalıdır."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.