RÖPORTAJ: MURAT ŞAHİN
Zeynep Erkunt Armağan, Sezen Aksu'nun "Kalbim Ege'de Kaldı" şarkısını dilinden hiç düşürmüyor. Her ne kadar Ankara'da yaşıyorsa da onun kalbi hep Ege'de. Türkiye'nin ilk sanayicilerinden Ankaralı Mümin Erkunt'un kızı olan Armağan'ın annesi İzmirli. Çocukluğu İzmir'de geçmiş. O nedenle İzmir'i ve Ege'yi hiç unutamıyor. Eşi de Egeli. Yüzde yüz yerli sermaye ile ilk yerli tasarım traktör üretimini yapan Erkunt Traktör'de Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü olarak görev yapıyor. Fabrikaları Ankara'da ama traktör tasarımlarını Egeli çiftçiler belirliyor. İzmir'i çok seviyor ama çocukluğunun 2 katlı, kaldırımda komşu muhabbetlerin yapıldığı, yasemin kokularının her yana yayıldığı, Kordon yürüyüşlerinin yapıldığı İzmir'i özlüyor. İzmir ve Ege sevgisi o kadar yoğunki fabrikasını bile bu bölgeye taşımayı düşünüyor.
* Zeynep Hanım biraz kendinizden bahseder misiniz?
Türkiye'nin ilk sanayicilerinden Mümin Erkunt'un kızıyım. Doğma büyüme Ankaralıyım. Ankara Koleji ve Hacettepe Üniversitesi İktisat Bölümü'nden mezun oldum. Çalışma hayatına üniversiteyi bitirir bitirmez başladım. Kendimi bildim bileli sanayinin içinde oldum. 1992'de evlendim. 1993 ve 1996 yıllarında kızım ve oğlum doğdu. 2003 yılında babamın hayalini gerçekleştirerek Erkunt Traktör fabrikasının kurucuları arasında yer aldım. Bugün Erkunt Traktör Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak görev yapıyorum. Aynı zamanda Girişimci Kadınlar Derneği ANGİKAD'ın faal bir üyesiyim.
Hedef: % 12 pazar payı * Erkunt Traktör hakkında bilgi verir misiniz, ne yapıyorsunuz, hangi konumdasınız, gelecek hedefleriniz nedir?
Erkunt Traktör'ün yüzde 100 yerli sermaye ile üretilen ilk yerli tasarım traktör firması olmasının yanı sıra, çeşitli serileri spesifik tarım alanları için ve çiftçilerin verdiği tanıma göre üretiliyor. Yani traktörü kullanıcısıyla beraber üreten bir firmayız. Kısa sürede Türkiye'nin 3'üncü büyük traktör üreticisi konumuna geldik. 2012'de 200 adedi ihracat olmak üzere 4 bin 385 adet traktör sattık. Türkiye'nin ilk 500 firması arasında 313'üncü olduk. Sektörümüzle ve kalite ile ilgili her türlü sertifika ve belgeye sahibiz. Türkiye genelinde 95 bayi, 169 satış noktası ve 314 yetkili servis ile hizmet veriyoruz. Bu yıl sonunda 5 bin adet traktör satışı ve pazar payımızı yüzde 12'ye çıkarmayı hedefliyoruz.
* Ege ve İzmir ile ilgili düşünceleriniz neler?
Sezen Aksu'nun "Kalbim Ege'de Kaldı" şarkısı var ya, onun gibi benim de kalbim hep Ege'de. Annem İzmirli. Çocukluğumda yazlarım hep İzmir'de geçti. Ören'de, Çeşme'de, Urla'da... Fayton turlarını, sabah doktoru bardacık'ları, bir elinde çiğdem, öbür elinde yastık açık hava sinemalarına gitmeyi hiç unutmadım. Yazın sonunda boynu bükük Ankara'ya dönmeyi de unutmadım. Sonra dünya güzeli bir şey oldu, eşim de Egeli çıktı. Ailesi Denizli ve Turgutlu'dan. Yani kaymaklı ekmek kadayıfı gibi oldu benim Ege aşkım. Her yazımız buralarda geçiyor şimdi. Güneyi hiç bilmem mesela... Varsa yoksa Ege. Fakat İzmir çocukluğumun İzmir'i değil artık. 2 katlı evlerin olduğu sokaklar, akşam kaldırımları yıkayıp sandalyeleri kaldırıma atıp yapılan komşu muhabbetleri, yasemin ve ful kokuları, akşam çoluk çocuk Kordon'da çıkılan yürüyüşler ve her yürüyüşte en az 15-20 aile ile selamlaşma, hal-hatır sorma yok artık. Çocukluğumda en büyük hayalim ben büyüyünce kendi çocuklarımı benim İzmir'ime getirmekti ama benim İzmir'imi sadece benim anlattıklarımdan dinliyorlar, gördükleri İzmir başka bir yer.
"İki büyük sorun var" * İşinizle ilgili İzmir ve Ege hedefleriniz nedir?
Türkiye'nin en önemli tarım bölgesi olan Ege bizim için çok önemli. Ege çiftçisinin ihtiyacı doğrultusunda traktör tasarladığımız zaman zaten Türkiye'nin tamamına hitap etmiş oluyoruz. Egeli sevgili çiftçilerden aldığımız geri beslemelerle yönlendiriyoruz tasarımlarımızı. Bu avantajı doğru kullanabilmek için bölge müdürümüz tam zamanlı olarak Ege'de çalışıyor. Her an çiftçilerleyiz, seslerini dinliyor, ihtiyaçlarını anlamaya çalışıyoruz. Bu vesile ile eksikliklerimizi giderecek tasarım çalışmalarını yönlendiriyor, ürünümüzün doğru yerde, amaca uygun kullanılmasını sağlıyoruz. Dolayısı ile hep Ege'de var olmaya, burada çalışmaya devam edeceğiz. Belli mi olur, belki bir gün fabrikayı buraya taşıyıveririz.
* Türkiye ekonomisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Cari açık ve işsizlik Türkiye'nin en büyük 2 ekonomik sorunu. 2023 hedeflerinden bahsederken ortaya sürekli bir ihracat hedefi koyuyoruz. Öncelikle bugünün döviz politikaları ve katma değer vergisi yüksek malların ihraç edilememesi yüzünden bu hedefe ulaşabilmeyi çok zor görüyorum. Ama öte yandan da ithalatta bir rehabilitasyona, orada da bir 2023 hedefine ihtiyacımız var. Türkiye'de üretilen hatta çok iyi üretilen malların ithal alternatiflerine anlam veremiyorum. Türkiye gibi traktör cenneti bir ülkede 6-7 tane üretici varken ve bunların kapasitesi pazarın ihtiyacını karşılarken, neden pazarda 31 marka olur?
* Ege ve İzmir çiftçisi hakkında neler söylersiniz?
Ege çiftçisi çok aydın. Ege çiftçisinin bilinç düzeyi çok yüksek. Makine, ekipman, veterinerlik hizmetleri veren firmaların da bölgede yoğunlaşmasının en önemli sebebi bu bence. Çünkü Ege çiftçisi, Türkiye geneliyle kıyaslandığında çok daha bilinçli bir tarım, hayvancılık ve süt üretimi yapıyor. Gerektiği zaman ayağa kalkıp sesini duyurabiliyor.
"Aslan burcuyum" * Burcunuz nedir? Burcunuzun özelliklerine uygun musunuz?
Ağustos doğumluyum. Burcum Aslan. Herhalde burcumun özelliklerine uyuyorum. Yöneticilik ruhum, disiplin anlayışım, organizasyon konusunda "hep ben yapayım" dürtüm burcumun söylenen özelliklerine uyuyor. Çok sabırlıyımdır ama o sabır taşmayacak. Ailem ve evim benim için çok önemlidir. Muhtaç durumdaki birisine cebimdeki son parayı verebilirim. Galiba bu özellikler de tutuyor.
* Kadınların iş, sosyal ve siyasi hayatta daha iyi noktalara gelmesi için neler önerirsiniz?
Kadın anadır, hayat arkadaşıdır, ilk öğretmendir, gönüllü avukattır, ailenin çimentosudur, kadın toplumun aynasıdır. Türkiye'de kadının toplumda olması gereken yeri alamadığını görüyor ve üzülüyorum. Son zamanlarda giderek artan ya da medyada yer aldığı için farkındalık yaratan kadın ya da töre cinayetleri, kadının hayatı ile tehdit edilmesi, kadının korunmaya muhtaç hale getirilmesi, evlerde hapis hayatı yaşayarak bir hayatı sürdürmeye çalışan kadınların hikayeleri hepimizi içini acıtıyor ve 21. yüzyılın Türkiye'sine hiç yakışmıyor. Ailelerin, çocuklarına eşit davranmaları, kızlarını okutmaları, çalışmalarına izin vermeleri lazım. Bugünün anne babalarını eğitmeye başlarsak, ancak sonraki nesilde biraz daha görmek istediğimiz resim çıkabilir ortaya.
"Dürüstlük ve disiplin" * İş dışında neler yaparsınız, hobileriniz var mı?
Kitap okumayı çok severim, özellikle de kişisel gelişim ve işimle ilgili kitaplardan çok keyif alıyorum son zamanlarda. Ama her türlü kitabı okurum. Beni etkileyen ve değişmeme ışık tutan epey kitap okudum. Genellikle uyumadan önce ama en çok uçak yolculuklarında okuyabiliyorum. Haftada 5-6 saatimi spor yaparak geçiriyorum. Pilates yapıyorum ve sistemli yürüyüş yapmaya çalışıyorum. Yazın bahçeyle uğraşmayı seviyorum. * İş ve özel hayatınızın olmazsa olmazları nelerdir?
İnsani vasıflar olarak her ikisinde de saygı, dürüstlük ve disiplin olmazsa olmaz benim için. Yalan söyleyen, birbirlerinin arkasından konuşan insanlarla aram hiç iyi olmadı. Disiplinsiz, zamanımı çalan insanların hayatımda olmasını istemiyorum artık. Özel hayatımda olmazsa olmaz diyebileceğim ailem, dostlarım ve sporum var. Ailem ve dostlarım olmadan kendimi düşünemiyorum. Hayatımı güzelleştiren ve yaşanmaya değer hale getirenler onlar.
"Ben Tanrı'nın şanslı kuluyum" * Kaç yıllık evlisiniz eşiniz ve çocuklarınızla ilişkileriniz nasıl?
21 yıllık evliyim. Eşim, hem iş, hem hayat arkadaşım. Benim için çok değerli. Kendimi şanslı sayarım onunla evli olduğum için. Çocuklarımla ilişkimi aslında onlara sormak lazım ama ben annelik ve arkadaşlık arasında bir yerlerde, hayatı paylaşarak yaşadığımızı düşünüyorum. Tanrının şanslı kullarından birisi olduğumu düşünüyorum. İnşallah onlar da kendi çocukları ile benzer bir ilişki kurarlar ileride.
